Kemal Kılıçdaroğlu'ndan Sarıgül'e çağrı

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Kemal Kılıçdaroğlu'ndan Sarıgül'e çağrı

  • Kılıçdaroğlu: 'Sarıgül'den partiye dönüş için adım bekliyoruz.'
  • 'Başörtüsü siyasetin gündemine getirilmemeli.'
  • 'Ben siyasette yeniyim. Bizim de eksiklerimiz, yanlışlarımız olabilir.'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu katıldığı bir televizyon programında gazetecilerin sorularını cevapladı.

Kılıçdaroğlu, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün partiye katılımıyla ilgili olarak "Mustafa Sarıgül'ün durumu bir başvuru olmadığı için Parti Meclisi'nde görüşülmedi. Sarıgül'den partiye dönüş için adım bekliyoruz. Eski hastalıklardan partinin arınması gerekiyor. Bölünme, hizipçilikle geliyorlarsa kimse gelmesin" dedi. 

'SARIGÜL AK PARTİ'YE GEÇECEK' DEDİKODULARINA CEVAP!

Sarıgül'ün bu yönde bir kararı var mı yok mu bilmiyorum. Fakat kendisi 'ben sosyal demokratım' diyorsa onun adresi CHP'dir o zaman, bu kadar açık!

BAŞÖRTÜSÜ KONUSU

Herkes giyiminde kuşamında özgürdür. Onu inancı nedeniyle takıyorsa ona saygı duyuyoruz. Başörtüsünün siyasetin gündemine getirilmesini asla doğru bulmuyorum. İstanbul’da merdiven altı atölyelerde binlerce başörtülü kadın çalışıyor. Yüzde 90’ı sigortasız. O kadınların sorunlarıyla kim ilgileniyor. Ben ilgileniyorum. O başörtülü bu başörtüsüz diye bir ayırım yok. Bize en büyük günah olarak kul hakkı yemeyi öğrettiler. Ankara’da bir demir kafes vardı. O yapılırken türbanlı türbansız ayrımı yapıldı mı? Kılık kıyafet konusu anayasa konusu değildir. İç tüzükte de bir sorun yok. Bu konunun siyasetin gündemine getirilmesi yanlış zaten.

ODTÜ KONUSU

Çevre konusu zaten 20. yüzyılın sonlarında tüm dünyanın gündemine gelen bir konu. Biz de doğa haklarında sarrumlu Şafak Pavey görev yapıyor. ODTÜ'de öğrencilerin değerlendirmelerine saygı göstermek zorundayız. Bir ağacı korumak için o para harcanabilir. Kaldı ki, bir kentin ortasından otoban geçmez! Kent dediğimiz olay aynı zamanda estetikle beraber düşünülmek zorundadır. Kentin bir kimliği olmak zorundadır. 

Bunu yapmak için de kenti yöneten kişide kent kültürü olmak lazım. Kent kültürü diye bir şey var... Kentli olmanın bir kuralı da çevreye saygı duymaktır.

Gezi olaylarında unutmadığım bir olay var; 76 yaşında bir kadın, orada çadır kuran gençlere destek veriyor. Başörtülü bir kadın.. 'Bu parka destek çıkın nefes aldığım tek yer burası' diyor...

30 AĞUSTOS RESEPSİYONU

30 Ağustos resepsiyonuna katılmamamın başörtüsü konusu ile bir ilgisi yok. Kaldı ki, stadyumda hanımefendiyle karşılaştık ve tokalaştık. Bu konuları Türkiye'nin aşması gerekiyor.

"SİYASETTE YENİYİM"

Karizmadan kastedilen halka doğruları söylemekse, ben bunu kendimde görüyorum. Çünkü siyasete girerken "Hangi koşulda olursa olsun halka doğruları söyleyeceğim" dedim.

Bizim çok iyi bildiğimiz bir laf var: Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar diye... Ben dokuz köyden de kovsalar 10. köye gidip yine doğruları söyleyeceğim. 

Bazen söylediğim şeyler benim tabanımı da kızdırıyor, bunun da farkındayım. Ama bir şeyin farkındayız, halka doğruları söylemek zorundayız. Bu bir karizma yaratır mı bilmiyorum ama halka gideceğiz, halk seçimlerde kararını verecek. Halkın dediğine saygı duyacağız. Halkımızın sağduyulu olduğuna inanıyorum. Ben siyasette yeniyim. Bizim de eksiklerimiz, yanlışlarımız olabilir. Fakat ben eleştirilere hep olumlu yaklaştım.

HÜSEYİN AYGÜN VE CAMİ - CEMEVİ TEMEL ATMA TÖRENİ

Bana davetiye geldiğinde ben Adnan Keskin'e iki arkadaşımı görevlendirelim, törene katılsınlar demiştim. Daha sonra çatışma olunca Adnan Bey bu kişiler katılmasınlar dedi, ben de tamam dedim. Daha sonra Sinan Aygün, törene katıldığını arayarak haber verdi. Bunun dışında daha fazla ayrıntı bilmiyorum.

Hüseyin Aygün, parti bilgisi dışında gitmiş. Cemevinin temelinin atılması konusunda, ben siyasetçilerin dini alanların temeli atılırken siyasate malzeme edilmesini doğru bulmuyorum. Çünkü o bölgeler insanların Allah'a kendilerini en yakın hissettikleri alanlar. İktidar cemevlerini ibadet yeri olarak görmüyor. Bu da yanlış! Yeryüzü ibadet yeriyse ben her yerde ibadetimi yapabilirim. Kafamızdaki tabuları yıkmak zorundayız. Tüm miting alanlarında şunu söyledim; siz yurttaş olarak ibadetimizi yerine getiricem ama önümde şu angel var derseniz ben sizin için her alanda yardımcı olacağım.

Din siyeset konusu olmaz. Anne babamızı seçmek konusunda özgür müyüz? Hayır. O zaman mezheplerimizi de seçme konusunda bir seçme şansımız yok.

OLİMPİYATLAR KONUSU

Ben çok umutluydum. Türkiye Batı içinde çok cazip bir ülke. Olimpiyatlar barış demek aslında. Eğer sizin ülkenizde çatışma varsa size biraz kaygıyla yaklaşmış olabilirler. Ama ben Olimpiyatların Türkiye'ye gelmemesinin başka olaylara bağlanması gerektiğine inanıyorum. Sizde demokrasi, özgürlük olacak, kentin yeşilliği, trafik düzenlemesi olacak. Pek çok parametreye bağlı yani. 
<< Önceki Haber Kemal Kılıçdaroğlu'ndan Sarıgül'e çağrı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER