Ülkücülere göre
Ergenekon milliyetçiliğe düşman bir yapılanma
ulkucu.org sitesi, yaptığı anket ile
ülkücü camianın Ergenekon davasına nasıl baktığını gözler önüne serdi. Şu ana kadar 5 bin 764 kişinin oy kullandığı araştırmada, katılımcıların yüzde 81'i söz konusu yapılanmanın 'devlete ve milliyetçiliğe zarar verdiğine' inanıyor. Yüzde 4'ü ise 'uydurma' diyerek
örgütün varlığına inanmadığını bildirdi.
Ülkücülerin yakından takip ettiği 'ulkucu.org' adlı
internet sitesi, üyelerinin Ergenekon örgütüne bakış açısını ortaya koyan önemli bir çalışmaya
imza attı. Sitenin yaptığı ve şu ana kadar 5 bin 764 kişinin iştirak ettiği ankette, katılımcıların yüzde 81'i örgütün varlığına inandığını belirtirken, yasadışı yapılanmanın milliyetçiliğe v
e devlete zarar verdiğinin altını çizdi. Buna karşılık sadece yüzde 4'ü "uydurma bir örgüt" yönünde görüş bildirdi. Yüzde 1'i ise Ergenekon'u "yararlı" bir yapılanma olarak görüyor.
ulkucu.org sitesindeki önemli araştırmada, katılımcılara "Ergenekon adıyla bir örgütün varlığına inanıyor musunuz?" sorusu yöneltildi. Dün itibarıyla 5 bin 764 kişinin oy kullandığı ankette, katılımcıların yüzde 30'u "Ergenekon adını kirleten, milliyetçiliğe düşman bir yapılanma" şıkkını işaretledi. Yüzde 28'i "İnanıyorum. Türk gibi görünenlerin devleti
kontrol ettiği bir yapılanma." derken, yüzde 12"si "İnanıyorum. Gladio benzeri kirli bir yapılanma", yüzde 11'i "Kendisine devlet için çalışan süsü veren yasadışı yapılanma." seçeneklerini
tercih etti. Araştırmada "Uydurma bir örgüt" diyenlerin oranı yüzde 4'te kaldı. Sadece yüzde biri "Temiz bir yapılanma, Ergenekon adına uygun." görüşünde olduğunu bildirdi.
MHP lideri Devlet Bahçeli'nin, tabanın bu hassasiyetini göz önüne aldığı gözleniyor. Bahçeli ve kurmayları, başından beri soruşturmayı "
demokrasi açısından önemli ve ciddi bir gelişme" olarak görürken, başta
CHP olmak üzere bazı çevrelerin yargı üzerinde kurmaya çalıştığı baskılara karşı çıkıyor. Bahçeli, tartışmaların yeniden alevlendiği
ocak ayındaki konuşmalarında şu uyarıları yapmıştı: "Kendi mecrasında akan hukuki sürecin bir tarafı olmak, hukuka ve kanunlara aykırı olacağı gibi, siyasî sorumluluk ve demokratik meşruiyet anlayışıyla da bağdaşmayacaktır. Hukukun güvenilirliğine gölge düşürmek, yargı bağımsızlığını sürdürebilmek için kurum ve kişiler kendilerine düşen özen ve sağduyuyu azami olarak göstermelidir. Bu süreçte adaletin gecikmeden tecelli ve adil yargılama hakkına titizlikle uygun davranılması hukuk devletinin vazgeçilmez bir gereğidir.
Cumhuriyet Halk Partisi'ne de buradan sesleniyorum. Vazgeç bu kapristen. Kurumsal çatışma, her şeyi ortadan kaldırmaya yönelik tarihî bir hata olur. Demokratik bir ayıp olur. Artık bu
ülke ara rejimi, darbeleri tamamen terk etmeli, millet fertleriyle kucaklaşan bir irade ortaya koymalıdır."