Seçim tahminleriniz nasıldı?
- Doğrusu AKP’nin 300 civarında bir milletvekili çıkarabileceğini, bunun çok üzerine çıkmayacağını umut ediyordum.
CHP için de 25 civarında bir yüzdeyi umuyordum. Barajlı sistemde biz ve MHP aldığımız oyun altında bir temsil oranı elde ederken AKP aldığı oyun çok üstünde bir temsil olanağı elde etti.
AKP’nin oyunu artırarak tekrar iktidar olmasını nasıl yorumladınız?
- Bu şaşırtıcı değil; geçmişte de oldu. DP, AP ve
Özal’ın
ANAP’ında.
Sizce bunun ana nedeni ne?
-
Merkez sağ çözüldü. AKP de ‘merkez partisi’ olma iddiasında. Ama merkez olma iddiasıyla onun yerini tutmak, farklı şeyler. Hegamonik bir parti olarak AKP, onları manyetik çekim alanı içerisine aldı.
Başbakan sizi aradı, bu kadar katı bir seçim kampanyasının ardından nasıl karşıladınız bunu?
- Çok
doğal karşılıyorum. Geçen sefer ben aramıştım. Bu sefer ben aramazdım. Başbakan olarak elbette saygı gösteririm, kapımı çalarsa gerekli saygıyı görür. Ancak Başbakan’ın ‘bir siyasi kişilik olarak’ iç dünyamda artık eski yeri yok diyebilirim.
HALK PRATİK YAKLAŞTI
AKP’nin yükselişinde askerin tavrının rolü oldu mu?
- Şimdi o da tartışılıyor ancak benim bu konuda somut bir gözlemim yok. Merkez sağ tabanının karşısına sarsıcı söylemlerle çıktılar. Örneğin Gül’ün adaylığı çerçevesinde, ‘
Müslüman bir adayı seçtirmediler, engellediler’ söylemini, askere karşı da ‘
demokrasi hamaseti’ söylemini etkili şekilde kullandılar. Ben, ‘Bizim milletimiz askeri sever ama onun
siyasete müdahalesinden hoşlanmaz, din adamını sever ama onların siyasete müdahalesinden hoşlanmaz, siyasetçiyi çok sevmese de ondan vazgeçmez ama onun ticarete bulaşmasından çok hoşlanmaz’ diye düşünüyorum. Belki bu sonuncusu bu sefer pek olmadı, bu sefer daha pratik yaklaştı herhalde.
Hakkınızda istifa sesleri ve sert eleştiriler çıkmaya başladı...
- Doğrusu Hikmet’e hiç yakıştıramıyorum, ayıp ediyor. O bizim genel başkanlığımızı yapmış, NATO’da önemli görevler üstlenmiş uluslararası bir kişiliktir. 1995 birleşmesinde biz Sayın
Murat Karayalçın’la anlaşamayınca çıkış formülü olarak ismini ben gündeme getirdim. Genel Başkanlığı üstlenirken de kendisine, ‘Bak sen nakıs (eksik) bir genel başkan değilsin’ telkininde bulundum. Şimdi Sarıgül’ün yanında, oraya yakışmıyor.
Bir kurultay ihtiyacı duymuyor musunuz?
- Örgütümüz böyle bir ihtiyaç duymuyor. Tabii herkes üzüntü içinde. Ben seçimden sonra iki gün çıkmayınca
örgütümüz telaşlandı, panik yaptı, ‘Ya bizim genel başkanın kafası bozuldu yine’ diye düşündü. Hiç öyle bir şey yok. Tek bir örgüt üyesinden negatif
mesaj almadım, tam tersine, ‘Deli misin, istifa falan nere-den çıkıyor, böyle şey olmaz’ mesajlarını ilettiler.
Günay siyasi fantezi
Başbakan cumhurbaşkanı adayı olarak Ertuğrul Günay ismiyle gelirse ne yaparsınız?
- Günay, tam bir siyasi fantezi olur. Ama siyasi hayatın kendi realiteleri, siyaset yaptıkları bir taban var. Bu isim ‘onlara uygun olur, doğal karşılarlar’ diye bakmayacaktır.
Çankaya seçimi nasıl çözülecek?
- Biz aynı yerde duruyoruz, uzlaşmaya-diyaloğa yine hazırız. ‘Milli görüş militanı’ tanımlaması yaptım, buna içerlemişler. O nedenle ‘ideolojik çekirdek’ tanımlaması yapıyorum. Ancak bu sefer MHP ve DTP de var. MHP ne yapar, DTP AKP’nin ideolojik çekirdeğini yansıtan bir adaya vize verir mi bilemiyoruz. Bizim MHP ile ortak hareket etmemiz bile yetmiyor. Samimi bir uzlaşma arayışıyla gelirse sorun çıkarmayız. Geçmişten gerekli dersleri çıkarmışlardır herhalde, şimdilik öyle bir yaklaşım içinde gözüküyor.
AKŞAM