Bugün, siyasi partilerin Meclis'te grup toplantıları vardı.
TRT, her zaman olduğu gibi partilerin grup toplantılarının önemli kısmını canlı olarak yayınladı.
Ancak,
Selahattin Demirtaş, partisinin bugün
grup toplantısında TRT'ye tuhaf bir
eleştiri getirdi. BDP lideri, TRT'nin partilerin grup toplantısı konuşmalarını yayınlamadığını iddia etti.
Demirtaş, "TRT, grup toplantıları artık canlı yayınlamıyor.
Parlamento çalışmalarının önemli bir kısmı sansürlenmiş durumda" dedi. Oysa, Selahattin Demirtaş'ın iddiaları gerçeği yansıtmıyor. Demirtaş, bu sözleri söylerken TRT canlı olarak BDP liderinin grup toplantısındaki konuşmasını yayınlıyordu.
Öcalan'a
ev hapsi istedi
Partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada Öcalan için "İmralı'da ipotek altına alınan
Abdullah Öcalan değil;
Türkiye'nin özgürlüğe, barışa dair geleceğidir." diyen Demirtaş, hükümetten ev hapsini kısa vadede uygulamaya koymasını istedi.
Hafta sonu yapılmak istenen Gemlik yürüyüşüne atıfta bulunan Demirtaş, Gemlik'te ortaya çıkan tabloların 80 yıllık devlet politikasının trajik birer tekrarından ibaret olduğunu öne sürdü. İmralı'da rehin tutulan, ipotek altına alınan Abdullah Öcalan değil, Türkiye'nin demokrasisi, özgürlüğü, barışa ilişkin geleceği olduğunu ileri süren Demirtaş, engellenenin, önüne set çekilenin barış girişimi olduğunu iddia etti.
Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak'ın üzerine panzerin öldürme kastıyla hareket ettiğini öne süren Demirtaş, bu konuda ne bir
soruşturma, ne bir özür, ne de üzüntü ifade eden bir açıklama yapılmadığını kaydetti. Dünyanın en çok
teröristi olan ülkesinin Türkiye olduğunu söyleyen Demirtaş, ''Eğer gerçekten,
Allah korusun hepimiz terörist olsaydık, AKP iktidarda olamazdı. Bunların salladığı bu yalanlar gerçek olsaydı kimse evinden dışarı çıkamazdı." şeklinde konuştu.
Abdullah Öcalan'la ilgili ev hapsinin hemen uygulanmasını isteyen Demirtaş, "İmralı'da tutulan bir şahıs değildir; Türkiye'nin özgürlüğe, barışa dair geleceğidir. O nedenle hükümet ev hapsini kısa vadede hemen uygulamaya koymalıdır. Yıllarca 'gidip İmralı'da görüşme yapın' dedik, hakaretler ettiniz. Bunu söylerken bile görüştünüz; iyi de yaptınız. Görüştüğünüz yıllarda akan kanı durdurdunuz, ateşkesi sağladınız. Fena mı oldu? Kim bilir kaç bin insanın canı kurtuldu."
Türkiye,
İran ve İsrail'in, bölgenin yeniden dizayn edilmesi sürecinde üç önemli aktör olduğunu dile getiren Demirtaş, bu devletlerin
Kürt halkı gerçekliğini doğru okuyamadıklarını savundu.