Kürt aydın
Kemal Burkay,
terör örgütü KCK'nın içerisinde MİT personelinin bulunduğu ve örgütü yönlendirdiği yönündeki iddiaları değerlendirdi. Burkay, "İddia doğruysa bu bir skandaldır. Bunun araştırılması kadar
doğal bir şey yoktur." dedi.
Ülkede bir değişimin olduğunu, bunun önünde hiçbir gücün duramayacağını söyleyen Burkay, "
PKK'nın tek yanlı
silah bırakmasının yararlı olacağına inanıyoruz." diye ifade etti.
Kürt aydın Kemal Burkay, Hak ve
Özgürlükler Partisi (Hak-Par)'nin
Kadıköy İlçe Başkanlığı'nın düzenlediği üye toplantısına katıldı. Partiye üye olan Burkay'a parti rozetini Genel Başkan
Bayram Bozyel taktı. Burkay'a, parti yönetimi tarafından bir de plaket verildi.
Plaket verilmesi sırasında Burkay'ın, "Beni Hak-Par'a üye yapmak cesaret ister" demesi salondakileri neşelendirdi.
Ödül töreni ardından konuşan Burkay, hükümet
terör örgütü PKK'nın silah bırakmasını istiyorsa, PKK ile görüşmesinin son derece normal olduğunu savundu. Burkay, "
Hükümet dolaylı ya da dolaysız PKK ile görüşebilir. Bunda garipsenecek bir şey yok. Eğer, silahları susturmak istiyorsa, PKK'nın silah bırakmasını istiyorsa, görüşebilir. Medyaya yansıdığı gibi KCK'nın devlet tarafından, MİT tarafından örgütlendiği söylendi. Bine yakın MİT ajanının KCK içerisinde olduğu söylendi. Yani onu tümüyle
kontrol ettiğini, hatta onun eylemlerine yön verdiği söylendi. Eğer böyle bir durum varsa, bu çok ciddi bir durumdur. Bu, skandal derecesinde bir olaydır. Ve bunun araştırılması kadar doğal bir şey yoktur. Şimdi bir yanlışlık yapılmışsa budur. Bunun da yeni yapıldığını sanmıyorum. Yani KCK biliyorsunuz,
Öcalan İmralı'ya getirildikten sonra, yapılan bir düzenlemedir. Daha önce yaşadığımız provokatif eylemler bizde kuşkular yaratıyordu. Şimdi KCK'da böyle bir durum varsa bu açığa çıkarılmalıdır." dedi.
"PKK'NIN TEK YANLI SİLAH BIRAKMASI YARARLI OLACAKTIR"
Ülkede bir değişimin olduğunu ve bunun önünde hiçbir gücün duramayacağını söyleyen Burkay, konuşmasına şöyle devam etti: "Bir değişim süreci yaşıyoruz. Bu değişim süreci sancılı oluyor. Dünya'daki, bölgedeki değişim, iç dinamikler ve dış etkenler
Türkiye'yi değişimin eşiğine getirdi. Kanımca bir dönüm noktasına hızla yaklaşıyoruz. Bu nedenle statükocu güçlerin çabaları, bunu durdurmaya yetmeyecektir. Şu anda yaşadıklarımız, bizi şoke edici gelişmeler. Bu ülkede orgeneraller tutuklandı. Eskiden suç işleyen bir onbaşıya bile dokunamazdık. Şimdi suç işlediği varsayılan, o şekilde itham edilen orgeneraller, genelkurmay başkanı tutuklanıyor.
Dolayısıyla Türkiye çok önemli bir değişimin içinde. Ve bu, hızla devam ediyor. Böyle bir ortamda statükoyu korumak münkün değil. Böyle bir ortamda Kürt politikası da değişmek zorunda. Yani Ortadoğu'nun o geleneksel diktatörlük anlayışıyla artık topluma yön vermek mümkün değil. Bizim demokratik bir anlayışa ihtiyacımız var. Siyasetin değişmesi gerekiyor. Kitlelerin talebi budur. Hem Kürtlerin Hem Türklerin talebi kanımca budur. Artık çatışmanın son bulmasını istiyorlar. Sorunlarını barışçı yöntemlerle çözmek istiyorlar. Elbet biz
özgürlük ve
demokrasi istiyoruz. Artık bu aşamadan sonra şiddetle silahla sonuç almak mümkün değil. N
e devlet açısından, devlete muhalefet eden güçler açısından. Bu nedenle silahların bir an önce susmasını istiyoruz. Hatta PKK'nın tek yanlı silah bırakmasının yararlı olacağına inanıyoruz."
CİHAN