Yolsuzluk ve rüşvet iddialarını perdelemek için akla hayale gelmeyen yollara başvuran Başbakan Tayyip Erdoğan, bu kez Hz. Aişe’ye atılan iftira ile onu temize çıkaran ayetleri kalkan olarak kullandı.
Isparta mitinginde Bediüzzaman’ı istismar eden Erdoğan, Adıyaman’da ise şehirde medfun bulunan sahabelere işaret etti. Onlardan birinin de Safvan bin Muattal Hazretleri olduğunu belirtti. Safvan Hazretleri’nin İfk Hadisesi’nde iftiralara alet edildiğini anlatan Erdoğan, bu hadise ile savcıların başlattığı rüşvet ve yolsuzluk soruşturması arasında ilginç bir bağ kurdu: “Peygamber Efendimiz bir seferden dönerken Hz. Aişe validemize iftira atıldı. Münafıklar ümmetin arasına, bilhassa da Hz. Peygamber ile Hz. Ebubekir Sıddık arasına nifak sokmaya çalışıyorlardı. İffetli bir insana, Hz. Aişe validemize leke sürmeye çalışıyorlardı. Safvan bin Muattal Hazretleri’ni de bu iftirayla karalamak istediler. Nur Sûresi nazil oldu. Bütün Müslümanlara şunu emretti: ‘O yalan haberi getirenler, içinizden bir topluluktur. Siz onu sizin için şer zannetmeyin. Tersine o sizin için hayırdır.’ Evet, iftira atan, iftirasının cezasını çeker. Hiç endişe etmeyin. Namuslu insanlara leke bulaştırmaya çalışan, o lekeyi eline yüzüne bulaştırır. Temiz insanlara iffetsizlik hakaretini yapan, dünyada da ahirette de lanetlenir. Hiç merak etmeyin.”
Bütün bu sözlerle iftiranın çirkinliğinden bahseden Erdoğan, dönüp Fethullah Gülen Hocaefendi’ye iftira attı. “Pensilvanya’daki iftira ve fitne şebekesi” gibi çirkin ifadeler kullanan Erdoğan, “Pensilvanya’da bir zat var; bize iftira atmaya, beddualar etmeye, oradan Türkiye’ye fitne sokmaya başladı. Üç ayda maskesi düştü. Foyası meydana çıktı. Rabb’im elini, ayağını dolaştırdı. İşte böyle mahcup oldu.” dedi.
YİNE 'ABLALARA' ÇATTI
Zaman gazetesinin haberine göre, Erdoğan Kırıkkale’de ise ‘ablaların’ evleri ziyaret ederek AK Parti’ye oy verilmemesini istediğini öne sürerek Hocaefendi’ye, söylemediği yapmadığı şeyleri izafe etti: “Eğer kapınıza geliyorlarsa onlara birkaç kelime söyleyin. Sen hiç utanmıyor musun deyin? Buralardan hangi yüzle gidip geliyorsun? Yahu senin peşinde olduğun hocan bizim başörtümüze füruattandır, dedi ya. Üniversiteye gidecekseniz başlarını açın, dedi ya. “O zaman bir kadeh de atabilirsiniz.” dedi ya. Evet, evet. Bunlar için her yol meşru.”