Baydemir, önceki gün Van'a gittiğini, bu yüzden karşılamaya gelemediği için üzgün olduğunu belirtti.
Diyarbakır'da gazetecilere demokratik açılımla ilgili değerlendirmelerde bulunan Bakan
Eker de, "Bu mesele
oyuncak değil, sistemin hatalarını
tamir ediyoruz." dedi. Eker,
toplumun her kesimini sürece katkı vermeye çağırdı.
Tarım Bakanı
Mehdi Eker, demokratik
açılımın karşılığının alınmaya başladığını söyledi. Sokaktaki vatandaşın bakışının dahi değiştiğini ifade eden Eker, "Toplumun tavrı bizi cesaretlendirdi.
Sokağa indiğimde gelinen sürecin bakışlara ve konuşmalara dahi yansımış olduğunu görüyorum. Atılan adımlar toplumda umut dalgası oluşturdu." dedi. Diyarbakır'dan kendisini Baş
bakan Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür etmesi yönünde arayanların olduğunu ifade eden Eker, birçok kişinin de
Başbakan'ın konuşma metnini istediğini bildirdi. "Bu mesele oyuncak değil, sistemin hatalarını tamir ediyoruz." diyen Bakan Eker, her kesimi sürece katkı sağlamaya davet etti.
Kürt sorununun aynı zamanda Türk'ün ve
Türkiye'nin de sorunu olduğuna dikkat çeken Bakan Eker'e göre tüm kesimlerin barışa ihtiyacı var.
Kurtlu su içilen köye 'Bayındır', çeşmeden su fışkıran köye 'Kurudere' ismi verilmiş
Diyarbakır'da bir grup gazeteciye hükümetin demokratik açılımı konusunda değerlendirmede bulunan Bakan Eker, Türkiye'ye daha fazla acı çektirmek istemediklerini söyledi. Bazı vatandaşları kazanırken bazılarını küstürmek gayreti içerisinde olmadıklarına dikkat çekti. Bölgedeki yer isimlerinin değiştirilmesi konusuna da değinen Bakan Eker, 300-500 yıl önce
Türkmenler tarafından konulan isimlerin dahi değişime uğradığını kaydetti. Kendisinin doğduğu Tepe beldesine birkaç kilometre mesafede Arapkendi ve Sadi isimli iki köy bulunduğunu dile getiren Eker, "Arapkendi
Türkçe bir isim. Azericede kendi köy demek. İsmi sonrasında Bayındır olmuş. Oysa köyde su yok." dedi. 1915 öncesine kadar Ermenilerin yaşadığı Sadi'ye ise Kurudere isminin verildiğine dikkat çeken Eker, burada ise çeşmelerden bol miktarda su fışkırdığını ifade etti. Eker, "İnsanların yaşadığı yerle bağlantısını koparmak kolay değil. Duygusal bir bağ oluşmuş. Mesele sadece coğrafi değil." diye konuştu.
Diyarbakır hem
Alparslan'a hem de Osmanlı'ya
destek verdi
İnsanların gönlünü kazanmaya ve kopan bağları tamir etmeye çalıştıklarını aktaran Bakan Eker,
Ermenice olan Malazgirt'in ismini Alparslan'ın değiştirmediğini ve bin yıldır muhafaza edildiğini kaydetti. Türk ve
Kürtlerin Alparslan'dan beri birlikte yaşadığını belirten Eker, "Bu şehirde yaşayanlar hem Alparslan'a destek verdi hem de Şah İsmail'e karşı Osmanlı'nın yanında yer aldı. Sorun yakın geçmişteki hataların ürünü." dedi.
Bakan
Kürtçe türkü eşliğinde
halay çekti,
vekil türkü söyledi
sivil toplum örgütleriyle yaptığı
iftarın ardından
Gazi Köşkü'nde çay molası verdi. Bakan Eker, Kürtçe ve Türkçe müzikler eşliğinde vatandaşlarla halay çekti. Ardından da Ankara'dan gelen konuklarıyla misket oynadı.
AK Parti Diyarbakır
Milletvekili Kutbettin Arzu da gecede Kürtçe türkü söyledi.
