Bahçeli’nin stratejisi...
MHP, son iki yıldır sürdürdüğü “merkez partisi olma çabalarını” yeni muhalefet anlayışı ile sonuca ulaştırmak istiyor.
AK Parti’den oy alacak tek partinin kendileri olacağını düşünüyorlar ve
hesaplarını buna göre yapıyorlar.
İzleyecekleri siyasetle AK Parti’nin ikinci dönem
iktidarında zayıflamasını ve kendilerinin güçlenmesi üzerine oyun planı kuruyorlar. Adeta 22 Temmuz’da sayacı sıfırladılar. Başlangıç noktasında AK Parti için yüzde 46.5, MHP için yüzde 14 yazıyordu.
Meclis’e girmeleri AK Parti’nin kullanacağı siyasi kozları, mağduriyet kartlarını elinden almayı amaçlıyordu.
Aksi bir sonuç AK Parti’de aşınma, MHP’de yükselme oluşturamazdı. Dr. Bahçeli,
Başbakan Erdoğan’ın “Gül’ün
Köşk’e çıkmasını arzu etmediği” görüşündeydi. Gelinen noktada Erdoğan’ın buna mecbur kaldığını düşünüyorlar. İki güçlü siyasi figürün Köşk-
Başbakanlık zemininde zaman zaman karşı karşıya geleceklerini ve bunun AK Parti’nin gücünü aşındıracağını hesap ediyorlar.
AK Parti’yle hassas, Erdoğan’la mesafeli ilişkilerini, DTP ile de çok dikkatli bir noktada sürdürmek isteyeceklerdir. Böylece “büyük merkez sağ pastasından” MHP’ye ilk seçimlerde alabilecekleri kadar büyük bir dilimi kazandırmak niyetindeler. Dolayısıyla Meclis’teki görüntü ilerleyen günlerde kendisini tekrar edecektir.
Yeri geldiğinde AK Parti’ye karşı en sert muhalefeti yine MHP’nin yapacağını göreceğiz. Çünkü meşruiyet sorunu çıkarmadan, yasama görevini yerine getirirken, toplumun ihtiyacı olan güçlü ve etkili muhalefet zorunluluğunu gerçekleştirmeden iktidar olunamaz. MHP’liler bunu yapacaklardır.