PROF. DR. OSMAN ŞAHİN
Peygamber Mesleği Olarak Rehberlik Ve Rehberler-3
Günümüzde, hizmet edebilecek rehber insanları bulup istihdam etmede çok büyük problemler yaşanmaktadır. Süreç öncesinde eleman kıtlığı bu seviyede değildi. Bunun böyle olmasına yol açan çok sayıda etkenlerin varlığından söz etmek mümkündür. Hizmet’in eleman bulmasına yardımcı olan kurumlara el konulması, süreçte yaşanan travmalar ve bu travmaların etkisiyle bazı insanların kenara çekilmeleri veya küsmeleri, genç jenerasyonun yetiştirilip bu işlerde istihdam edilmelerinin önündeki zorluklar, cebr-i hicretle yeni coğrafyalara giden muhacirlerin yaşadıkları entegrasyon problemleri, meslek, iaşe ve rızık temini gibi hususların zorunlu kıldığı meşguliyetler, yaşanan finansal problemler vs. gibi birçok faktör söz konusudur.
Bunlara ilave olarak da yarı zamanlı ve tam zamanlı kadrolu, gönüllü veya ücret almayanların yaşadığı moral ve motivasyon kayıpları, hizmet içerisindeki bireylerden bazılarının da bu koşturan rehberler üzerindeki baskıları, normal olmayan eleştirileri ve moral ve motivasyonları kırıcı söylemleri de önemli bir rol oynamaktadır.
Bütün bunların neticesinde, Hizmet’te koşturan insanlar bu işte uzun soluklu olarak duramamaktadırlar. Bu yaşananlar karşısında, belli bir donanıma sahip olan bu insanların hizmetleri bırakıp meslek hayatına atıldıkları çok görülmektedir.
YAŞANAN SÜREÇ VE TRAVMALARIN NEGATİF ETKİSİ
Süreçle beraber Hizmet’in finans kaynaklarının elden çıkması ve yaşanan mali problemler sebebiyle, özellikle hizmet kurumlarının bulunmadığı veya yetersiz olduğu bölgelerde, hizmetlerde koşturan çok sayıda insan bu vazifelerden el çektirilmişler ve geçimlerini kendilerinin temin etmeleri onlardan istenmiştir.
Diğer taraftan, süreçteki zulümleri yaşayanlar, ellerinden her türlü imkânları alınan ve büyük maddi sıkıntılar içerisine giren insanların şiddetle artan muavenet ihtiyaçları sebebiyle insanların rehberliğine yatırım yapılamamış ve rehberlik gündemdeki yerini hakkıyla koruyamamıştır.
VAZİFELİLERİN ŞAMAR OĞLANI HALİNE GELMELERİ
Şiddetle yaşanan travmaların etkisiyle de hizmetlerde koşturan insanlar başa gelen felaketlerin sebebi olarak görülüp, onlara hak etmedikleri bir tarzda baskılar yapılıp, her fırsatta yerden yere vurulan insanlar haline gelmişlerdir.
İşin daha da tuhaf tarafı, kendileri de süreç öncesinde hizmetlerde vazife almış olmalarına rağmen günümüzde istihdam edilemeyenlerin bu kervana iştirak etmiş olmalarıdır. Neticede, rehberlik faaliyetlerinde koşturanların hizmetten maaş almamaları, böyle bir zamanda bunun utanç sebebi olduğu gibi realiteyle ve insafla örtüşmeyen söylemler de bunlara eklenince tam veya yarı mesai gerektiren çok önemli rehberlik vazifeleri sahipsiz kalmışlardır.
Süreç öncesinde, toplumda bir karşılığı olan, herkesin saygı duyduğu, gerekli maddi ve manevi desteklerin verildiği, gelecekle alakalı çok sayıda belirsizliklerin bulunmadığı bir vazife iken, bugün için bütün bunlar ortadan kalkmış ve artık vazife yapmak arzu ve tercih edilmeyen, yer yer kendi insanlarından bazılarının da menfi söylemlerine maruz kalınan ve angarya kabilinden bir süre yapılsa da en erken fırsatta terk edilebilen bir iş haline gelmiştir.
Böyle bir durumda bu kutsi vazifelerde devam edebilmek için hakikaten çok şuurlu olmaya, maddi ve manevi donanımın tam olmasına, çok fedakâr bir yapıda olmaya ve manevi beslenmenin çok iyi olmasına ihtiyaç vardır. Bu özelliklere sahip olmayanlar ise çok kolay bir şekilde bu işten uzaklaşabilmektedirler.
HALBUKİ!..
Özellikle Batı ülkelerine çok sayıda Hizmet insanı cebri olarak hicret etmek zorunda kalmışlardır. Bu insanların hem kendilerinin hem de çocuklarının yaşadıkları travmalarla beraber hem asimilasyona karşı korunabilmeleri hem de bulundukları yerlere entegre olabilmeleri için her zamandan daha fazla rehberlik almaya ihtiyaçları vardır.
