CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Suriye hükümetinin Türkiye'ye korku vermek için uçağı düşürdüğünü söyledi. Kılıçdaroğlu, daha sonra arama kurtarma uçağına da saldırıldığını ifade etti. Kılıçdaroğlu, "Bizim milli duygularımızı kimse incitemez. İçimizde tartışıyor olabiliriz, ama dışarıya karşı bir bütün olmalıyız." dedi. Partisinin Meclis Grup Toplantısı'nda konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bütün çözümlerin adresinin CHP olduğunu belirtti. Şehitlerin cenaze törenine katıldığını ve ailelerin terörün bitirilmesi için bir araya gelmelerini istediklerini aktaran Kılıçdaroğlu, bu çağrıyı birilerinin duymasını istedi. Türkiye'nin güçlü bir aktör olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, bölgeyi etkileme gücü bulunduğunu ifade etti. Bu gücü sağlayanın ise Mustafa Kemal ve beraberindekilerin kurduğu güç olduğuna dikkat çeken Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: "Bu coğrafyada bir özelliğimiz daha var: Çok çeşitli bir bölgeyiz, bu bölgede en çok Müslüman etnik kökenli milletiz. Kimse bu bölge için bize altın tepsi sunmadı. Türkiye Cumhuriyeti kendi bölgesinin görkemli bir yeridir. Beşar Esed ve yandaşları bilsinler ve Davutoğlu ve Erdoğan da bilsin; Türkiye büyüktür, öğrensinler. Türk savaş uçağımız gidecek, Suriye sularında düşürecek. Bizim uçaklarımızın seyrüsefer alanı. Dolayısıyla oraya bilinmeden gidilmedi. 22 Haziran Cuma günü bizim uçağımız bilmemezlikten mi düşürülür yanlışlıkla mı düşürülür? Yapılan açıklama şu: Bile bile uçak düşürüldü. Kimse bilmeden düşürdük demesin. Suriye hükümeti Türkiye'ye korku vermek için düşürdü. Daha sonra arama kurtarma uçağımıza da saldırıldı." "TÜRKİYE ÜZERİNDEN KİMSE POKER OYNAYAMAZ" Başbakan'a "Böyle dış politika yapılır mı?" diye soran Kılıçdaroğlu, blöf ile dış politika olmayacağını vurguladı. "Mavi Marmara ve Suriye olayında konuşmaları yan yana getirin. Kimse Türkiye üzerinden poker oynayamaz." diyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Düşünün sizin Başbakanınızla uluslararası gazetelerde dalga geçiliyor. Biz bu ülkenin Başbakanını savunuyoruz. Kimse bir şey diyemez. Temmuzda Başbakan konuşma yaptı, 'Kimse Türkiye ile aşık atmasın, sabrımızı ölçmesin' dedi. Bugün konuşmasından bir farkı olmadı. Bu konuşmadan sonra Obama ve Türkiye konuşuyor. Obama 'celallenmeyin biz hallediyoruz' diyor. Başbakan, Sırbistan'da açıklama yapıyor. ABD şu an sessiz kalıyor, şaşırtıcı. Aslında sabır taşırıcı bir şey, fakat biz Türkiye'ye yakışanı yapıyoruz diyorlar. 1,5 yıl sonra açıklama yapılıyor. Ciddiyet mi bu? Başbakan bir açıklama daha yapıyor. İsrail ile bütün ticari ilişkiler kesiliyor diye bakanlar açıklıyor, yok efendim yapamayız diyorlar, ticareti kesmiyoruz diyorlar. Biz büyük devlet olarak sabır ediyoruz diyor Tayyip Erdoğan. Sayın Başbakan ben sana söyleyeyim hiçbir ülke vatandaşlarının uluslararası sularda katledilmesine göz yumamaz. Savaş sebebi diyorsun ve susuyorsun. Türkiye'nin dış politikasına darbe vuran şey, savaş sebebi deyip de hiçbir şey yapmamak." "SURİYE POLİTİKASI YANLIŞ" Suriye politikasının yanlış olduğunu fakat dinlenmediklerini, suçlandıklarını anlatan Kılıçdaroğlu, hiç kimsenin bu konu hakkında CHP bir şey yapmadı diyemeyeceğini vurguladı. "Türkiye cumartesi günü kendisine yapılan saldırılar karşısında vurdumduymaz olamaz." diyen Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti: "Ama şunun altını çiziyorum, uluslararası haklardan kaynaklanan avantajları almak istiyorsak adam gibi yapacağız bunu. Güçlü bir aktör olmazsanız kimse sizi dikkate almaz. Erdoğan'ın bir blöfü daha var, Gazze olayında esti gürledi. Başbakan'a sordum, Gazze'ye giden gemilere savaş gemileri nereye kadar eşlik edecek, eğer götürürsen anlından öperim dedim. Ne oldu? Gemi göndereceğiz, donanma göndereceğiz? Dış politikada blöfün olmadığını bilmen lazım. Almış yanına Davutoğlu'nu, ne olduğu belli değil. Suriye politikasına gelince bizim Suriye politikamız nerden nereye geldi. Tayyip Erdoğan, bizim felsefemiz düşman değil dost kazanmaktır. 15 Haziran 2005'te Bush'a akıl veriyor. Sıkıntı Esed'de değil bölgededir." "DIŞARIYA KARŞI BİR BÜTÜN OLMALIYIZ" Bu olayların sineye çekilemeyeceğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: "Nasıl askerlerimize çuval geçirilmesini sindiremiyorsak bunları da sineye çekmeyeceğiz. Bizim milli duygularımızı kimse incitemez. İçimizde tartışıyor olabiliriz, ama dışarıya karşı bir bütün olmalıyız. Ülkemizi, şehitlerimizi seviyorum. Ben bu ülkeye katkı veren herkesi seviyorum. Biz bu ülkede barış içinde yaşamak istiyoruz, komşularımızla savaş değil barış istiyoruz. Mustafa Kemal'in de söylediği gibi dünyada barış, Türkiye'de barış. Tatilde çalışacağız, her şeyi halka anlatacağız. Türkiye'nin gerçeklerini dünyaya anlatacağız."