İhbarı yapan memurlar korunacakmış. Gözünü sevdiğimi Davutoğlu'su, meşhur Memur Teoman'ı nasıl hatırlamazsınız? Ne yaptınız, Teoman'ı sürdünüz. Önce şeffaflığı oturun bir öğrenin. Gitiğimiz yerde bize milletvekillerine soruyorlar, peki siz ne yapacaksınız? Her kuruşun tek tek hesabını vereceğiz. Bu namuslu her siyasetçinin ana görevidir.

Sadece bunu mu yapacağız? Hayır. TBMM'de İç Tüzük'ü değiştirip kesin hesap komisyonu kuracağız. Yani bütçe harcandıktan sonra hesap verecek. Bu komisyon iktidardan değil, muhalefetten oluşacak. CHP olarak, ilk yapacağımız işlemlerden biri bu olacak. Korkmayyacağız. Çünkü biz kul hakkı yemeyiz.

Bu dümen işlerini biz bilmeyiz. Temiz siyaset gerekiyor. Yoksulluk varsa temel nedeni budur. Bizi eleştiriyorlar, AKP gibi siz de yönetebilecek misiniz diyorlar. Hayır, biz onlar gibi değil, ahlakımızla yönetiriz biz. Bir öneri daha getirmişler, her il ve ilçe başkanı mal bildirimi yapacak. Davutoğlu bunu açıkladığı zaman ağzına biber sürdüler, o zaman yönetici bulamayız diye. Yolsuzluğun boyutuna bakın.

Devlet adamı denen bir kavram var. Halkın çıkarlarını savunan adam, kendisinin değil, devletin çıkarlarını savunan adamdır. Toplumu kışkırtmayan adamdır. Tipik örneği Hollande'dir. Merkel'dir. Müslümanlık'la terörü birbirinden net olarak ayırdılar. Çünkü kendi ülkesinde bir grubu kışkırtmak doğru değil. Sayın Davutoğlu, dergiye yapılan saldıradan sonra Fransa'ya gitti. Nasıl yürüdü, onu eleştirmiyorum. O gitti geldi, arkadan CHP'yi suçlamaya başladı. Meydanlara çıkıyor, şunu söylüyor: CHP Hz. Peygambere hakaret eden karikatürleri savundu. Böyle bir alçak suçlamayla hiçbir zaman karşı karşıya kalmadım. Nasıl yapıyorsunuz siz bunu? İnsanda vicdan olur, dürüstlük olur. Alçak diyeceğim de, alçağın da bir yeri var. Devlet adamlığı bu mudur? Böyle bir şey olabilir mi? İnsanların yüreklerine kin tohuma ekmek devlet adamına yakışır mı? Gerçi Başbakan diyoruz, sanal başbakan.

Bizim en büyük özelliğimiz, bütün yurttaşlarım öğrensin. Mütedeyyin, muhafazakar, dindar kardeşlerim, hepiniz bilin: CHP hiçbir zaman hiçbir kutsalın karşısında olmamıştır. Bütün peygamberleri de 4 Kitap'ı da hak biliriz. Eskiden beri bizi suçluyorlar, dinimizi inancımızı sorguluyorsun? Sen kim oluyorsun, sana bu yetkiyi kim verdi? Bunlar karanlık dünyanın adamlarıdır. Müslümanlığa en büyük kötülüğü bunlar yapıyor. Biz söylerken, delille konuşuyoruz, belgeyle konuşuyoruz.

1- 3 Mart 2014: Muğla'da konuşuyor bunların genel başkanı. "Bizim rahmetimiz gazabımızı aşacak."

2- Efkan Ala, 14 Temmuz 2014: "Peygamber gurura kapıldı, biz gurura kapılmadık." Hala koltukta oturuyor. Yolsuzlukları kapatan birisi. Kendisini Peygamberden üstün görüyor. Davutoğlu, sevgili peygamberimize haraket eden kim? Ağzını açıp bir cümle kullandın mı?

3- AKP Düzce Milletvekili İbrahim Korkmaz, 2 Ocak 2015: "Hz. İbrahim benim, Hz. Muhammed benim kardeşim." Tepki gelince de ben şaka yapıyorum diyor. Ne zamandan beri peygamberler gırgır konusu oluyor? Davutoğlu bir şey diyemez. Onların inancı farklı, bize Müslümanlığı böyle öğretmediler.

4- Aydın İl Başkanı, İsmail Hakkı Eser, 14 Kasım 2009: "Genel Başkanımız ve Başbakanımız, bizim için adeta ikinci peygamber." Sevgili kardeşlerim, dindar kardeşlerim. Daha düne kadar oy verdiğiniz kardeşleriniz işte budur. Davutoğlu, yine bir şey demedi, abisi bir şey dedi mi, hayır. Dini siyasiye alet ediyorlar bunlar. İktidarda iman dahil, yapmayacakları bir şey yoktur. Herşeyi istismar ediyorlar.

5- AKP Düzce Milletvekili Arslan, 16 Ocaak 2014: "Allah'ın bütün vasıflarını üzerinde toplayan lider." Ne zamandan beri bir siyasi lider Allah'ın bütün vasıflarını üzerinde toplamaya başladı. Sözde bu ülkede Diyanet İşleri Başkanlığı var. Nasıl oluyor bunlar? Hiçbir CHP'li, yurttaş, böyle bir cümle kullanamaz. Ama bunlar siyaset için kullanıyor. Din siyasetin aracı olabilir mi?

6- AKP Kırklareli İl Başkanı, 9 Ekim 2014: Sevgili Peygamberimize kimlik çıkarıyor, çocuklarını ismi arasına da Tayyip koyuyor. Davutoğlu bir şey dedi mi, abisi bir şey dedi mi? Çünkü iktidarda kalmak için herşeyi istismar ederler. Bunları iyi tanıyın.

7- Egemen Bağış, 19 Mart 2014: "Bu Bakara iyi Makar, Google'a gir, atıyorum, Kuran'da bilmem ne diye ara, bir tane salla gitsin." Kuranla nasıl alay edersin sen? Koltuğun altında tutuyor bir de. Utanmadan CHP'yi suçluyor. Ama öyle bir noktaya getiriyorlar ki, bütün yalanlarını konuşmak zorunda kalıyoruz. Davutoğlu'na söylüyorum, sen temiz bir ibadethane mi görmek istiyorsun? CHP'li belediyelerin oraya git, orada göreceksin.

Bunu yapan insanların uzaktan yakından Müslümanlıkla alakası yoktur. Din tüccarı ayrı, dindar ayrı. İkisini ayırıyorum. Sevgili Peygamberimizini bir sözü ile bitireyim: "Sizden öncekiler, aralarında şerefli ve itibarlı biri hırsızlık yaptığı zaman onu bıraktıkları, zayıf biri hırsızlık yaptığında ise elini kestikleri için helak oldular." Zaman