TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı ve
AK Parti İstanbul Milletvekili Volkan Bozkır,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın,
bölgede ve dünyada saygı duyulan bir lider olduğunu, bundan gurur duyulması gerektiğini söyledi.
TBMM Genel Kurulunda,
CHP'nin grup önerisinin oylanmasının ardından
TBMM Başkanı Güldal
Mumcu, AB Uyum Komisyonunda boş bulunan ve MHP Grubu'na düşen bir üyelik için
İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu'nun
aday gösterildiğini söyledi. Bunun üzerine söz alan MHP
Antalya Milletvekili Yusuf
Ziya İrbeç, söz konusu komisyonda partisini kendisinin temsil ettiğini, resmi olarak halen MHP mensubu olduğunu, bu nedenle üyelikten düşürülemeyeceğini, bunun oylanamayacağını söyledi.
Mumcu ise MHP Grup Başkanlığının TBMM Başkanlığına verdiği yazıda, İrbeç hakkında tedbirli olarak
disiplin takibatı yürütüldüğü ve takibat sonuçlanıncaya kadar MHP ile bir ilişkisinin kalmadığının bildirildiğini belirtti. Yapılan oylamada Tanrıkulu, AB Uyum Komisyonu üyesi seçildi.
Türkiye ile
Romanya arasında imzalanan denizcilik anlaşmasının uygun bulunmasına dair tasarı üzerinde söz alan CHP İzmir Milletvekili
Aytun Çıray, Türkiye'de dış politikanın belirsizliğe doğru gittiğini ileri sürdü. Çıray, ''
Dışişleri Bakanı ve Başbakan'ın stratejik vizyonu,
İsrail ile şova dayalı, İsrail'e ödetilemeyen efelenmelerinin sonucu 9 vatandaşın hayatına mal oldu.
Piri Reis güya Doğu Akdeniz'deki petrol
arama haklarımızı göstermek için
Kıbrıs açıklarına gönderildi ama Rumları caydıramadı. Piri Reis'e yedek parça bile bulamadınız'' dedi.
MHP
Isparta Milletvekili Süleyman
Nevzat Korkmaz, Türkiye'nin denizcilikte hak ettiği yere gelmesi için dünya standartlarını yakalaması gerektiğini söyledi.
Gemi inşa
sektörünün içinden çıkılmaz bir durumda olduğunu ifade eden Korkmaz, ''Bu sektör ve yan sanayisi önümüzdeki yıla önünü göremez halde girmektedir'' diye konuştu.
BDP Grup
Başkanvekili Hasip
Kaplan, Romanya ile denizcilik konusunda yapılan
sözleşmeye baktıklarında, ticaretin geliştirilmesi, gemi sicili konusu, çevrenin korunması, uluslararası platformlarda
işbirliği, onarım ve diğer alanlarda işbirliği sağlanmasının amaçlandığını gördüklerini belirtti. Ancak sözleşmeye göre, mavna ve şilep dışındaki bütün gemilerin kapsam dışında tutulduğunu anlatan Kaplan, ''Bu nasıl denizcilik anlaşması? Mavna ile şilep için bu kadar sözleşme yapmaya gerek var mı'' dedi.
TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili
Volkan Bozkır,
Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihinin en güçlü dönemini yaşadığını,
ekonomik ve
siyasi istikrar ile bölge ve dünyada önemli bir rol oynadığını söyledi.
Bugünlere kolay gelinmediğini, son derece önemli engellerin aşıldığını belirten Bozkır, ''Dünyada, Avrupa'da önemli lider diye saymaya kalksanız o kadar az ki. Eskiden görmeye alıştığımız liderlerden yok. Böyle bir ortamda BM sıkıntıda, NATO etkili değilken, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı bölgede ve dünyada ismi hatırlanan liderlerden biri ise saygı ve sevgi duyulan bir lider ise içten karşılanıyorsa, bundan neden gurur duymuyoruz?'' diye konuştu.
''Monşer''
tartışmalarına da değinen Bozkır, ''Ben Dışişlerinde 38 yıl görev yaptım. Memur çocuğuyum. 38 yıl boyunca monşer görmedim. Sayın Başbakan'ın kimlere monşer dediğini tekrarlamak lazım. Sayın Başbakan birilerine 'monşer' dediyse benim bu partiden milletvekili olmamam lazım. Monşer tabirinin kimler için kullanıldığını iyi hatırlamak lazım'' açıklamasında bulundu.
Söz alan CHP Grup Başkanvekili
Muharrem İnce ise Bozkır'a yönelik olarak ''AKP Hükümeti'ne teşekkür ediyorum. Sizi milletvekili yaptı. Ya
büyükelçi olarak kalsaydınız? Diyor ki 'Sayın Başabakan'ın saygınlığı üst düzeyde.' Emperyalist güçlerin her dediğini yaparsan seni saygın olarak gösterirler. Batılılar için saygınlık, söylenileni yapmaktır'' diye konuştu.