İşte AK Parti'nin seçim beyannamesi

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, siyasette tutarlılığı ve sürekliliği önemseyen AK Parti'nin, seçim beyannamesiyle 5 yıllık tecrübe, birikim ve kazanımları geliştirerek yeni bir aşamaya geçirmeyi amaçladığını bildirdi.

İşte AK Parti'nin seçim beyannamesi

Erdoğan, parti genel merkezinde düzenlenen toplantıda partisinin seçim beyannamesini açıkladı. Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, seçim beyannamesinin 5 yılda atılan temeller üzerinde yükseldiğini, ilk etapta ilk istasyon olarak 2013'ü, ikinci istasyon olarak da 2023hedeflediğini kaydetti. 2013'de yine bir seçim olacağını ama 2023'ün Cumhuriyetin 100. yıl dönümü olduğunu anımsatan Erdoğan, ''Bu beyanname, oraya doğru yöneliyor. Biz 'seçim beyannamesi' demedik. 'Nice ak yıllara' dedik. Altına da 'güven ve istikrar içinde durmak yok, yola devam' dedik'' diye konuştu. Yola çıkarken ''uzun ince bir yoldayız, gidiyoruz gündüz gece, gideceğiz gündüz gece'' dediklerini anımsatan Erdoğan, ''Gidiyoruz ve gideceğiz'' dedi. Gerek başbakanlığı, gerek genel başkanlığı döneminde tüm arkadaşlarıyla ülkenin 81 vilayetini, ilçeleriyle, köyleriyle adım adım dolaştıklarını ifade eden Erdoğan, bir başbakan ve genel başkan olarak en az gittiği ile 2 kez gittiğini, bunların arasında 5, 10, 20 veya daha fazla gittiği iller de bulunduğunu söyledi. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bütün bunları yaparken arkadaşlarımızla şunları konuştuk: Eğer ülkemizin batısı ile doğusu, kuzeyi ile güneyi arasındaki bu uçurumu kapatacaksak, bölgeler arasındaki bu dengesizlikleri ortadan kaldıracaksak bu Ankara'ya mahkum olmakla olmaz. Çünkü bizden öncekiler hep Ankara'ya mahkum oldular. Kendilerine getirilen yazılı bilgiler üzerinden 'ha öyle mi? O zaman şu yapılsın'... Ama yapıldı mı, yapılmadı mı böyle bir takip söz konusu değil. Şimdi bizzat yerinde gidip görüyoruz. Hakikaten yapılıyor mu, sosyo-ekonomik yapı değişiyor mu? Acaba sosyo-psikolojik durumu nedir? Bunu gidip arazide vatandaşla yüz yüze konuşarak gerçekleştirmek gerekiyor. Zaten bize yakışan da buydu. Onun için biz, bunları yaptık. Şimdi genel seçim, AK Parti için milletten aldığı vekaletin yenilenmesi, milletten aldığı güç ve desteğin tazelenmesi anlamını taşıyacaktır. Siyasetinin merkezine insanı yerleştiren ve Şeyh Edebali'nin ifadesiyle, 'insanı yaşat ki devlet yaşasın' anlayışıyla yola çıktık. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, 'millete efendilik yoktur, hizmet etmek vardır' sözü, bizim insan ve hizmet odaklı siyasetimizin özünü oluşturmaktadır. Siyasetinde tutarlılığı ve sürekliliği önemseyen AK Parti, seçim beyannamesiyle 5 yıllık tecrübe, birikim ve kazanımları geliştirerek yeni bir aşamaya geçirmeyi amaçlamaktadır. Beyannamemiz, parti programımızın aslında yeni bir açılımı... Daha önceki seçim beyannamemizin güncellenmiş ve geliştirilmiş hali. Acil eylem planımızda söz verip hükümet programımızda gerçekleştirdiğimiz uygulamaların bir devamı olarak da göreceğiz.'' 2002'den bu yana uygulanan yapısal dönüşümlerin kararlılıkla sürdürülmesi fikrine dayanan beyannamenin, 2013 ve 2023 hedeflerine de ışık tuttuğunu dile getiren Erdoğan, ''Bu beyannamemizin de temelini; insanımızı yüceltmek, ülkemizi kalkındırmak, devletimizi güçlendirmek oluşturmaktadır. Devlet öncelikli bir iktidar değil insan öncelikli bir iktidar... İnsanı güçlü olan bir ülkede devlet güçlüdür. Adımımızı buna göre atıyoruz'' diye konuştu. Erdoğan, insanların arasında alt gelir gruplarıyla üst gelir grupları arasında makasın çok açıldığı bir toplum değil tam aksine makasın birbirine yaklaştığı bir millet, toplum olmanın heyecanı içerisinde bu yolculuğu devam ettireceklerini söyledi. AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cumhuriyet'in 100. yılına yaklaşırken Türkiye'nin