ŞAMİL TAYYAR ‘O TARTIŞMALI GÜNLER’İ YAZDI
MHP lideri Bahçeli’nin meydan konuşmalarını yakından takip edince görüyoruz ki, en önemli argümanı
terör sorunu. Daha dar anlamda Abdullah
Öcalan’ın idamı. Seçim günü yaklaştıkça, terör dozunun daha da arttırılacağı anlaşılıyor. Sanıyorum, bu yaklaşım, bir
seçim stratejisi olsa gerek. Son birkaç aydır yeniden tırmanan terörün toplumda oluşturduğu öfkenin dalga boyu, MHP’nin iştahını kabartmış durumda.
Bahçeli,
Erzurum meydanından halka yağlı ilmik atıyor: ‘Benim 129 milletvekilim olduğu için asamadım, haydi sen as.’ Oysa gerçek hiç de öyle değil.
Tarih 31 Temmuz 2002.
İdam cezasının kaldırılmasını öngören düzenlemenin de yer aldığı 14 maddelik anayasa değişikli paketi Adalet Komisyonu’nda görüşülüyor. Öcalan’da
İmralı’da yatıyor. İktidarda DSP,
ANAP ve MHP var. DSP’den YTP doğmuş.
AK Parti ise henüz yeni kurulmuş ve Fazilet’ten devraldığı 53 milletvekili var.
AK Parti bir önerge veriyor. Diyor ki, idam cezası, paketten çıkarılsın.
Önerge 7 oya karşı 10 oyla reddediliyor. MHP’li üyeler ne yapıyor dersiniz? 5 üye çekimser kalıyor. Yani o tarihte Öcalan’ın idamı, MHP için ‘çekimser’ kalacak kadar önemli bir vaka değil. MHP’li üyeler önergeye
destek verse, 10’a karşı 12 oyla idam cezasının kaldırılması önerisi paketten çıkarılmış olacaktı. Demek ki, ‘idam’ için MHP’nin sayısı yeterliymiş.
Sonrasına bakalım. İki gün sonra paket Genel
Kurul’da oylanıyor. 162 ret oyuna karşılık 262 kabul oyu çıkıyor. MHP’li vekiller ret cephesinde. Neden? Çünkü verilen ret oyları, paketi tehlikeye düşürmüyor. Herhalde tehlikeli durum olsa, tıpkı Adalet Komisyonu’ndaki gibi çekimser kalırlardı.
Vahim olan bir durum daha var. Koalisyon ortakları idam cezasını kaldırıyor ama MHP ‘Benim için hükümet sorunu olmaz’ diyebiliyor. Tüm siyasetinizi dayandırdığınız Öcalan’ın idamı sizin için hükümet sorunu olmayacak kadar önemsizse, önemli olan nedir? Ne olursa hükümeti yıkarsınız?
Cevabını 5 gün sonra Bahçeli veriyor. O tarihte MHP’siz hükümet formülleri konuşulmaya başlanınca Bahçeli,
Bursa’dan açıklıyor: ‘Seçimler 3
Kasım 2002’de olmalı. Yoksa bu hükümet bozulur.’
Yani,
iktidar için her yol mubah. Pes doğrusu...
Stargazete