12 Eylül döneminde Adana Ülkü Ocakları Başkanı olan Şahin Bilgiç, referandumda 'evet' oyu kullanacağını açıklayan ülkücülere 'Tayyip Erdoğan'a köpeklik yapıyorlar' diye hakaret eden MHP Genel Başkan Yardımcısı Recai Yıldırım'a tepki gösterdi. 12 Eylül darbesinin ilk günü cezaevine giren MHP ve ülkücü kuruluşlar davasından 4 buçuk yıl hapis yatan ve işkenceye maruz kalan Şahin Bilgiç, MHP'li Yıldırım'ın 'evet' diyecek ülkücülere yönelik 'dönek' ve 'köpek' gibi cümleler kurmasının kendilerini üzdüğünü söyledi. Bilgiç, "Türkiye için projeleri, fikirleri ve düşünceleri olmayanlar küfürlerle ve hakaretlerle konuşuyor. Kendisi ANAP'a geçtiğinde kimse Recai Yıldırım'a 'dönek' demedi. Ülkücülüğün eskisi yenisi olmaz. Ülkücülere 'dönek' 'köpek' diyen MHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım, kendi kültür seviyesini ortaya koymuştur." dedi. "Ben '12 döneminde yaşadığımız olayların bir daha yaşanmaması için 'evet' diyeceğimi' ifade ettim." diyen Bilgiç, "1969'dan beri ben ülkücüyüm. Recai Yıldırım'la tanışmadan önce de bu davaya hizmet ediyordum. 1975'ten sonra Yıldırım'la tanıştık. Kendisiyle aynı davada kader birliği yaptık. Halef- selefiz. Ben Yıldırım'dan sonra Adana Ülkü Ocağı Başkanlığı yaptım. O bize ne kadar hakaret ederse etsin bizim o ölçüde cümle kurmamız ülkücü ahlakımıza yakışmaz. Ülkücülüğün eskisi yenisi olmaz. Biz dava adamıyız. Ülkücülük vatanını milletini sevmektir. Adam gibi adam olmaktır. Bu ölçüler içerisinde yaşıyorsanız bu ülkücülüktür. Geçmişte biz bu idealler uğruna hayatımızı ortaya koyduğumuz için bize de ülkücü denilmiş. Bugün de ondan farklı bir hayat içinde değiliz. Biz rahmetlik Şehit Dursun Önkuzuların dergahında yetişen ülkücüleriz. Bizim ülkücülüğümüz ne Devlet Bahçeli'nin ne Recai Yıldırım'ın onayından geçmesi gereken bir ülkücülük değil. Onlar ne derse desin biz bir şey söylemeyiz. Terbiyemiz müsaade etmez. O ağır kelimeleri arkadaşımıza dostumuza söylemeye dilimiz varmaz." ifadesinin kullandı. "Tayyip Erdoğan'a köpeklik yapıyorlar' ifadesinin bütün ülkücüleri üzdüğünü vurgulayan Bilgiç, "Ben ne AK Parti'nin kapısının içerisinden girdim, ne partiyle ilgili bir tasarrufta bulundum. Kötü söz sahibinindir. Onlar kendilerinden daha çok bu davaya hizmet ettiğimi iyi bilirler. Onlardaki en büyük sıkıntısı tabanda şu an çok ciddi bir kayma var. Bu kaymanın önüne bu çirkefliklerle geçmeye çalışıyorlar. Kendi arkadaşları beni arıyor ve referandumda 'evet' diyeceklerini söylüyor. 'Evet' diyecek çok sayıda MHP'li var." ifadesinin kullandı. MHP'den ayrılıp başka kulvarlarda siyaset yapanlara 'dönek' denilmesinin hoş olmadığını vurgulayan Bilgiç, "MHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım, kendi davasını bırakıp Anap'ta falan gezdi. Biz ise çizgimizden hiç kopmadık. Ben MÇP'de yöneticilik yaptım ve BBP'de görev yaptım. Bunlar aynı davanın partileriydi. Biz hiçbir zaman başka partilerde ve kulvarlarda bulunmadık. Kendisi hep başka partilerde bir şeyler aradı. Ben Anap'a gittiği için Recai Yıldırım'a 'dönek' demedim. Demem de. O bir tasarruftur. İsterse en kötü partiye gitsinler. Beraber yola çıktığımız insanlar. Bugün CHP Milletvekili Eşref Erdem, 12 Eylül'de 'evet' diyeceğini açıklıyor. Bu insan CHP'li. Başka partiden gelip MHP'de siyaset yapan insanlar var. Geçmişte DSP milletvekili olanlar MHP'de siyaset yapıyor. Bunlar siyaset de olabilir. Siyasette bu derecede uç noktalarda yöneticilerin konuşması hiç doğru değil." şeklinde konuştu "REFERANDUM'DA 'EVET' DİYECEĞİM" Türkiye'nin darbe ürünü olan Anayasa'dan kurtulması gerektiğini söyleyen Bilgiç, 12 Eylül'de mağdur olan herkesin sol-sağ ayrımı yapmadan referandumda 'evet' diyeceği kanaatini taşıdığını vurguladı. "O dönemi yaşayanlardan 'hayır' oyu çıkması mümkün değil." diyen Bilgiç, "Referandum, bir siyasi partiye destek anlamında değerlendirilmemeli. Biz bir siyasi partinin arkasına takılıp gitmiyoruz. AK Parti'nin oyu yüzde 40. Referandumda yüzde 55 'evet' çıkacağı kanaatindeyim. Partilerin tabanlarından da 'evet' diyenler olacak. Demokrasiye bağlı olan, özgürlüklerden yana olan insanların 'hayır' demesi abes olur." dedi.