sivil bir uzlaşma anayasasını hak ettiğini ve bu konuda çalışmaların devam etiğini belirterek, ''Cumhurbaşkanının konumu ve yetkileri yeniden tanımlanmalıdır. Bunu söylerken bu yetkilerin daha da azaltılmasını ifade ediyoruz ve bu yetkilerin azaltıldığı bir parlamenter sistemi hedef olarak alıyoruz'' dedi. Erdoğan, makro ekonomik istikrarın ve büyüme performansının sürdürülmesi amacıyla sağlanan mali disiplinin devam ettirileceğini ifade ederek, ''Bu dönemde makro ekonomik dengeleri kurduk. Şimdi hedef mikro ekonomik dengeler. Bunu da başaracağız'' dedi. Erdoğan, parti genel merkezinde düzenlenen toplantıda, partisinin seçim beyannamesini açıkladı. Beyannamenin aynı zamanda toplumsal merkezi temsil eden, Türkiye'yi bir ve bütün olarak olarak kucaklayan siyaset anlayışının da bir ürünü olduğunu kaydeden Erdoğan, yeni bir ekip tarafından hazırlanan ve oluşturulan, komisyonlarda istişare edilerek şekillenen beyannamenin, 2002 seçimlerinden bu yana yapılanları, yeni dönemde yapılacakları ve temel politik yaklaşımları iktidar sorumluluğunu yansıtacak bir şekilde ortaya koyduğunu anlattı. Erdoğan, ''Yani biz şu beyannamemizi herhangi bir araştırma grubuna verip 'bize bir beyanname hazırlayın' diye sipariş üzerine yaptırmadık'' dedi. Beyannamenin bu işin içerisinde yaşayan, çile çeken, alın teri döken ve düşüncesiyle buna katkıda bulunanlar tarafından hazırlandığını bildiren Erdoğan, ''Bir beyanname yaşayanlar tarafından hazırlanırsa anlamlıdır. İçinde yaşayanlar tarafından hazırlamayanların, sipariş üzerine önünüze konulanla bir yere varmak mümkün değildir'' diye konuştu. YENİ BİR ANAYASA ''Cumhuriyetimizin 100. yılına yaklaşırken ülkemiz sivil bir uzlaşma Anayasasını hak etmektedir diye düşündük ve bu konuda çalışmalarımız devam ediyor'' diyen Erdoğan, bu konuda liyakat sahibi olan otoritelerle çalışmaların sürdürüldüğünü ifade etti. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Partimiz, yeni anayasanın devlet, toplum, birey arasındaki ilişkileri hak, özgürlük ve sorumluluk temelinde düzenleyen bir toplumsal sözleşme niteliğinde olmasından yanadır. Yeni anayasa, Cumhuriyetimizin değiştirilemez temel nitelikleri olan demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti ilkelerini daha da pekiştirmeli, bireylerin haklarını en etkili şekilde korumalı, temel hak ve özgürlükleri İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin getirdiği standartlarda güvence altına almalıdır diye düşünüyorum. Yeni anayasa kısa, öz ve açık olmalı; yasama, yürütme ve yargı erkleri arasındaki ilişkiler, parlamenter sistemin kuvvetler ayrılığı esasına göre açık ve net olarak anlatılmalı, bu çerçevede cumhurbaşkanının konumu ve yetkileri yeniden tanımlanmalıdır. Bunu söylerken bu yetkilerin daha da azaltılmasını ifade ediyoruz ve bu yetkilerin azaltıldığı bir parlamenter sistemi hedef olarak alıyoruz. Temsili demokrasiden katılımcı demokrasiye geçiş sağlanmalıdır. Yeni anayasa, en büyük toplumsal uzlaşmayla hazırlanmalıdır.'' İNSAN HAK VE ÖZÜRLÜKLERİ Erdoğan, ''insanı siyasetin merkezine yerleştiren AK Parti'nin, insan hak ve özgürlüklerini vazgeçilmez önemde gördüğünü'' söyledi. Gelecek dönemde insan hak ve özgürlükleri alanındaki yasal çalışmaların ve uygulamaya dönük adımların hızlandırılacağını kaydeden Erdoğan, ''Sıfır tolerans anlayışı çerçevesinde işkence, kayıp, göz altında ölüm, faili meçhul cinayet gibi demokratik hukuk devletinde kabul edilemez insan hakları ihlalleri üzerine, şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da büyük bir kararlılıkla gidilecektir'' dedi. ADALET VE YARGI REFORMU Hukuk devletinin temelinin adalet ilkesi olduğunu belirten Erdoğan, yargının görevinin hukuki denetim yapmak olduğunu söyledi. Erdoğan, ''Hukuki denetim yerine yerindelik denetiminin yapılması, yargının siyasallaşması anlamına gelir. Yargı görevini