'Kopan bağları onarıyoruz'
Tarım Bakanı
Mehdi Eker, Diyarbakır'da sivil toplum temsilcilerine iftar verdi. "Sistemin hatalarını tamir ediyoruz. Artık yanlışlar anlaşılıyor" diyen Eker, yeni kırgınlıklar peşinde olmadıklarını belirtti
Diyarbakır Bağlar Cezaevi'nin taşınacağını duyuran Tarım Bakanı Mehdi Eker, dün de Kürt açılımı konusunda önemli mesajlar verdi. "Bu mesele oyuncak değil. Sistemin hatalarını tamir ediyoruz" diyen Bakan Eker, "
Kürt sorunu hem Kürtlerin hem Türklerin sorunudur" diye konuştu. Bakan Eker, Kürt sorununun çözümüne yönelik atılan adımlarla ilgili şu açıklamalarda bulundu:
TÜRK'ÜN DE KÜRDÜN DE SORUNU: Kürt sorunu hem Türk'ün hem Kürdün yani Türkiye'nin sorunu. Tüm kesimlerin barışa ihtiyacı var. Bunun bedeli de ödeniyor zaten. Birçok kişi iş istiyor. Daha önceki
teşvik yasası sonrasında Adıyaman'a yatırımcı gelirken, Diyarbakır'a gelen sayısı çok az. Bu sorunun bedelini Kürtler sefalet ve eğitimsizlikle ödüyor.
SEZEN AKSU DA HİLMİ ÖZKÖK DE ŞİKÂYETÇİ: Bu barışa herkesin ihtiyacı var, Sezen
Aksu,
Yaşar Kemal, eski
Genelkurmay Başkanı (
Hilmi Özkök) ve eski
MİT Müsteşarı da şikâyetçi. Söyleyecek sözü olan herkesle görüşülüyor.
DİYARBAKIR MÜLTECİ KAMPI OLDU: Askeri darbelerle daha fazla
baskı yapılmış. Bölgede köyler boşaltıldı. Bu tarih hazinesi Diyarbakır kenti bir mülteci kampına dönüştü. Bugün yapılan hataları, kopan bağları tamir ediyoruz. Sorun tarihten değil, yakın geçmişteki hatalardan kaynaklanıyor. Alparslan, Ermenice olan Malazgirt'in ismini değiştirmemiş.
YAKIN GEÇMİŞİN ÜRÜNÜ: İnsanların gönlünü kazanmak için kopan bağları tamir etmeye çalışıyoruz. Sistemde aidiyet bağlarını zayıflatan uygulamalara gidildi. Sadece bölgede, değil
Karadeniz ve Orta Anadolu'daki isimler de değişti.
ASİMİLASYON VAR DİYEMEM
TÜRKMEN İSİMLERİ DAHİ DEĞİŞİME UĞRADI: 300-500 yıl önce Türkmenler tarafından konulan isimler dahi değişime uğradı. Doğduğum Tepe beldesinin yakınlarında Arapkendi ve Sadi isimli iki köy bulunuyordu. Arapkendi Türkçe bir isim. Azericede 'kendi' 'köy' demek. Susuz bu köyün adı Bayındır olmuş. 1915 öncesine kadar Ermenilerin yaşadığı, gürül gürül suların aktığı Sadi köyüne Kurudere ismi verilmiş.
İNSANLARIN DİLİ YASAKLANDI: Kürtçe konuşmak,
şarkı dinlemek yasaktı.
Erivan, Tebriz,
Bağdat radyolarındaki Kürtçe yayınları dinlerdik. Kürtlere bilinçli asimilasyon olduğunu söyleyemem. Karadeniz'deki köylerin de adı değişti. Artık yanlışlar tartışılıyor.
YENİ KIRGINLIK İSTEMİYORUZ: Anayasa'da 'Türkiye vatandaşlığı' kavramı için mutabakatın sağlanması gerekir. Bazı vatandaşları kazanırken bazılarını kaybetme niyetinde değiliz. Yeni kırgınlıkların peşinde değiliz.
ÖNCE KÜRT DİLİ ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ KURULMALI: Üniversitelerde Kürtçe bölüm açılması konusunda adımlar atılıyor. Bana kalırsa öncelikle Kürt Dili ve Eğitimi
Araştırma Enstitüsü kurulması gerekiyor.
Dili bilenlerin yetiştirilmesi lazım.
ZAMAN - SABAH