Hizmet insanları, geçen zaman içerisinde ayakları yavaş yavaş yere değmeye başladıktan sonra fark ettiler ki, hem kendilerinin hem de ailelerinin çok büyük manevi kayıpları olmuş ve bunları telafi edebilmek için çok ciddi rehberliğe ihtiyaçları bulunmaktadır. Ama, heyhat ki heyhat, maalesef, bu işin altına girebilecek yeterli sayıda ve donanımda rehberlik yapabilecek elemanlar bulunamamaktadır. Çok fazla artan sayıda rehberlik götürülmesi gereken insanlara mukabil çok az sayıda rehberlik yapabilecek insan vardır ve bu Hizmet’in en önemli bir problemi haline gelmiştir.
GENÇLER
Diğer taraftan, rehberlikte istihdam edilebilecek genç adayların bulunması, yetiştirilmesi, bu işe sahip çıkmalarının ve ömürlerinin en enerjik ve verimli olabilecekleri zaman dilimlerinden bir kısmını bu işlere himmet etmelerinin sağlanması bu şartlar altında çok zor olmaktadır.
Bu realitelerin farkında olarak, Hizmet insanlarının kendilerinden hizmet beklenilen bu insanlara her türlü desteği vermeleri, moral ve motivasyon takviyesinde bulunmaları, hak ettikleri saygıyı en azından kendi insanlarından görmelerini sağlamaları gerekmektedir. Şüphesiz ki, diğer taraftan, rehberlerin Kur’an’da, Sünnet’te ve onların günümüzdeki tefsirleri mahiyetindeki Risale-i Nurlar ve Pırlantalarda anlatılıp resmedildiği gibi birer hizmet insanı haline gelmeleri ve böylece karşılarına çıkan her türlü zorluk ve problemlerin üstesinden gelebilecek bir seviyeye ulaşmaları en birincil bir hedef olmalıdır. Fakat bu durum, insan olmaktan kaynaklanan realiteleri görmeye de engel olmamalıdır. İnşâallah, bundan sonra, bu önemli meselenin halli adına neler yapılması gerektiği ile alakaları hususları ele almaya çalışalım…
GÜZEL ÖRNEKLER
Himmet kahramanlığına teşvik adına gençlerin güzel örneklerle tanıştırılmaları, bu güzel örneklerin gündemde tutularak hep nazara verilmeleri de çok önemlidir. Fethullah Gülen Hocaefendi, bu örneklerin az olduğu zamanlarda özellikle sahabeleri ve geçmişteki manevi büyükleri nazara vererek onları birer model olarak cemaatine sunmuşlardır. Bu bağlamda sahabe hayatını ve Allah dostlarını anlatan kitapların okunması üzerinde ayrıca durmuşlardır.
Daha sonra cemaat içerisinden de bu güzel örneklerin sayısı arttıkça, “Örnekleri kendinden bir hareket” diyerek yeni örnekleri bunlara eklemiş ve bu zamanda da bu işin yapılabileceğini ve yaşanabileceğini canlı örnekler üzerinden göstermişlerdir.
Günümüzde, rehber talebelerin sayısındaki azalmayı düşünerek, diğer coğrafyalarda bu işi yapan rehberlerle beraber olmalarına imkân verecek programların organize edilmesi de bu hususa katkı sağlayabilir.
MEZUNİYETTEN SONRA İSTİHDAM EDEBİLMEK İÇİN NELER YAPILMALI
1. Batı toplumlarında, derneklerde, sivil toplum kurumlarında, yardım kurumlarında, vakıflarda çalışmak da kariyerden kabul edilmektedir. Dolayısıyla, herhangi bir iş başvurusunda bu faaliyetleri CV’de göstermek faydalı olmaktadır.
2. Gençlerden mezuniyetten sonra ömürlerinden belli bir zaman dilimini iman ve Kur’an hizmetine kullanma sözü alınabilir. Fakat buna muvaffak olabilmek için bu işin üniversiteye başlandığı yıllardan itibaren çalışmalarının yapılması, bu hususta planlamaların ve gençlerin bu işe hazırlanması adına programların hazırlanıp organize edilmesine ihtiyaç vardır.
3. Eğer bu gençler tam veya yarı zamanlı kadrolu olarak çalışacaklarsa, bunların kurumların elemanları olarak kayıtlarının yapılması ve geçimlerini sağlayacak bir maaş verilmesi gerekir.
4. Gelecekte mesleklerine dönme durumları da hesaba katılarak, meslekleri ile olan teması devam ettirmelerine ve mesleki gelişimlerine destek olacak faaliyetlere de imkân vermek gerekmektedir.
5. Zamanla, bazıları mesleklerine geri dönseler de, rehberlik faaliyetlerine gönlünü kaptırmış olan kabiliyetli bireyler içerisinde, belki de ömürlerini bu işe tamamen adama kararı alanlar da çıkabilecektir.