yaparken bağımsız olduğu kadar tarafsız da olmalıdır. Bağımsız ve tarafsız yargı, adaleti sağlamanın ön şartıdır'' dedi. Önümüzdeki dönemde modern bir örgütlenme, yeterli sayıda personel ve fiziki imkanların sağlanmasıyla, cezaevi ve tutuk evlerinin kalan sorunlarının çözüleceğini anlatan Erdoğan, ''Dikkat edersiniz yaptıklarımızdan bahsetmiyorum. Bunların hepsini seçim beyannamesinde göreceksiniz. Bizim şu kadar adalet sarayı olarak bitirdiklerimiz, İstanbul'daki adalet sarayı projelerimiz bizim adalet anlayışına yaklaşım tarzımızı göstermektedir'' dedi. Erdoğan, tutuklu ve hükümlülerin kaldığı mekanların birbirinden ayrılacağını, ceza infaz kurumlarının personel ve fiziki altyapı yetersizliklerinin giderileceğini söyledi. SİYASETİN YENİDEN YAPILANDIRILMASI Siyasal yaşamın demokratikleştirilmesi için Anayasa'dan başlayarak ihtiyaç duyulan bütün yasalarda gerekli düzenlemeler yapılacağını ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Siyasi partilerin hesapları ve adayların harcamalarına saydamlık ve denetleme getirilebilmesi için parti gurubumuz tarafından TBMM'ye verilen kanun teklifi yasalaştırılacaktır. Parti grubumuz tarafından TBMM'ye teklif edilen ve Meclis'in gündeminde bulunan siyasi etik ve mal beyanı ile ilgili düzenlemeler yasalaştırılacaktır. Tabii bununla ilgili bazı liderler, 'hodri meydan, ben mal beyanımı yaptım' diyorlar. Kusura bakmasınlar. Her milletvekili seçildiği zaman bir defa mal beyanını ortaya koyar. Mal beyanı kamuya açıklanmaz. Gizlilik hükmü var. Gerektiğinde veya açıklanması isteniyorsa bununla ilgili kararı verecek merciler de bellidir. Fakat, bütün bunlara rağmen ilk defa mal beyanını açıklayan lider benim. Sayfa sayfa mal beyanım açıklandı. Ayrıca kendim bunu grup toplantısında açıklamıştım, şahsımın da eşimin de ama bunu açıklamayan liderler şimdi gövde gösterisi yapıyorlar. Biz açıkladık. Gerekirse biz tüm milletvekilleriyle oturur bunun da yeni dönemde kararını alır ve burada da gizlilik esasından sıyrılarak bunu da kamuya açıklarız. Burada bizim bir sıkıntımız yok. Arkadaşlarımıza bu noktada inanıyorum, güveniyorum. Biz partimizin de tüm hesaplarını partimizin sitesinde güncelleştirerek açıklarız. Hiçbir partinin hesapları sitesinde açık değildir. Açıklamazlar, söylemezler ama AK Parti'nin hesapları orada açıktır. Biz, bu konularda çok rahatız. Bu konularda rahat olmasaydık, yolsuzluklar, yoksulluk ve yasaklar konusunda ahdimiz olan mücadeleyi rahatlıkla veremezdik.'' EKONOMİ POLİTİKALARI AK Parti iktidarının ekonomi alanında büyük başarılar elde ettiğini söyleyen Erdoğan, 2013 yılı hedeflerini ise şöyle sıraladı: ''Önce kişi başına milli geliri 10 bin dolara ulaştırmaktır. Satın alma gücünü söylemiyorum. Eğer satın alma gücü paritesine göre rakam istiyorsanız onu da söyleyeyim; inşallah o da 15 bin dolara ulaşacaktır. Milli geliri 800 milyar dolara ulaşmış bir Türkiye... Bunu hedefliyoruz. Enflasyonu tek hanede daha da aşağıya inmiş bir Türkiye. İşsizlik oranını daha da düşürmüş bir Türkiye. İhracatı 200 milyar doları yakalamış bir Türkiye.'' MALİYE POLİTİKASI AK Parti iktidarının, makro ekonomik istikrarın ve büyüme performansının sürdürülmesi amacıyla sağladığı mali disiplini devam ettireceğini anlatan Erdoğan, ''Biz bu dönemde makro ekonomik dengeleri kurduk. Şimdi hedef mikro ekonomik dengeler. Bunu da başaracağız'' dedi. Gelecek yılların bütçelerinin, AK Parti'nin ekonomi ve kamu maliyesi politikalarına uygun olarak tam bir kararlılık ve mali disiplin anlayışı içinde uygulanacağını söyleyen Erdoğan, ''Böylece enflasyon oranının daha da aşağıya çekilmesi, cari açığın kontrol altında tutulması ve kamu borç stokunun milli gelire oranının daha da azaltılması sağlanacaktır'' diye konuştu. AA
<< Önceki Haber İşte AK Parti'nin seçim beyannamesi Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER