Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Milli Eğitim müfettişlerinin özel okul ve dersanelerdeki öğrencilere yönelik oluşturulan sorgu odalarını insanlık ayıbı olarak nitelendirdi.

Bayburt ve Gümüşhane açık hava mitinglerine katılmak üzere havayoluyla Erzurum'a gelen BBP Genel Başkanı Destici, havalimanında basın açıklaması yaptı. Destici, ikna odalarının insanlık suçu ve insanlık ayıbı olduğunu belirterek, hükümetin Milli Eğitim Bakanlığı'nın söz konusu utanç uygulamasından vazgeçmesi çağrısında bulundu. Ülkenin ve toplumun daha fazla zarar görmeden utanç odaları uygulamasının sona erdirilmesini isteyen BBP Genel Başkanı, "Ben bu ikna odalarını kabul edilemez olarak görüyorum. Bakanlığın, hükümetin dahası bürokratların bundan vazgeçmesini kendilerine tavsiye ediyorum. Bu uygulamalar 28 Şubat sürecini hatırlatıyor. Kim tarafından, kime yapılırsa yapılsın, fişlemelere ve zulümlerin hepsine karşıyız. Bu bir insanlık suçu ve ayıbıdır. Hükümete ve bakanlık yetkililerine, bürokratlarına yakıştıramıyorum. Daha fazla zarar vermeden ülke ve toplum daha fazla zarar görmeden bu işten vazgeçmelerini kendilerine tavsiye ediyorum. İleride bu kara leke olarak kalır." dedi.

BBP Genel Başkanı, Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi ve Hizmet'e yönelik mesnetsiz iddia ve hakaretamiz sözleri kabul edilemez olduğuna da dikkat çekti. Türk ve İslam ahlakına aykırı olarak sarf edilen sözlerin vicdanları sızlattığına değinen Destici, "Başından beri bu tür üslupları doğru bulmadığımı belirttim. Bizim siyasi anlayışımıza, Türk geleneklerine, İslami anlayışa göre cemaatlerle, dini cemaatlerde yaka paça olmak doğru değil. Özellikle hakaretvari cümleler sadece muhatabını değil, sevenlerini değil, saygı duyanları değil, Türk toplumunun kahır ekseriyetini üzmüştür, yaralamıştır. Yapılan açıklamaları sonradan okuduklarında vicdani muhasebe yaptıklarında, kullandıkları cümlelerin doğru olmadığını, haddi aştıklarını ileri gittiklerini, görecektir, anlayacaktır diye düşünüyorum." şeklinde konuştu.

Başbakan Erdoğan'ın her seçim öncesinde hayali, izafi düşman oluşturarak kendisine göre 'olumlu' sonuçlar veren siyasi bir manevra geliştirdiğine işaret eden Mustafa Destici, "Paralel yapı, çete gibi ifadeler zaten izafi ve sanal olduğunu düşünüyorum. Bir seçim malzemesi olarak bunlar seçim döneminde kullanılıyor. Maalesef iktidar partisi ve başbakan her seçimde sanal düşman oluşturup önüne koyuyor. Kimi hedef koymuşsa ona saldırdığı, kimi düşman ya da orada hedefe kimi koymuşsa ona saldırdı. Bu saldırmanın neticesinde ayrıştırıyor, kutuplaştırıyor ve oradan sonra çatıştırmaya kadar süreçte ve daha sonra oradan siyasi rant elde etme, tabanı tutma gibi politika izliyor. Daha önceden bunları denedi, kendine göre olumlu netice aldığı için şu anda aynı yöntem deneniyor, kanaatindeyim." diye konuştu.

CİHAN