Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu'nca, 12 Eylül askeri darbesine ilişkin davaya müdahil olunması kararı alındığını bildirdi. Arınç, Bakanlar Kurulu toplantısı sürerken, açıklamalarda bulundu. 12 Eylül askeri darbesiyle ilgili açılan davanın 4 Nisan'da görülmeye başlanacağına işaret eden Arınç, davanın Bakanlar Kurulu'nu da yakından ilgilendirdiğini söyledi. Davayla ilgili iddianamede sanıklara isnat edilen suçun, ''Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın tamamını veya bir kısmını değiştirmeye veya ortadan kaldırmaya, anayasayla teşekkül etmiş olan Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmaya engel olmaya cebren teşebbüs etmek'' olduğunu ifade eden Arınç, şöyle devam etti: ''Yani Türk Ceza Kanunu'nun 146. maddesi. Aslında Bakanlar Kurulu'nu ortadan kaldırmaya teşebbüs TCK'nın 147. maddesinde düzenlenmiş. Ancak iddianamede bu konu da ayrıntılarıyla irdelenmiş, açıklanmış. Bu sanıkların eylemleriyle ilgili hem 146. maddeyi hem de 147. maddeyi ihlal ettikleri ancak Anayasa ve Meclis'in ortadan kaldırılması halinde hükümetin de ortadan kalkacağı için 146. maddede belirtilen suçun daha ağır sonuçları bulunduğu belirtilerek, 146. maddenin uygulanması istenmiş. Bu konu Bakanlar Kurulu'nda da görüşüldü. Bütün bakan arkadaşlarımız iddianame, isnat edilen suçlar ve 12 Eylül darbesinin muhatabı bir kurum olarak Bakanlar Kurulumuzun da bu davaya müdahil olup olmaması konusunda görüşlerini, düşüncelerini ifade ettiler. Şüphesiz daha ağır bir cezayı gerektiren 146. madde içerisinde sanıklara atfedilen Türk Ceza Kanunu maddesi öngörülmüşse 147. madde yani Bakanlar Kurulu'nu da ortadan kaldırmaya teşebbüs bunun içerisinde öngörülmüş bir başka suç olarak karşımıza çıkıyor. Aslında TBMM ve anayasa cebren, ilga ile ortadan kaldırmaya teşebbüs edilmişse hepimizin bildiği gibi hükümetlerin de faaliyetlerine son verilmiş, aslında bu darbeler, hükümetlere karşı da doğrudan yapılmış bir ağır, ciddi eylem olarak ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla bu davaya müdahil olunması kararı verilmiştir.'' Arınç, duruşma 4 Nisan'da başlayacağı için ''yarın veya bir başka gün, Bakanlar Kurulu adına Başbakan veya yetkilendirebileceği bir başka kişinin müdahillik talebini 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ne ileteceğini'' belirterek, ''Dava, müdahil olarak tarafımızdan Bakanlar Kurulu olarak takip edilecektir'' dedi. Hükümet Sözcüsü ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''Yaz aylarına girmek üzereyiz. Belki doğalgaz ihtiyacımız eskisi kadar ısınma amaçlı olmayacak. Ama dünya piyasasındaki ve bazı ülkelerdeki konjonktürel gelişmeler böyle bir zammın yapılmasını gerekli kılmış durumda'' dedi. Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu toplantısıyla ilgili açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Arınç, Osmanlı Hanedanı'nın en yaşlı üyesi Neslişah Sultan'ın vefatının ardından defin işlemleri ile ilgili hükümete herhangi bir başvuru yapılıp yapılmadığına ilişkin bir soru üzerine, Neslişah Sultan'ın vefat ettiği haberinin Bakanlar Kurulu toplantısı sırasında iletildiğini söyledi. Neslişah Sultan'ın yarın defnedileceğini belirten Arınç, hükümet adına kendisinin cenazeye katılacağını bildirdi. Başbakan Erdoğan'ın taziyelerini Neslişah Sultan'ın yakınlarına iletmek için görevlendirildiğini kaydeden Arınç, taziyelerin yarın Yıldız'da Mabeyn Köşkü'nde iletileceğini ifade etti. -Elektrik ve doğalgaza yapılan zamlar- Arınç, ''MİT ile ilgili yürütülen soruşturmada ikinci kez ifadelerin alınması için Başbakan'dan izin talep edilmişti. Bu noktada izin talebinin akıbetine ilişkin bir yanıt verildi mi?'' sorusuna, ''Bilemiyorum. Sayın Başbakanımıza da geçtiğimiz günlerde sormuştunuz. O bir cevap vermişti. O cevabın üzerine hiçbir görüşme yapmadık'' yanıtını verdi. Bülent Arınç, elektrik ve doğalgaza yapılan zamlarla ilgili sorulan bir soruya şu yanıtı verdi: ''Sayın Enerji Bakanımız bu konuda hem bir televizyon programında hem de daha sonra bir vesileyle bir açıklama yaptı. Bunun bir zaruretten kaynaklandığını ifade etti. Hem bazı ülkelerle ilgili gelişmeler üzerine hem de dünya piyasasındaki akaryakıt fiyatlarındaki gelişmeler dolayısıyla böyle bir zammı yapmak zorunda kaldıklarını ifade ettiler. Bunun dışında ayrıca Bakanlar Kurulu'na yeni bir bilgi sunulmadı. Bildiğimiz kadarıyla elektriğe de Türkiye'de uzun süredir zam yapılmamıştı. Doğalgaza da uzun süre zam yapılmamıştı. Özellikle yaz aylarına girmek üzereyiz. Belki doğalgaz ihtiyacımız eskisi kadar ısınma amaçlı olmayacak. Ama dünya piyasasındaki ve bazı ülkelerdeki konjonktürel gelişmeler böyle bir zammın yapılmasını gerekli kılmış durumda. Sevimsiz bir iş ama bunu yapmak zorunda kaldığımızı Sayın Bakanımız ifade ettiler.'' AA