19 milletvekilinin BDP'den istifasına ve 27 milletvekilinin HDP'ye katıldıklarına dair dilekçe TBMM Başkanlığı'na sunuldu. İçtüzüğe göre, en az yirmi milletvekili bulunan siyasi partiler, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde grup kurma hakkına sahip oluyorlar. 27 milletvekiline ulaşan HDP, grup oluşturduğuna ilişkin başvurusunu TBMM Başkanlığı'na yaptı. BDP grubu ise düştü.
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) milletvekilleri, düzenlenen basın toplantısı ile Halkların Demokratik Partisi'ne (HDP) katıldı. Katılım töreninde konuşan Selahattin Demirtaş, HDP'nin lokomotif gücünün sol güçler olacağını söyledi. Demirtaş ayrıca, "2015 seçimlerine bu anlayışla yürüyeceğiz ve Türkiye'nin bütün farklı seslerini artık parlamentoda temsil ettirebilmek için HDP grubu öncülük yapacak. 2015 seçiminde de hedefimiz ana muhalefet partisi olarak Türkiye'nin gerçek bir muhalefetini yaratmak ve bir sonraki seçimlerde de artık Türkiye kendi halkları tarafından yönetilecek pozisyona getirilecektir." dedi.
BDP milletvekilleri ve belediye başkanları Ankara'da bir otelde düzenlenen basın toplantısı ile HDP'ye geçti. BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın partiye kongre götüreceği ve Sırrı Sakık'ın ise Haziran'da Ağrı'da yapılacak belediye başkanlığı seçimine gireceği için bir süre BDP'de devam edecek. Toplantıya ayrıca BDP ve HDP milletvekillerinin yanı sıra siyasi yasaklı olan vekillerde katıldı.
"KÜRT HALKI, KÜRDİSTAN HALKI KENDİ KADERİNİ DEĞİŞTİRİRKEN TÜRKİYE'Yİ DE DEĞİŞTİRDİ"
Konuşmasına "Kürdistan'da demokratik özerklik için önemli bir başlangıç yürüten belediye başkanlarımız, eski eş başkanlarımız" ifadeleri ile başlayan HDP Eş genel Başkanı Ertuğrul Kürkçü, "Çok önemli bir gün bizim için. Başkalarına çok önemli görünmeyebilir ama biz bunun önümüze bir yılsonunda tarihi bir gün olmuş olduğunu daha iyi kavramış olacağız. Kürdistan'ın özgürlük mücadelesini yürüten onun sesi sözü olan, o mücadeleyi yürütenlerim elleri ile parlamentoya taşıdıkları yoldaşlarımız, arkadaşlarımız şimdi ortak hareketimizin sözcüleri ve vekilleri olmak üzere birlikte kurduğumuz ortak partimize yeni partimize geçiyoruz. Kürt halkı, Kürdistan halkı kendi kaderini değiştirirken Türkiye'yi de değiştirdi ve Türkiye'nin önüne yeni bir yol açtı. Demokratik bir cumhuriyete evrilmeden ve Kürt halkının ve diğer halklarımızın özerkliklerini tanımadan, eskisi gibi yürümenin imkânsız olduğu yeni bir tarihle bizi buluşturdu yeni bir geleceğe yelken açıyoruz. Sadece bir partiden diğerine geçmiyoruz, sadece yer değiştirmiyoruz aynı zamanda yeni bir stratejiyi Türkiye siyasetine taşıyoruz. Türkiye bugün büyük açmazlarla büyük yol ayrımları ile karşı karşıya, o yolumu bu yolumu tutacağız diye Türkiye'yi yöneten kişiler arasındaki çatışmaya şimdi bir başka yol olduğunu halkların demokrasi ve özgürlük yolu olduğunu, eşitlik ve kardeşlik yolunun olduğunu ortaya koyacak yeni bir siyasete hem imkân açıldı hem de biz bunun gereğini yerine getiriyoruz. O yüzden sıradan bir adım sıradan bir hamle değil. Bu stratejik bir hamle. Kürdistan halkının kaderini Türkiye'nin halkları ile birleştirdiğinin ilanıdır." şeklinde konuştu.
