Kılıçdaroğlu, partisinin
Zeytinburnu İlçe Teşkilatınca
Hükümet Konağı Meydanı'nda düzenlenen ''
İsrail Kalkanına
Hayır'' konulu
imza kampanyasını başlattı.
Kılıçdaroğlu, burada yaptığı konuşmada,
Türkiye'yi sevdiklerini,
ülkenin çıkarlarını her şeyin üstünde tuttuklarını söyledi.
''Nasıl
apartman komşumuzla dost ve beraber olmak, onların acılarını ve sevinçlerini paylaşmak istiyorsak,
Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları olarak bütün komşularımızla yine dost, yine kardeş ülke olarak birlikte yaşamak istiyoruz. Birilerine düşman, birilerine dost olmak istemiyoruz'' diyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Yurtta da dünyada da barış istiyoruz. İstediğimiz şu; bu ülkede, bu coğrafyada, bu bölgede, barış, huzur içinde kardeşçe yaşamak istiyoruz. Ne birilerine kalkan, ne birileri için
silah bulundurmak istiyoruz. İstediğimiz, barışı bu bölgede
egemen kılmaktır. Hiçbir zaman egemen güçlerin taşeronu, sopası, ağzı, dili, kulağı olmak istemiyoruz. Kendi coğrafyamızda Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının sözü, kulağı ve dili olmak istiyoruz.
Halka yalan söyleyen bir siyasal
iktidar istemiyoruz. Halka yalan söylüyorlar, kandırıyorlar. Bizi İsrail'in avukatı olmakla suçladılar. Şimdi onlara soruyorum; mayınlı arazileri 44 yıllığına, üstelik ihalesiz kime vermek istediniz?''
Bu duruma karşı çıktıklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, konuyu
Anayasa Mahkemesine götürdüklerini dile getirdi.
-''BİZ YURTTAŞLARIN AVUKATIYIZ''-
Her yerde, her ortamda Türkiye Cumhuriyeti'nin çıkarlarını koruyacaklarına söz verdiklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Kimse
CHP'yi birilerinin avukatı olarak suçlayamaz. Biz CHP olarak Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının avukatıyız'' dedi.
AK Parti Hükümeti'nin ülke yönetimini sıfır terörle devraldığını savunan Kılıçdaroğlu, ''Geldikleri noktaya bakın. Halka yalan söylediler. Onları halka şikayet ediyorum. Başka ne söyleyebilirim ki ben? Çünkü çözümün adresi halktır. Gücümüzü halktan alacağız. Halka güveniyoruz, inanıyoruz. Halkın da bize güvenmesini, inanmasını istiyoruz. Onlara söz verdik, hiçbir yerde, hiçbir ortamda halka yalan söylemeyeceğiz'' diye konuştu.
Vatandaşlardan dik ve onurlu durmalarını isteyen Kılıçdaroğlu, ''Bir kişi bile kalsa mücadelemizi sürdüreceğiz. Pes etmeyin, korkmayın, sakın ola ki 'Daha da üstümüze gelirler' diye düşünmeyin. Bedel öd
emek varsa, o bedeli en başta ben ödeyeceğim'' dedi.
Medyanın susturulduğunu ve otosansür uygulandığını öne süren Kılıçdaroğlu, bedel ödenmeden aydınlığın yakalanamayacağını, gerekirse bedelin ödeneceğini belirtti.
-ZEYTİNBURNU'NDAKİ YIKIM-
Zeytinburnu'ndaki
yıkım konusunda bir vatandaşın, ''Hukuk dışı bir işlem var'' diye seslenmesi üzerine Kılıçdaroğlu, ''Hukuk dışı bir işlemin olduğunu biliyorum.
Yargı kararına rağmen de yıktıklarını biliyorum. CHP'nin Zeytinburnu ve
İstanbul örgütü sizin yanınızda olacak. Siz çalışıyorsunuz, alın teri döküyorsunuz, emek harcıyorsunuz. Bize düşen bir görev var sizi desteklemek'' şeklinde konuştu.
İmza kampanyasına Kılıçdaroğlu'nun yanı sıra CHP Genel Başkan Yardımcısı
Gürsel Tekin ile CHP İstanbul Milletvekilleri
Aydın Ayaydın ve
Süleyman Çelebi de katıldı.
Bu arada Kılıçdaroğlu, kalabalık nedeniyle kampanya için imza atamadan meydandan ayrıldı.