İşte BBP Genel Başkan Yardımcısı Kaptan Kartal'ın yaptığı açıklama...
"Üç askerimiz daha şehit düştü, bölgede otoritemiz zayıfladığı için PKK sokak ortasında infazlar gerçekleştiriyor, korucuları idam sehpalarına asıp kurşuna diziyor, yollarımız kesiliyor, sözde özerklik ilanları yapılıyor. Aylardır bu yöntemle terörün bitirilemeyeceğini hatta daha ağır bedeller ödeyeceğimizi söyleyip durduk. Bu söylediklerimizin muhalefetlikle alakası yok bu meseleyi partizanca davranıp siyaset zeminine çekerek ülkemizin Milli davasına zarar gelsin istemeyiz. Bizim için aslolan Milletimizin Birlik davasıdır ama açılım denilen daha sonra Milli Birlik ve kardeşlik denilen daha sonra çözüm süreci denen bu yöntemle terörün bitmeyeceği gün gibi aşikardır. Bunu söyleyen bir biz değiliz Bizzat Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Başbakan olmak üzere Kabine üyeleri terör örgütünün sözünde durmadığını deklere ettiler o zaman daha neyin barışını neyin çözümünü sürdürüyorsunuz
Öcalan'ı yol haritasının başına oturtursanız seçtiğiniz Akil heyet dedikleriniz gittikleri yerlerde PKK'nın faziletlerini anlatır durursa, İmralı Kandil arasında mekik dokuyup örgütün faaliyetlerine müsaade edilirse sonuç bundan başka bir şey olamazdı.bu kadar tavizi alan örgüt belki Asker polis vurmadı ama bölgede bir mıntıka temizliği yaptı pkk karşıtı unsurları temizledi şimdi de sokaklara inip yakıyor yıkıyor infazlar gerçekleştiriyor.Terörle mücadelede Medyanın etkisi silahlı güçlerden daha etkilidir bizde bunun tam tersi oldu her gece Öcalan ve PKK'nın faziletleri anlatıldı Öcalan ve PKK meşrulaştırıldı her dafasında oyun bozanlık yapan PKK oldu ama PKK'nın siyasi sözcüleri ve bazı medya grupları tarafından iktidar suçlandı böylece Hükumet Öcalan ve pkk nın taleplerine mecbur hale getirilmeye çalışıldı.Terör örgütü her şeyi pazarlık konusu yapmaya başladı talepleri sınırsızlaştı, örgüt tatminsiz bir hal aldı, küstahlaşarak alamadığı her isteği karşısında yaktı yıktı öldürdü.
"Ayn el Arap (Kobani) düşerse Ankara düşer" diyenler kasıtlı olarak bu cümleleri kuruyorlar aslında olay tam tersiydi Ayn el Arap düşerse Suriye'nin Toprak bütünlüğü iyice bozulacak ve 'Birleşik Büyük Kürdistanı'n ikinci devletçiği Suriye'de kurulacak,yani Güneydoğumuzun düşmesi daha da kolaylaşacak.kısaca Kobani düşerse Güneydoğu düşer hesapları yapılıyor. Açıkça mesele Kobani değildi çünkün kobani zaten PYD'ye verildi mesele Güneydoğumuzu düşürme antramanıydı. Bir taraftan PYD liderini Türkiye de karşılayacaksınız daha kapıdan göndermeden Pyd terör örgütüdür pkk dan farkı yoktur diyeceksiniz o zaman adama sormazlar mı niye görüşüyorsunuz,hatta Salih Müslim "Dünya Basınına, madem teröristim benimle neden görüşüyorlar" demeci veriyor bu tutarsız politikalardan hemen vaz geçilmelidir
Siyaseti yapan insandır her insan hata yapabilir önemli olan yaptığı hataları görüp bunlardan vaz geçmesidir Hükumet'te bu hatadan vazgeçip terörle gerçek anlamda mücadele etmelidir bununu için yapılması gereken öncelikle imkansız politikalardan vaz geçip terörle mücadelede hukuku işletmek, Güvenlik güçlerine sahip çıkmak, Öcalan, PKK ve onun siyasi sözcüleri ile birlikte PKK medyasını devre dışı bırakarak bölge halkını muhatap olarak kabul etmek ve demokrasiyi onlarla şekillendirmek, bu adımlar kararlı bir şekilde atılırsa Terör biter aksi durumda bu çözüm sürecine devam edilirse daha çok canımız yanar ve daha çok dizlerimize vururuz"