Kılıçdaroğlu, Ankara'dan uçakla geldiği
İstanbul Atatürk Havalimanında basın mensuplarına yaptığı açıklamada, yarın eğitim konusunda uzmanlar, akademisyenler, eğitimciler ve gazetelerin genel yayın yönetmenlerinin davetli olduğu bir toplantı yapacaklarını söyledi.
Katılımcılara, özellikle medya mensuplarına parti olarak hiçbir bilgi vermeyeceklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Bilgiyi tümüyle toplantıya katılan
sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri, akademisyenler, bilim insanları verecekler'' dedi.
Amaçlarının ''Daha güzel eğitim
yasası nasıl olmalı?'' olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
''Çünkü ben sayın
Başbakan'a çağrıda bulundum; 'Buyurun gelin uzlaşalım bu konuda ve bunu gerçekleştirelim. Uzlaşma kültürünü de böylece yerleştirmiş oluruz' dedim. Ancak sayın Başbakan, bunu kabul etmedi. 'Hangi konuda uzlaştık ki bugüne kadar' diyor.
Anayasa konusunda uzlaştık ya, oturduk
Uzlaşma Komisyonu kurduk ya...
Bilim insanlarımızı çağırırız, onlarla beraber konuşuruz, çocuklarımız için daha güzel bir gelecek hazırlamış oluruz.''
Bir gazetecinin ''Sayın Başbakan dün sizin uzlaşma çağrınızı değerlendirdi. 'Sabahtan
akşama değişen biriyle ne konuşacağım?' dedi. Buna nasıl
yanıt verirsiniz? diye sorduğu Kılıçdaroğlu, ''Nasıl bir yanıt verilebilir ki? Başbakan samimi değil. 'Bugüne kadar hiç uzlaşmadık' dedi. Uzlaştık. Uzlaştığımız pek çok konu var. Parlamentoda uzlaşılarak pek çok yasa çıktı. Ancak sayın Başbakan'ın bunlardan haberi yok. Çünkü kendisinde uzlaşma kültürü yok. Onun istediği şu; 'Ben tepeden
inme bir anlayışla teklifi getiririm, parlamentonun gündemine koyarım, benim çoğunluğum var ben yasalaştırırım.' Ne anlayışıdır bu? Postmodern
diktatör anlayışı'' diye
cevap verdi.
-''Ben inanmıyorum''-
Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin ''Başbakan Erdoğan, 'Düz liselerden meslek liselerine geçişi hızlandırıyoruz' diyor'' demesi üzerine de şöyle konuştu:
''İnanıyor musunuz? Ben inanmıyorum. Ben inanmıyorum, pek çok kişi de inanmıyor. Düşünün komisyondaki bir arkadaşımız, 'Akşam eve gittim, eşim bile anlamamış' diyor. Yani bir AKP milletvekilinin eşi bile anlamamış. 5 yaşı nedir, okul öncesi
öğretim nedir, bunu düzelteceğiz vesaire... Bakın kaç kez değiştirildi? Eğer
CHP itiraz etmeseydi, bu konu bu kadar yoğun olarak gündeme gelebilir miydi? Bu konu çocuğunu gönderecek ailelerin konuları... Biz o çocukları düşünüyoruz. Onların geleceğini düşünüyoruz.
Temel eğitim olmalı, sağlıklı bir temel eğitim olmalı, güçlü bir temel eğitim olmalı, çocuk iyi bir yurttaş olarak yetişmeli ve ülkesine yararlı olmalı. İstediğimiz bu.''
CHP Genel Başkanı
Kemal Kılıçdaroğlu, başka bir gazetecinin ''
Avrupa Parlamentosunun raporu var. Türk ordusunun laik kalması konusunda bir vurgu yapıldı ilk defa'' demesi üzerine de ''Demek ki Avrupa'da belli kaygılar var. O kaygıları hükümete bildirmek istiyorlar. Teşekkür ederim'' dedi.