Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü Elektromanyetik Alanlar ve Mikrodalga Tekniği Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Osman Çerezci, Türkiye'deki yönetmeliklerin yüksek gerilim hatlarının altına, baz istasyonlarının dibine ev yapılmasına müsaade ettiğini, halkın sağlığının ciddi tehdit altında olduğunu söyledi.
Bursa Nilüfer Belediyesi'nin her yıl düzenlediği Elektromanyetik Alan Sonuçları'nı değerlendirme toplantısı Belediye Halk Evi'nde yapıldı. Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, baz istasyonlarının gelişi güzel her yere kurulması konusunda büyükşehir belediyesini suçladı. Büyükşehir Belediyesinin, başvuruda bulunan firmalara 20 gün içinde cevap vermesi gerekirken, bunu yapmayınca firmaların da istediği her yere baz istasyonu kurduğunu kaydetti. Belediyenin sorumluluktan kaçtığını vurgulayan Bozbey, "Halen kentlerimizde sokaklarda, caddelerde gördüğümüz o saatler dahi elektro manyetik alan içeren baz istasyonlarıdır, reklam panoları dahil maalesef ki büyükşehir tarafından oralara kurulma izni verilmektedir." dedi.
Elektromanyyetik Alan Kirliliği ölçümlerine 2010 yılında başladıklarını ve yaklaşık bin 600 civarında ölçüm yaptıklarını ifade eden Bozbey, şöyle konuştu: "Yalnızca bu yıl 183 adet baz istasyonunu ve yüksek gerilim kaynaklı eletromanyetik alan ölçümlerini gerçekleştirdik. Üstelik vatandaşlarımıza yol göstererek korunma yöntemlerini anlatarak bilgilendirme yaptık. 2014 -2015 yıllarına ait 226 noktada baz istasyonları için yapılan elektro manyetik alan ölçümleri web sayfasına aktarılmış şekildedir. Nilüfer'deki elektro manyetik kirlilik hakkında internetten takip etmek mümkündür. İsteyen herkes ölçüm değerlerini internetten görebilir ve doğru değerleri görebilir."
Proje Danışmanı Prof. Dr. Osman Çerezci ise baz istasyonları ile ilgili yönetmeliğin üç kez iptal edilerek en son 2015 yılında yayınlandığını hatırlattı. Çerezci, "Bütün yönetmeliklerde maalesef limitler değişmemiştir. En son yönetmelikte limit bir birim aşağı çekilmiştir. Ama biz bunu doğru bulmuyoruz. Bir nevi insanları aldatmak gibi bir uygulama olarak değerlendiriyoruz." diye konuştu.
"GSM FİRMALARININ RAKAMLARI DOĞRU DEĞİL"
Çerezci, şu bilgileri verdi: "Avrupa ile kıyasladığımızda ülkemizde 45,75 olan limit, İsviçre'de 5 birimi geçmiyor, İtalya'da 3 birimdir. İşte aradaki fark. Aynı zamanda bu limitlerle ilgili maalesef kimse doğru dürüst bilgi açıklamıyor. Yani siz firmalara sorduğunuzda, Turkcell diyecektir ki benim limitim 9, diğeri diyecektir ki benim limitim 12,9. Hayır hiçbiri doğru değil. Ülkemizde şuan yükselmesine müsaade edilecek en üst rakam 45.75'dir. Çünkü hiçbir yerde sadece 9 frekansında sinyal yok. 1800'de var, 2100 de var, şimdi 4,5G'ler gelecek, 2600 de olacak, 2800'de olacak. Yüksek gerilim hatlarıyla ilgili yönetmelik de var. İsviçre'de 1 olan değer, Hollanda'da 0.3 olan değer ülkemizde 200'dür."
"HALK SAĞLIĞI CİDDİ TEHDİT ALTINDA"
Bu yönetmeliklerin insanların yüksek gerilim hattının altında, baz istasyonunun 5 metre 10 metre evlere yakın olmasına müsaade ettiğini vurgulayan Çerezci, şöyle devam etti: "Bu şekilde olmaması lazım. Çünkü evlerimiz insanların sağlıklı yaşadığı ortamlar olması lazım. Elektromanyetik kirlilik seviyesi çok düşük olması lazım. Nasıl olmalı, bakın İsviçre'de bir çocuk parkında ölçüm değeri 0,5 volt/metredir. Nilüfer'de bir yatak odasında ise 6 birime varan elektromanyetik kirlilik seviyesi ölçtük. Bu ne yapar, bu insanı hemen öldürmez ama vücudu devamlı olarak etkiler, vücudun dinlenmesine engel olur. Melotanin denen hormon sadece gece salgılanıyor ve vücudun bağışıklık sistemini kuvvetlendiren, kansere yakalanmayı engelleyen bir hormondur. Böyle bir elektromanyetik kirliğin olduğu yerdeyse, sağlığımız ciddi bir şekilde etkilenmektedir. "
Prof. Çerezci, bir soru üzerine, baz istasyonları ve yüksek gerilim hatlarının evlere, hattın taşıdığı güce bağlı olarak 50-60-80 metre, bazı durumlarda 300 metre mesafede olması gerektiğini sözlerine ekledi.
CİHAN