Şimdi
Ankara'nın muhafazakar kimliğiyle bilinen ilçesi Keçiören'de
sokak ve dükkanları dolaşıp oy istiyor.
Seçim çalışmalarını girdiği yerde önce, "Merhaba. Ben
CHP milletvekili
adayı
Mustafa Kemal Kısacıkoğlu. Sizleri selamlamak istedim. Desteğinizi bekliyorum." diyor. Muhatabından, "Kısmetse!" ya da "İnşallah!" cevabı gelirse fazla üstelemiyor. Anlaşılıyor ki, oy CHP dışındaki bir partiye gidecek. Ancak muhatap, "Oylarımız CHP'ye" şeklinde karşılık verirse hemen
destek talebi şiddetleniyor: "Komşularınıza, yakınlarınıza da ulaşın. İnsanların mutlaka sandığa gitmesi ve oylarını kullanmasını sağlayın." Nezaketiyle dikkat çeken Kısacıkoğlu, sol bir adayın muhafazakar bir
seçim bölgesinde tepki görmemesini, "İnsanlar hüsn-ü kabul gösteriyor." diye yorumluyor. Demokrasi ve uzlaşma kültürünün de bunda etkisi olduğunu anlatıyor: "Demokrasinin gereği bu. Demokrasi uzlaşma demek. Demokrasi farklı farklı partilerin, düşüncelerin ortaya konulduğu, farklı siyasi görüşlerin konuşulduğu bir ortam."
Kısacıkoğlu, siyasete girme nedeni olarak
Cumhuriyet mitinglerini gösteriyor. "14 Nisan'dan itibaren gündeme gelen, Ankara Tandoğan'da başlayıp
İstanbul Çağlayan,
İzmir Gündoğdu meydanlarında çıkan hassasiyetler benim için de geçerli. Siyasete girmemin en önemli sebebi bu." diyor. Bankacılıktan siyasete geçişte herhangi bir zorluk çekmemiş Kısacıklıoğlu. Bu durumu şöyle izah ediyor: Çıkış noktanız cumhuriyet olunca oy istemek son derece kolay. Cumhuriyete sahip çıkarak istiyoruz."
Mustafa Kısacıkoğlu, siyasete gir
erken, kayınpederi olan Cumhurbaşkanı
Ahmet Necdet Sezer'in de onayını aldığını söylüyor. Kimi seçmenler kendisini Cumhurbaşkanı Sezer'in damadı değil, oğlu diye tanıyor. Sezer'in kendisini oğlu gibi gördüğünü belirtirken, "Onlar da benim için bir anne, bir
baba olarak saygı duyduğum, son derece sevdiğim isanlar." diyor. Ancak o, sokaklarda bu sıfatın olumlu yansımasını görmesine rağmen kullanmak istemediğini ifade ediyor: "O makam, korunması gereken bir makam. Politize olmaması gerekiyor. Bu benim kendi bireysel kararım. Ailevi ilişkiden dolayı bunun gündeme getirilmesi oraya zarar versin istemiyorum. Politik tartışmaların içinde olmamalı. Ancak
cumhurbaşkanı damadının aday olması tartışmaları beraberinde getiriyor. Mustafa Kısacıklıoğlu olarak CHP'ye
hizmet etmeyi sürdüreceğim." Kısacıkoğlu, kayınpederinin Köşk'e çıkmasıyla
aile ilişkilerinin hiçbir şekilde değişmediğini vurguluyor. Ne zaman görüşme gereği duyulsa karşılıklı olarak gidip geldiklerini anlatıyor.
İnsanların laik-antilaik yaklaşımı olmadığını; fakat bunun fay hattı haline geldiğini anlatırken, bu durumdan hükümeti sorumlu tutuyor: "Bu konuyu gündeme getiren mevcut hükümet oldu. Yoksa insanların laik-antilaik yaklaşımı yok. Hala da yok. Ama gidişat bunu öyle bir fay hattı haline getirmiş ki,bu konuya çok hassas yaklaşmamız lazım."
CHP-MHP
koalisyonunu konuşmanın erken olduğunu dile getiriyor. CHP'nin birinci parti olacağına inanıyor. Bu yüzden koalisyon senaryolarını konuşmayı doğru bulmuyor.
1984 yılından bu yana Türk Eximbank'ta çalışan Kısacıkoğlu 1997'de Sezer'in kızı Zeynep Hanım ile evlenmişti. Kısacıkoğlu çiftinin Sezer ve İlke adında iki
kız çocuğu var.
Zaman