Kılıçdaroğlu'nun, yerel
seçimlerde yolsuzluk iddiasıyla suçladığı ve “Sayın
Başbakan tanıyor musun” dediği
Ekrem Tosun,
CHP liderinden 5 bin TL tazminat kazandı.
CHP lideri
Kemal Kılıçdaroğlu'nun 2009
yerel seçimleri öncesi miting meydanlarından Başbakan Erdoğan'a ‘Ekrem Tosun'u tanıyor musun?' diye sorduğu Serbest
Mali Müşavir Tosun, Kılıçdaroğlu'na açtığı hukuk savaşını kazandı ve 5 bin TL tazminat ödemeye mahkum etti.
2009 Yerel seçimlerine bir ay kala CHP
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olan CHP lideri Kılıçdaroğlu, tüm seçim kampanyasını Ekrem Tosun üzerine kurmuş ve Tosun'un Başbakan Erdoğan'ın çocuklarının da ortağı olduğu bir
altın şirketinin mali
müşaviri olduğunu iddia etmişti. Başbakan Erdoğan'a miting alanlarından ‘Ekrem Tosun'u tanıyor musun?' diye günlerce seslenmiş medyada bu konuyu manşetlerine taşımıştı. Kılıçdaroğlu'nun yerel seçim
propaganda aracı olarak kullandığı Tosun, Kılıçdaroğlu hakkında İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 26
Şubat 2009 tarihinde açtığı tazminat
davasısını iki yıl süren mücadelenin sonunda kazandı. Mahkeme Kılıçdaroğlu'nun 5 bin TL tazminat ödemesine karar verdi.
DAVA İADE-İ İTİBAR AÇISINDAN ÖNEMLİ
Ekrem Tosun, konuya dair Kılıçdaroğlu'na açık
mektup yazarak, “Kişiler üzerinden
siyaset yapmayın. Haksız, kanıtsız iddialarla kişisel hayatları rencide etmeyin, onurlarını kırmayın” dedi. Mektubunda ismi üzerinden günlerce siyaset yapıldığını hatırlatan Tosun, şunları yazdı: “Yazılı ve görsel medyada, beni ve ailemi rencide eder nitelikte işlenmiş,
toplum önünde hak etmediğimiz bir muameleye maruz bıraktınız. Kazandığım bu tazminatın maddi değerinin bir önemi yok. Ancak haklılığımın ispatı, isnatsız suçlamaların geçersizliğinin kanıtı açısından benim için değeri büyük.”
Seçim sürecinin sloganı yapmıştı
• Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olduğu dönemde Ekrem Tosun'un Başbakan Erdoğan'ın çocuklarının da ortağı olduğu bir şirketin mali müşaviri olduğunu ileri sürmüştü. Medyanın da katıldığı kampanyaa karşı Ekrem Tosun, o günlerde şu açıklamayı yapmıştı: “Mali Müşavirliğini yürüttüğüm şirketlerden birisi,
Bilal Erdoğan, Sema Erdoğan, Atasay
Kamer, Simay Kamer ve Çiğdem Kamer'in ortak olduğu Atagold'dur. Şirket yıllık
genel kurul toplantılarında temsille sınırlı olmak kaydıyla, kendilerinin yurtdışında yaşıyor olmalarından dolayı Sayın Bilal Erdoğan ve Sema Erdoğan adına oy kullanmaktayım. Kanunlar nezdinde hiçbir sorunu olmayan bu durumu Sayın Kılıçdaroğlu suçmuş gibi göstermeye çalışmaktadır.”