Eğitim-Bir-Sen tarafından Hasan Sağlam Öğretmenevinde düzenlenen
iftar yemeğine katılan Sağlam, burada yaptığı konuşmada, ''YÖK'ün yeniden yapılandırılması gerektiğini'' söyledi.
İhsan Doğramacı ve kendisinin
YÖK başkanı oldukları dönemlerde üniversitelerde ''başörtülü'' gençlerin okuduğunu, ancak daha sonra değişik bir ''havaya'' gelindiğini kaydederek şöyle devam etti:
''İzin veren rektörler hakkında soruşturmalar açıldı, bugüne geldik. Bu bir yanlış
yönetim üslubudur, düzeltilmesi gerekir. Bana sorarsınız bu durum, YÖK'ün yeniden yapılandırılmasından geçer. YÖK'ün aldığı kararları düzeltmek için, bu kararları aldıran üyelerin, mutlaka yeni üyeliklerle değiştirilmesi, YÖK'ün yeniden yapılandırılması gerekir.''
''
Üniversite hocalarının aralarında seçtiği rektörlerle idare edilen üniversitelerin dünyada artık olmadığı'' görüşünü belirten Sağlam, şöyle konuştu:
''
Türkiye'de yüksek
öğretimde en önemli sorunlardan biri yönetim sorunudur.
Amerika,
Kanada,
İngiltere gibi ülkelerde, başlangıçtan beri rektörler üniversite mütevelli heyetleri tarafından seçilirler. Türkiye'de bu
sistem Ortadoğu ve
Boğaziçi üniversitelerinde uygulandı, başarılı oldu. Yüksek Öğretim Kurulunu 24 kişilik milli bir mütevelli heyeti haline getirmek, liyakat esasına dayanan yöneticileri seçmekle ancak Türkiye yüksek öğretimi ayağa kalkar. Çünkü dünyada iki sistem var; biri
Avrupa'nın, belli ölçülere göre seçimle gelen üniversite yöneticileri, diğeri ise Amerika'daki atamayla gelen yöneticiler. İki sitemi kıyasladığınız zaman, atamayla gelen üniversitelerin akademik hürriyet bakımından daha özerk olduğunu görüyorsunuz. Avrupa üniversitelerine göre fersah fersah ilerde olduklarını görüyorsunuz. Öyleyse bizim için önemli olan, hangi sistem daha iyi üniversite yöneticisi yetiştiriyorsa o sistemi benimsemektir. Çağdaş dünyaya baktığınızda, Avrupa sitemi,
Amerikan sistemine doğru kaymaktadır.''
AA