Teke Tek programında Gazete
Habertürk Genel Yayın Yönetmeni
Fatih Altaylı'nın konuğu olan
Türkiye Partisi Genel Başkanı
Abdüllatif Şener, hükümetle ilgili ağır suçlamalarda bulundu.
Şener, "Baş
bakan çok değişti. Hem
siyasette, hem
Başbakan'ın kimliğinde değişen şeyler var. Demokrasi yerlerde sürünüyor. Başbakan,
demokrasi kavramını içselleştirememiş" iddiasında bulundu.
İktidarın korkunç şekilde oy kaybettiğini ve Başbakan'ın yerleştikçe anti demokratikleştiğini öne süren Şener, "Sayın Başbakan'ın doğru bir tek söze tahammülü yok. Türkiye'nin içinde bulunduğu tablonun özeti budur" diye konuştu. Şener, milletvekilliği döneminde Başbakan Erdoğan'ın
Anavatan Partisi muhalefetini susturmak için hazine yardımına
oy oranı şartı getirdiğini belirterek, "Demokratik hiçbir ülkede parti,
Meclis çoğunluğuna dayanarak muhalefeti susturamaz" şeklinde konuştu.
"BAŞBAKAN BENİ DİNLETİYOR"
Yeni partisiyle demokratik bir oluşum içinde olduklarını belirten
Abdüllatif Şener, son günlerin başta gelen
gündem maddelerinden biri olan
telefon dinleme konusuyla ilgili ise "Başbakan beni de dinletiyor" iddiasında da bulundu. 2005'te kurulan
Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'nın, dinleme yetkisi olan kurumları da dinleme yetkisi aldığını belirten Şener, "TİP Başbakan'ın özel kurumu gibi. Yönetiminden
teknik personeline, oda hizmetçilerine kadar
Ulaştırma Bakanı ile tek tek atamıştır. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir mekanizma olmaz. Sayın Başbakan diyor ki; ?Ben de dinlendim, ben Başbakan'ın beni dinlettiğine inanıyorum. Böyle bir yapıda samimi kanaatim budur" şeklinde konuştu.
"AÇILIM AYRIŞTIRDI"
Fatih Altaylı'nın demokratik
açılım hakkındaki düşüncelerini sorduğu Şener, açılımın Türkiye'yi ayrıştırdığını savundu. Şener, "Açılım süreci bile Türkiye'de ayrıştırılmıştır" dedi. Bakan olduğu dönemde Diyarbakır'da
Kürtçe 'Sizi Seviyorum' dediğini belirten Şener, bu konuda adım atan ilk siyasetçilerden biri olduğunu da öne sürdü.
İşte Başbakan Erdoğan'ı açık zan altında bırakan o diyalog;
Fatih Altaylı: Benim bu ara moralim bozuk.. Bir şeyler oluyor. Türkiye'ye sövmek serbest oldu..
Telekulak olayları, herkes dinleniyor, Herkes birbirini dinliyor..
Abdüllatif Şener: Başbakan Erdoğan'ın kendisi bile çıkıp çok normalmiş gibi "Ben de dinleniyorum" diyor. Çünkü Başbakan herkesi dinliyor…
Fatih Altaylı: Türkiye'de herkes dinlendiğini düşünüyor. Amerika'da dinleme skandalı olarak bilinen Watergate sonrası Başkan
istifa etti. Bizde sanki herşey normal gibi gidiyor.
A. Şener: Başbakan herkesi dinlettiriyor ben buna inanıyorum.. Ama başbakan unutmasın ki yarın o dinlettirdiği kişiler de kendi aleyhine bir dinlemeyi aleyhine kullanabilir
Şener'in gündeme dair diğer değerlendirmeleri;
Bize soruyorlar ne partisisiniz? Sağ da demiyoruz Sol da demiyoruz. Biz halkın partisiyiz. Sol ağırlıkta biri olduğunuzu biliyoruz. Toplumcu bir partiyiz.. Muhafazakar değerlerin bu kadar dejenere olduğu bir dönemi
Cumhuriyet tarihi başka bir dönemde yaşamamıştır. Uyuşturcu,
fuhuş,
satılık böbrek diye ortaya çıkan köyler var.. Hangi muhafazakarlık..
Bu ülkede
dindar insanın da farklı meşrepten insanın da bir arada siyaset yapacağı bir yapılanma oluşturduk. Siyaset günümüzde
rant nüfusunu kullanma aracı olmuş bu değişmesi lazım.. Şeffaflık yok.. İhaleleri inceleseniz bu dönemde kimlerin aldığını görürsünüz..
Açılım ayrıştırmayı derinleştirmiştir. AKP sahiplenmediği halde
inanç ve değerler üzerinden
kavga yapıyor.. Bu
soğuk savaş dönem ususlüdür..
Dokunulmazlıkların arkasında bir parti değiliz. Kimin hakkı varsın gelsin sorsun biz de sorucaz..