CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Varan-3 adı altında AK Parti’nin memur atamasında yaptığı kayırmacılığı açıkladıklarını belirterek,"Hiçbir sınava girmeden doğrudan doğruya devlet memuru olarak atanıyorlar. 77 milyon yurttaşıma sesleniyorum; kendi çocuğun işsizse, yıllardır atama bekliyorsa, sen hala ‘bir gün benim çocuğum atanacak’ diye bekliyorsan atama bekleyen öğretmenler gibi, onların çocukları sınavlara dahi girmeden atandılar. Senin çocuğun ise sınava girdiği halde atanmayı bekliyor. Bu bir adalettir diyorsan adresin belli; Adalet ve Kalkınma Partisi. Burada büyük bir adaletsizlik var diyorsan adresin yine belli; Cumhuriyet Halk Partisi.” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM’de partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu, grup kürsüsünden eski dört bakanın aldığı iddia edilen rüşvet ve yolsuzluk paralarının miktarlarından söz ederken eski bakanlardan Zafer Çağlayan’ın kol saatinden sonra dosyada geçen piyanodan bahsederek, “Herhalde piyanoyu büyük bir ihtimalle Komisyon Başkanı Sayın Köylü’ye armağan etmiştir. Komisyon Başkanı’na da o kadar da düşsün yani. Büyük emek harcadı bunları beraat ettirmek için. Ona da bir piyano versin, ne olacak?” dedi.
“BU KARARI VERENLERDE EMİN OLUN AHLAKIN KIRINTISI YOK”
Uzman bilirkişiden eski bakanların geliri ile mal varlığı arasında uyumsuzluğun olup olmadığının araştırılmasını isteyen Soruşturma Komisyon Başkanı Köylü olmasına karşın komisyonun AK Partili üyelerinin suç oluştuğuna dair kanaatlerin oluşmamasına tepki gösteren Kılıçdaroğlu, “22 Aralık’ta büyük bir olasılıkla üç kişiyi Yüce Divan’a göndereceklerdi. Araya birileri giriyor. Toplantı erteleniyor. Sonra, ‘efendim, burada suç unsuru yok’. Bu kararı verenlerde ahlak var mı? Emin olun ahlakın kırıntısı yok. Din-iman var mı? Samimi söylüyorum din-iman da yok. Vicdan var mı? Vicdan da yok.” diye konuştu. Açıkça hırsızlık yapıldığını ifade eden Kılıçdaroğlu, dosyayı Meclis televizyonun yayın yapmadığı bir güne denk getirmek isteyeceklerini söyledi. Kılıçdaroğlu, “Biz sonuna kadar bu davayı sürdüreceğiz. Bu bizim namus görevimizdir. Bu millete verdiğimiz sözdür. Tüyü bitmemiş yetimin hakkı için yapacağız bunu.” diye konuştu.
“DÜNYA, TERÖR KONUSUNDA BİLGİ BİRLİĞİ YAPMAK ZORUNDA”
Paris’te mizah dergisine yapılan saldırıyı değerlendiren Kılıçdaroğlu, bütün dünyanın düşüncenin özgürce ifade edilebileceğini ortaya koyduğunu söyledi. İslam’la terör arasında mesafe konduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, “Başta Hollande ve Merkel olmak üzere böyle bir mesafe koyduğu için ve Müslümanlığı koruduğu için, terörle İslamiyet’in bir araya gelemeyeceğini açık yüreklilikle ifade ettiği için onlara teşekkürlerimizi sunuyoruz. Terörle mücadele konusu artık bir ülkenin içişi değildir. Terörle mücadele uluslararası boyuta bakmak gerekiyor. Dünya, terör konusunda bilgi birliği yapmak
zorundadır.” diye konuştu.
İSLAM DÜNYASINA ÇAĞRI: LÜTFEN, LAİKLİĞİ BENİMSEYİN
Terörün İslam dünyasında laikliğin ne kadar önemli olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “Bütün İslam dünyasına sesleniyorum; Lütfen laikliği benimseyin. Laiklik inançların güvencesidir. Düne kadar laikliği dinsizlik olarak tanımlıyorlardı. Laiklik, inançların güvencesidir. İnsanların inançların siyasetin müdahale etmemesi demektir.” dedi. Laikliğin terörün panzehiri olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, İslam’ı barış olarak aldıklarını anlattı.
“YANLIŞ SURİYE POLİTİKASI KONUSUNDA UYARDIK, BİZİ DİNLEMEDİLER”
Eline silah alıp masum insanları öldürmenin İslam olmadığını kaydeden Kılıçdaroğlu, terörün sadece Paris’te olmadığını vurguladı. Nijerya’da iki bin kişinin din adına katledildiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, Lübnan’da, Yemen’de, Sultanahmet’te katliamların yaşandığını söyledi. “Yanlış bir Suriye politikası ile o radikal grupların gelip Türkiye’ye komşu olduğunu gördük. Hükümeti uyardık. Defalarca uyardık. ‘Yapmayın, etmeyin, böyle politika izlemeyin’ dedik. ‘İzlerseniz, terör örgütleri sizlere komşu olur’ dedik. Her seferinde bizi ‘efendim, siz zaten Baas’çısınız’ dediler.” ifadelerini kullandı. Biz sizi uyardık diyen Kılıçdaroğlu, AK Parti iktidarların kendilerini dinlemediklerini söyledi.
