İyimaya, "Milletimiz
Anayasa oylamasına bir siyası partin oylaması gibi bakmamakta. Milletimiz bu Anayasaya "
evet" diyecektir. Çünkü Milletin aklı siyasetin aklından daha büyük. Milletin aklı siyasetin aklından daha kıdemli ve ileridir." dedi.
Ankara'nın
Beypazarı ilçesinde
halk pazarını ziyaret eden İyimaya,
referandumla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Türkiye'de fert,
toplum ve yönetenler ilişkisinin yeniden kurulduğu yapılandırıldığı tarihi günler yaşandığını kaydeden İyimaya, vatandaşın Anayasa oylamasını bir
seçim olarak değil torunlarının geleceğinin oylaması olarak gördüğünü dile getirdi. İyimaya, "Türkiye'nin gelişmesi hak ve özgürlükler noktasında devletiyle, milletiyle toplumsal barışı iliklerine kadar hissetmiş durumundadır ve anayasa referandumun bu noktaya gelmenin yoludur diye düşünüyor." dedi.
1982 Anayasası'nın Türkiye'ye hiç uymadığına işaret eden İyimaya, "Dar geliyor diyemiyorum çünkü
elbise niteliği yoktu. Krizler doğuruyor, krizleri kaynağı idi. 1982'den bu güne bütün
siyasi partiler bu anayasaya karşı çıktı değiştirelim dediler 16 yakın değişiklik oldu. Ama 2010 değişiklikler Anayasa tarihi bakımından en önemli değişiklikler." diye konuştu. 12
Eylüldeki halk oylamasıyla yapının tamamen ortadan kalktığını milletin iktidarının ortaya çıktığını kaydeden İyimaya, "Onun için biz diyoruz ki Anayasa oylaması torunlarımızın geleceğinin oylaması. Milletimizin geleceğinin oylamasıdır. Siyasal partilerin Anayasa paketinin muhtevasıyla içeri ile ilgili hiç bir itirazı yok.Ben buna karşıyım diyen de yok. Bu yüzden ben muhalefetin bu anayasa oylamasında "
Hayır" kampanyası yürüttüklerini anlamış değilim. Evet kampanyası yürütselerdi milletti bir kutuplaştırma gayreti içerisinde olmazlardı, primse en iyi siyasal primi alırlardı." değerlendirmesini yaptı.
"BÜTÜN HAKİM VE SAVCILARIN HSYK SEÇİMLERİNDE SÖZ HAKKI OLACAK"
Değişiklik yapılan paketin temel karakterlerinden birisinin demokrasiye karşı uygulanan
vesayet bloklarını kaldırmak olduğunu vurgulayan İyimaya, şöyle konuştu: "Şu anki HSYK
Hakimlerin ve
Savcıların yüksek kurulu değil.
Danıştay ve
Yargıtay temsilcilerinin yüksek kurulu. Çünkü kurulu Danıştay ve Yargıtay temsilcileri seçiyor. Anayasamıza göre de HSYK tüm hakim ve savcılarımız tarafından seçilmediği için adına uygun bir kurul değil. HSYK 1982 Anayasasındaki yapılanması daha çok demokrasinin ve hukukun geliştirilmesi yönünde değil devlet ideolojisinin kökleştirilmesi ve geliştirilmesine yönelikti. Bunların acı örneklerini gördük."
Yeni yapıda bütün hakim ve savcıların HSYK seçimlerinde söz hakkı olacağını kaydeden İyimaya, "Katılımcı bir kurul olacak, çeşitlilik artacak. Hakim ve savcı olmayan hukukçulardan bilim kanadından da temsilci olacak.Bugünün tartışmalarını konjektürel olarak görüyorum.Bu gün Hsyk nın yapısına karşı çıkanlar dahi 6-7 ay sonra yanıldıklarını göreceklerdir.Çünkü hukukun üstünlüğünün ve demokrasinin o zaman net olarak kullanıyor olduğu görülecektir.Diyelimki bir savcıyı düzenlediği iddianameden alt derecede uygulanacak cezalar varken en üst ceza olan ihracın verilmesi devlet ideolojilerinin uygulanmasına yöneliktir. Düzenlenen bir iddianamede bana göre hiç ceza verilmemesi gerekirken en üst ceza olan ihracın verilmesi cezayı veren hakkim ve savcı arkadaşlarımızın da vicdanen rahat olmadığını düşünüyorum." diye konuştu.