TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, BDP
Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan'ın, ''Kurulduğu yıllardan bu yana
Cumhuriyetin
muhalif olduğu, dışladığı iki kesim var; biri İslamcılar biri
Kürtler'' sözleri tartışmaya yol açtı.
Aydoğan,
Diyanet İşleri Başkanlığı,
TİKA ve
Yurtdışı Türkler ve
Akraba Topluluklar Başkanlığının
bütçeleri üzerinde yaptığı konuşmada, ''Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana
Türkiye'de asimilasyona tabi tutulan bir Kürt halkı gerçekliği olduğunu'' iddia etti.
''Kendilerini kimlikleriyle ifade edememe problemleri var'' diyen Aydoğan, ''Kurulduğu yıllardan bu yana Cumhuriyet'in muhalif olduğu, dışladığı iki kesim var; biri İslamcılar biri
Kürtler'' dedi.
Bu sözler üzerinde ayağa kalkan
CHP İstanbul Milletvekili Ferit
Mevlüt Aslanoğlu, Aydoğan'a, ''Cumhuriyet'e bu lafı edemezsiniz'' diye bağırdı. Aydoğan da '' Öyle efendim. Doğrusu bu. Okuyun öğrenin'' karşılığını verdi. Bu sözler üzerine Aydoğan'ın bulunduğu yere doğru yönelen Aslanoğlu, ''Vatandaş olarak kimliğine saygı duyarım ama Cumhuriyet'e laf söyletmem'' dedi.
Sözlerini sürdüren Aydoğan, gelişmiş ülkelerin hiçbirinde devletin resmi dini olmadığını ileri sürerek, ''Türkiye çok inançlı bir toplumdan geliyor.
Sünnilik resmi din ve mezhep olarak kabul edildi, bunun dışındaki inançlar dışlandı. Türkiye'de 20 milyon civarında
Alevi kesimi var'' diye konuştu.
Aydoğan'ın konuşmasının ardından tekrar söz alan Aslanoğlu, Baş
bakan Yardımcısı Bekir
Bozdağ'a, ''Burada Cumhuriyet'e laf atılıyor siz sessiz kalıyorsunuz. Türkiye Cumhuriyeti'nin bir bakanı olarak yazıklar olsun. Cumhuriyet kimseyi asimile etmez. Burada varsanız Cumhuriyet sayesinde varsınız. Türkiye, laik ve demokratiktir. Kim gelirse gelsin buna kimse dokunamaz. Sayın Bakan; üzüntülerimi bildiriyorum'' diye seslendi.
Başbakan Yardımcısı Bozdağ da bu sözler üzerine, ''Burada tüm vekiller görüşlerini söyleyecekler. İnsanlar 'başkaları tepki gösterecek' diye görüşlerini söyleyemeyecekse, o zaman olmaz. O görüşleri tüm herkesin paylaştığı anlamına gelmez. Elbette karşı olanlar da görüşleri söyleyecekler yeri geldiği zaman. Biz usulü dairesinde cevaplarımızı vereceğiz. Kabul etmesek de sabırlarımızı zorlasak da burada onu dinlemek lazım geldiğini düşünüyorum'' açıklamasında bulundu.