Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Sevim Gökalp, prematüre doğuma neden olan en önemli faktörün annede bulunan şeker, tüberküloz gibi sistemik ve damarsal hastalıkların olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Gökalp, normal bir gebelik süresinin 38 ile 42 hafta arasında olduğunu, 38 haftadan önce doğan bebeklerin prematüre bebek olarak adlandırıldığını ifade etti. Prof. Dr. Gökalp, bebeklerin yaşama sınırının 23. haftadan itibaren başladığını belirtirken bebeklerin bu haftalarda ortalama 400 ile 600 gram olarak doğabileceğini kaydetti.
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi, prematüre doğuma neden olan en önemli faktörün annede bulunan şeker, tüberküloz gibi sistemik ve damarsal hastalıkların olduğunu, annenin gebelik ve öncesi dönemlerde sigara kullanmasının prematüre doğuma neden olan diğer bir faktör olabileceğini dile getirdi. Prof. Dr. Gökalp, tüp bebek yöntemlerinde rahme koyulan birden fazla yumurtanın prematüre doğum riskini arttıracağını belirtirken Sağlık Bakanlığı'nca alınan kararla tüp bebek tedavisinde rahme sadece bir yumurta konulmasına izin verildiğini hatırlattı.
Türkiye'de her yıl 1 milyon 400 bin doğum olduğunu ve bu sayıdan 14 bin ile 20 bin arasında bebeğin prematüre doğduğunun altını çizen Gökalp, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Yenidoğan Ünitesi yerel belediyelerin yanı sıra birçok kuruluştan yardım alıyor. Bu yardımlar bizim kuruluşlara gönderdiğimiz projelerin değerlendirilmesi sonucu yapılan yardımlar oluyor."
Yenidoğan ünitelerinin işlevlerinden de bahseden Prof. Dr. Gökalp "Yenidoğan ve bebek ölümleri sayısında ülkemizde son zamanlarda düşüş olmasına rağmen hala çok fazla durumda. Prematüre bebeklerde işitme kaybı, görme problemi, akciğer ve kalp hastalıkları gibi hastalıklar meydana geliyor. Yenidoğan ünitelerinde bu hastalıklar takip ediliyor ve tedavi uygulanıp normal doğan bir bebek standardına getirildiğinde taburcu ediliyor." diye konuştu.
Prof. Dr. Gökalp, Türkiye'de bulunan yenidoğan ünitelerinin sayısında artış olmasına rağmen yeterli olmadığını ve bu sayının arttırılması gerektiğini sözlerine ekledi. CİHAN