Prof. Dr. Şerif Ali Tekalan hakkında verilen gözaltı kararı ile ilgili bir açıklama yapan avukatı Yüksel Çora, müvekkilinin asılsız ve gerçek dışı iddialarla irtibatlandırıldığı KPSS soruşturması ile en ufak bir ilgisi bulunmadığını belirterek, bu soruşturmanın süregelen algı operasyonlarının bir parçası olduğunu söyledi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, Ankara merkezli başlatılan operasyon kapsamında birçok kişi hakkında gözaltı kararı verilmiş bunlar arasında Fatih Üniversitesi'nin eski rektörü Prof. Dr. Şerif Ali Tekalan'da yer alıyor. Tekalan'ın avukatı Çora gözaltı kararı ile ilgi yaptığı açıklamada, müvekkili hakkında hukuki ve somut hiçbir delil mevcut olmadan suç isnat edildiğini vurguladı.
Av. Yüksel Çora, müvekkili Tekalan ile ilgili şu açıklamada bulundu:
"Birkaç gündür basın yayın organları tarafından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, Ankara merkezli başlatılan operasyon kapsamında müvekkilim Prof. Dr. Şerif Ali Tekalan hakkında gözaltı kararı olduğu, yine KPSS soruşturması kapsamında hazırlanan İddianamede şüpheli olarak yer aldığı şeklinde haberler yapılmaktadır.
Öncelikle, daha önce çok defa kamuoyu ile paylaşıldığı üzere, Müvekkilimin KPSS soruşturması ile en ufak bir ilgisi bulunmamaktadır. Asılsız ve gerçek dışı iddialar ile bir şekilde Müvekkilimi bu soruşturma ile irtibatlandırma gayretlerinin akli, hukuki, mantıki ve vicdani hiçbir izahı yoktur, olamaz. İddianamesi hazırlamış bu dosyada kovuşturma aşamasında, Müvekkilim hakkında hiçbir somut ve hukuki delilin olmadığının çok net bir şekilde anlaşılacağından en ufak bir kuşkumuz yoktur.
Diğer taraftan, Ankara merkezli operasyon etrafında bazı basın yayın organlarının birkaç gündür yurtdışına kaçtı şeklinde yaptığı haberler asılsız ve gerçek dışı olup Müvekkilim yaklaşık 20 gün önce görev yaptığı Üniversitenin görevlendirmesi ile yurtdışına çıkmıştır.
Müvekkilimi yakından tanıyan herkes bilir ki Müvekkilim Prof. Dr. Şerif Ali Tekalan 365 günün yarısını yurtdışında geçirmekte, kongrelere, panellere katılmakta çok zaman gittiği ülkelerdeki üniversiteler ile bir süre önce rektörlük görevinden ayrıldığı Üniversite adına işbirliği protokolleri imzalamaktadır.
Kaldı ki yaklaşık 20 gün önce ülkede bulunan Müvekkilime savcılık tarafından bir davet gönderilmiş olsa idi şimdiye kadar olduğu gibi davete icabet etme noktasında Müvekkilim tereddüt göstermeyecek, mümkün olan en kısa zamanda ifade vermiş olacaktı. Ne var ki bahse konu soruşturmalar kapsamında ne Müvekkilime ne de avukatı olarak bizlere tebligat yapılmış, Müvekkilim ifadeye davet edilmemiştir. Bu noktada gözaltı kararının Müvekkilimin yurtdışında olduğu bir zamanda verilmiş olması da ayrıca manidardır.
Fakat hukukun adeta ayaklar altına alındığı son bir iki yıllık süreçte, süreci yakından takip edenlerin çok iyi bildiği gibi bu soruşturma da süregelen algı operasyonlarının bir parçasıdır. Müvekkilim hakkında ise hukuki ve somut hiçbir delil mevcut olmayıp delilin olmadığı bir noktada tabiatıyla suç isnadı da mümkün değildir.
Hayatının büyük bir çoğunluğunu ülkemizde yükseköğretimin kalitesinin yükseltilmesine ve dünyada hak ettiği yeri almasına adayan ve bu amaç etrafında bir dönem TÜBİTAK'ta görev alan, Turgut Özal tarafından seçilerek YÖK üyeliği de yapan Müvekkilim hakkında asılsız ve gerçek dışı iddialara ve hiçbir somut ve hukuki delile dayanmayan suçlamalara dayalı gözaltı kararının alınması üzüntü ve endişe vericidir.
Hukuka bir gün herkesin ihtiyacı olacağı gerçeğinden hareket ile bu karardan en kısa zamanda geri dönülmesi gereklidir.
Aksi takdirde bu kararı alanlar, bugün olmasa bile bir gün hukuk ve tarih önünde bu kararları sebebiyle sorumlu olacaklardır.
Sayın Savcının gözaltı kararını dayandırdığı daha doğrusu dayandırdığını düşündüğü bilgi ve belgeleri veya başkaca gerekçeleri gördükten sonra bu karara itiraz edeceğimizi, aynı zamanda masumiyet karinesini de hiçe sayan, Müvekkilimin kişilik haklarını ihlal eden haberleri yapan sorumlular hakkında ceza ve hukuk mahkemelerine başvuru ile Müvekkilimin yasal haklarını sonuna kadar takip edeceğimizi, kamuoyunun bilgisine saygı ile arz ederim.
Av. Yüksel Çora
Prof. Dr. Şerif Ali Tekalan vekili"
CİHAN