Bu günün BDP için de tarihi günlerden biri olduğunu vurgulayan Demirtaş ise "Uzun yıllar önce başladığımız Türkiye'de demokratik birlik arayışlarına bugün başka bir aşamayı geçerek daha ciddi daha resmi bir oluşumla cevap vermek üzereyiz. En son 2011 seçimlerinde demokrasi ve özgürlük bloğu olarak bizler bugünkü hedeflerin ilk başlangıç olarak çıkışını yapmıştık. 2011 genel seçimlerinde sosyalistleri ile demokratik İslamcıları ile liberalleri ile Alevi ile Sünni'si ile emekçisi ile ortak bir blok anlayışı ile parlamentoya girmiş bu anlayışın stratejik birliğe kalıcı birliğe dönüşmesi için çaba sarf edeceğimizi o zaman seçilirken seçmenlerimize, halkımıza bir taahhüt olarak vermiştik. Şimdi parlamento grubu olarak halkımıza verdiğimiz bu sözün gayretlerini cabasını güttüğümüzü bu stratejik hedeften vazgeçmediğimizi göstermek istiyoruz. Çünkü bizlere oy verenler Kürt'üz diye bize oy vermediler. Hep birlikte bir aradayız diye bize oy veridiler." ifadelerini kullandı.
"HDP'NİN LOKOMOTİF GÜCÜ SOL GÜÇLER OLACAK"
Katılım hazırlıklarını yıllardır sürdürdüklerini belirten Demirtaş konuşmasına şöyle devam etti: "Bu daha önce açıkladığımız gibi BDP'nın HDP'ye katılımı değildir. BDP'ın kendisini fes ederek HDP'ye geçişi değildir. HDP ortak çatı partimiz, şemsiyemizdi. Biz parlamento grubu olarak bugünden itibaren HDP'ye geçmiş olacağız. Yoksa BDP kendi çalışmalarını başka şekilde başka formatlarla sürdürecek siyasi parti olarak varlığını koruyacak. Ama biz istiyoruz ki parlamentoda görünür hale gelen, varlığı Türkiye kamuoyunda daha çok kabul gören HDP ile birlikte bütün ezilenlerin ortak partisi haline getireceğimiz bir grubu olsun. Yarından itibaren artık resmi çalışmalarına HDP grubu olarak başlayacağız. Bizler bütün dostlarımızdan, halkımızdan, demokratik kamuoyundan yapılacak tartışmaların, eleştirilerin tümü ile HDP'yi büyütmeye, güçlendirmeye ezilenlerin ortak partisi haline gelecek ve bugün CHP'nin, MHP'nin, AKP'nin eline mecbur ve mahkûm olmuş, çaresizlik ve alternatifsizlikten dolayı o partilerde yer almış bütün ezilenleri kendi bünyesinde toplayacak bu partinin bugünden itibaren artık daha hızlı büyüyeceğini, AKP, CHP'nin özellikle korkulu rüyası haline geleceğini buradan belirtelim. Bizler başka partileri kapattırmak yok etmek için büyümüyoruz ama onların hakkı ile layıkıyla temsil edemediği bütün ezilenlerin ortak sesi olmaya çalışacağız. Elbette HDP'nin lokomotif gücü sol güçler olacak. Emeğini, cefasını çekecek sol güçler olacak ama HDP tek başına solda birlik partisi de olmayacak. Tabana kitleye hitap eden, İslamcısında, Alevi'sinden, Türkünden, Kürtünden, Ermeni'sinde, Yezidi'sinden, Süryani'sine kadar. Kim varsa Türkiye toplumunun bütün farklı renklerini inkâr edilen, yok edilmeye çalışılan, soykırıma uğrayan, katliama uğrayan kadınları ile gençleri ile yaşlısı ile işsizi ile emeklisi bütün Türkiye toplumunun gerçeklerini kucaklayacak onların parlamentoda sesi olma gayreti içerisinde olacak. Bugün kadar yapamadığı BDP'de, elbette ki büyük çabalar sarf edildi değişen ne olacak? Değişen 2015 seçimlerine bu anlayışla yürüyeceğiz ve Türkiye'nin bütün farklı seslerini artık parlamentoda temsil ettirebilmek için HDP grubu öncülük yapacak. 2015 seçiminde de hedefimiz ana muhalefet partisi olarak Türkiye'nin gerçek bir muhalefetini yaratmak ve bir sonraki seçimlerde de artık Türkiye kendi halkları tarafından yönetilecek pozisyona getirilecektir."
(CİHAN)