“ADAM OLSALAR ÖZÜR DİLERLER AMA ADAM DEĞİLLER”
İslam coğrafyasının kan akıtan bir coğrafya hale geldiğini söyleyen Kılıçadaroğlu, “Biz uyarıyoruz, onlar bizi sorumlu tutuyorlar. Çıkıp özür dileyecekler mi bizden? Adam olsalar özür dilerler. Ama adam değiller.” dedi. Türkiye’nin Ortadoğu’da yalnızlaştığını kaydeden Kılıçdaroğlu, “Defalarca söylemek, dış politikanın milli olması lazım. İktidar ve muhalefetin aynı politikanın arkasında durması lazım. ‘Biz büyük ülkeyiz’ evet büyük ülkeyiz. Ama küçüklerin oyuncağı olan bir ülke değiliz.” diye konuştu.
HALKIN KAFASINDAKİ SORU: NE OLACAK MEMLEKETİN HALİ?
Türkiye’nin Kaddafi’ye ihanet ettiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, kimsenin itibar etmediği bir ülke konuma getirildiğini belirtti. Türkiye’nin iyi yönetilemediğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Halkın kafasında şu soru var: ne olacak memleketin hali? Bu soruyu soruyorsan, yurttaş olarak görevini yerine getiriyorsun demektir. Bu soruyu soruyorsan Cumhuriyet Halk Partisi'ne iktidarın kapısını araladın demektir. Bu soruyu soruyorsan beraber olacağız demektir.” şeklinde konuştu.
“SINAVSIZ ATAMALARDA ADALET VAR DİYORSAN ADRESİN; AK PARTİ”
Dış politikanın yanı sıra iç politikada da iktidarın başarısız olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, Varan-3 adı altında AK Parti’nin memur atamasında yaptığı kayırmacılığı açıkladıklarını anlattı. Kılıçdaroğlu, “Hiçbir sınava girmeden doğrudan doğruya devlet memuru olarak atanıyorlar. 77 milyon yurttaşıma sesleniyorum; kendi çocuğun işsizse, yıllardır atama bekliyorsa, sen hala ‘bir gün benim çocuğum atanacak’ diye bekliyorsan atama bekleyen öğretmenler gibi, onların çocukları sınavlara dahi girmeden atandılar. Senin çocuğun ise sınava girdiği halde atanmayı bekliyor. Bu bir adalettir diyorsan adresin belli; Adalet ve Kalkınma Partisi. Burada büyük bir adaletsizlik var diyorsan adresin yine belli; Cumhuriyet Halk Partisi.” dedi.
“HAVUZ MEDYASINDAN BEKLEDİM ‘SORUMLUSU CHP’ DİYE HABER YAPARLAR DİYE”
Duble yollardan da söz eden Kılıçdaroğlu, duble yolların yüzde 80’nın iki-üç yıl dayanan asfalttan yapılmasından söz ederek “Bir kar yağdı istanbul–İzmir karayolu 1 saat değil, 10 saat değil, 20 saat değil, tam 47 saat ulaşıma kapandı. 47 saat. Yav, Sibirya mı burası? Ben havuz medyasından bekledim ‘sorumlusu CHP’ diye mutlaka bir haber atarlar diye. 21. yüzyılda Türkiye’nin en işlek yolunun trafiğe kapanmasını eleştiren Kılıçdaroğlu, Hüseyin Çelik’in kar tatili verilmesine gösterdiği tepki için de “Bunlar birbirini yiyorlar” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasıyla ilgili şöyle konuştu: “Savcılığın düzenlediği ve soruşturma komisyonuna gönderdiği rapor. Zafer Çağlayan ilk rüşveti aldığı tarih 19 Mart 2012. Aldığı rüşvetleri okuyorum; 6 milyon 766 bin 750 dolar, 3 milyon 465 bin TL, 300 bin İsviçre Frangı, hani şu kol saati vardı ya... Muammer Güler ilk rüşveti aldığı tarih 13 Nisan 2013. Son rüşveti aldığı tarih 25 Ekim 2013. 15 ayrı tarihte 6 milyon 185 bin dolar rüşvet almış. Egemen Bağış, ilk rüşveti aldığı tarih 19 Nisan 2013. Toplam çikolata kutusunda 1,5 milyon dolar götürmüş. Diyorlar ki bunların delili yok; fotoğraf var, para var, para kasaları var, aldıkları paralarla satın aldıkları gayrimenkuller var, banka hesapları var, hepsi var. Daha ne olsun.”
(CİHAN)