Fransa'nın
Strasbourg kentindeki
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nde geçtiğimiz çarşamba 'İfade Özgürlüğü ve Dini İnanışlara Saygı' konulu bir konuşma yapan Erdoğan,
Türkiye-
AB ilişkileri konusunda
Fransız Le Figaro gazetesinin sorularını
yanıtladı.
Erdoğan, müzakerelerdeki fasıllarla ilgili sürecin belirli bir yol haritasıyla belirlendiğini ifade ederek, ''
teknik konuya siyasi yaklaşım düzgün olmaz'' dedi.
KKTC'ye yönelik izolasyonlara dikkati çeken Erdoğan, Rum kesiminin
Annan Planı için yapılan referandumda 'hayır' deyip Türk kesiminin '
evet' demesine rağmen Rumların ödüllendirildiğini, Türklerin cezalandırıldığını belirterek, ''bu
adalet mi'' sorusunu yöneltti.
Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, Türkiye ile Fransa arasındaki ilişkilerin daha da yakınlaşması için, Fransa'daki Türklere daha iyi organize ve entegre olmaları çağrısında bulundu.
Türkiye'nin AB süreciyle ilgili bir soru üzerine Erdoğan, Türkiye'nin başından beri bu sürecin zor olduğunu bildiğini belirterek, diğer adaylara oranla Türkiye'nin şansının, müzakerelerin başlamasından önce
Gümrük Birliği'ne geçmiş olması olduğunu kaydetti.
Erdoğan, 'Türkiye'nin diğer adaylarla aynı şekilde muamele görüp görmediği' konusundaki soruyu, ''AB'li dostların AB'ye giren diğer üyelere göre, nüfusundan ve farklı bir medeniyete bağlı olduğundan dolayı Türkiye'nin daha farklı algılandığını söylediklerini'' ifade ederek yanıt verdi.
Erdoğan, bu yaklaşımın artık eskisi kadar güncel olmadığını ifade ederek, Türkiye'nin Avrupa'ya ağırlık getirmek için değil, aksine AB'nin yükünü hafifletmek için girmeye çalıştığını da bildirdi.
''İletişim eksikliği''
Müzakerelerin ardından Fransa'da Türkiye'nin üyeliğiyle ilgili yapılacak referanduma ilişkin soruyu yanıtlayan Erdoğan, Fransız halkının Türkiye'nin dostu, Fransa'nın Türkiye'de en fazla yatırım yapan, Türkiye'nin en önemli
ekonomik ortaklarından biri olduğunu hatırlatarak, Fransa'nın müzakerelerin başlaması konusunda da geçmişteTürkiye'ye
destek veren bir
ülke olduğunu vurguladı.
Fransız toplumundaki Türkiye'ye yönelik olumsuz düşüncenin '
iletişim eksikliğinden' kaynaklandığını kaydeden Erdoğan, Türkiye'nin de kendini iyi tanıtmada başarılı olamamış olabileceğini söyledi.
Fransa'da yaklaşık 500 bin Türk yaşadığını söyleyen Erdoğan, iki ülkenin daha da yakınlaşması için burada yaşayan Türklerin daha organize ve entegre olması gerektiğini kaydetti.
'
Ermeni soykırımının inkarının suç sayılmasını öngören
yasa tasarısının Türk-Fransız ilişkilerini nasıl etkileyeceği' sorusuna Erdoğan, ilişkilerin devam edeceğini, ancak bu tür bir girişimin Türkleri üzeceği yanıtını verdi.
Konunun tarihçilere bırakılmasını istediklerini yineleyen Erdoğan, Türkiye'nin bütün arşivlerini açtığını, bu konuda
Ermenistan Devlet Başkanı Robert Koçaryan'a
mektup gönderdiğini, ancak hala yanıt alamadığını, Ermenistan diasporasının bu konuda olumlu rol oynamadığını düşündüğünü ifade etti.
Finlandiya uyarmıştı
AB Dönem Başkanlığı'nı bu hafta devralacak olan Finlandiya, Türkiye bu yıl sonuna kadar
Kıbrıs Rum kesimini tanımazsa, müzakerelerin dondurulacağını açıklamıştı.
Finlandiya
Dışişleri Bakanı Erkki Tuomioja, Türkiye'nin üyelik görüşmelerinin sekteye uğramaması için ellerinden geleni yapacaklarını, ancak Türkiye 'Kıbrıs'ı tanımazsa üyelik müzakerelerinin durdurulacağını belirtmişti.
Rehn'den de uyarı gelmişti
AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi
Olli Rehn de, Finlandiya haber ajansı STT'ye yaptığı açıklamada, Türkiye'nin Kıbrıs Rum gemi ve uçaklarına limanlarını açmaması halinde müzakere sürecinin durdurulabileceğini söylemişti.
Avrupa Birliği Dönem Başkanı
Avusturya, Türkiye'nin Kıbrıslı Rumlara limanlarını açmaması nedeniyle, 28 haziranda
Hırvatistan ile müzakere sürecinin daha hızlı yürütülmesi kararını aldığını açıklamıştı.
Avusturya'nın sözcüsü, politik
rekabet içinde bulunan her iki ülkeyle de ayrıntılı müzakerelerin açılmasına karar verildiğini ancak, Gümrük Birliği'nin yalnızca Zagreb'le konuşulacağını belirtmişti.
Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan, bu açıklamaya
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi toplantısı için bulunduğu Fransa'nın Strasbourg kentinden yanıt vermişti.
Rum yönetiminin müzakere sürecinde Kıbrıs konusunu gündeme getirmesinin etik olmadığını söyleyen Erdoğan, ''Türkiye hep adım atan taraf olamaz. Adımlarımızın karşılığını almadık. Adım atılmadıkça, adım atmayacağız'' demişti.