Prof. Ori Soltes, Brüksel merkezli Intercultural Diyalog (Kültürlerarası Dialog) Platformunun Perşembe günü düzenlediği etkinlikte kitabını tanıttı ve okuyucuların sorularına cevap verdi. 

Soltes, kitabında Fethullah Gülen Hocaefendi'nin hayatı ve düşüncelerinin yanı sıra kendisinin ve ondan ilham alanların onlarca yıldır yürüttüğü önemli eğitim ve barış faaliyetlerini incelemekle kalmıyor aynı zamanda civic islam ve siyasi islam ayrımına giderek Türkiye’deki Hizmet Hareketi ile ilgili tartışmalara ve iftiralara da değiniyor. 

TR724'ün haberine göre kitabının tanıtımına Hocaefendi'nin hayatından hizmet okullarına kadar birçok konuya değinen Prof. Soltes, özellikle ziyaret etme fırsatı bulduğu Hizmet okullarından çok etkilendiğini ifade etti. Hizmetin eğitim projelerinin karşılık beklemeden, gizli saikler olmadan beklentisiz bir şekilde gerçekleştirildiğine ve bunun da büyük başarıların en büyük sebeplerinden biri olduğuna dikkat çekti. 

Hizmet hareketinin ismi ile ilgili de konuşan Soltes, hizmet eylemlerinin fedakarlık ve diğergamlık gerektirdiğini ifade etti, Hizmet’in birçok yerde Gülen Hareketi olarak bilinse de bir kült hareket olmadığını ve bu isimlendirmeden en çok rahatsız olanlardan birinin de Fethullah Gülen Hocaefendi'nin kendisi olduğunu söyledi.

Hocaefendi'yi ve Hizmet hareketini daha iyi anlamak ve anlatmak için kitabını hazırlarken 70’den fazla kişiyle röportaj yapan yazar, kitap tanıtımında bu röportajlardan bazı kısımlar paylaştı. 

Erdoğan ile Hocaefendi arasındaki ilişkinin özellikle 2010 yılından sonra değiştiğine değinen Soltes, bu süreçte Erdoğan’ın kendi söylemine atıfta bulunarak ‘demokrasi treninden’ indiğine işaret etti. 2013 yılında Türk Hava Yolları ile Türkiye’yi ziyaret ettiğinde Today’s Zaman’ı okuduğunu hatırlatan Soltes, o yıldan sonra Türkiye’de çok hızlı bir değişim olduğunu ve Erdoğan’ın özellikle 2013’den sonra demokrasiden uzaklaşarak otokrasi ve diktatörlüğe doğru bir rota takip ettiğini ifade etti.

15 Temmuz’u, Hitler Almanyası dönemindeki Meclis yangınına benzeten yazar, Hitler gibi Erdoğan’ın da 15 Temmuz sonrasında oluşturduğu terör iklimiyle kendi rejimine gerçekten muhalefet edenleri bertaraf ettiğini söyledi. Erdoğan’ın kendi kitlesini ve muhafazakar insanları özellikle medya yoluyla zehirlediğini söyleyen Prof. Soltes, Türkiye’deki sekülerlerin de Fethullah Gülen’i ve hareketini anlayamadığına değindi.

Hizmetin geleceği ile ilgili de konuşan yazar, hareketi gelecekte çok parlak günlerin beklediğini düşündüğünü söyledi. ABD’de katıldığı konferanslarda Hizmet hareketinden birçok gençle karşılaştığını ifade eden yazar, hizmetin gençlerinin kalitesine dikkat çekerken ayrıca dünyanın birçok yerinde, neredeyse her yerde sayısız projenin bugün bile devam ettiğini belirtti.

Yazar ayrıca Fethullah Gülen’in kendisine soru sorulduğunda tavsiye vermekten geri durmadığını ancak insanlara ne yapacaklarını söylemekten özellikle kaçındığını vurguladı. Fethullah Gülen’in Hizmet Hareketi projelerinde çalışan insanların problemlere çözümleri kendilerinin bulmasını istediğini ve bu şekilde yönlendirdiğine dikkat çekti. 

Bazı gençlerin belki de Fethullah Gülen’i hiç göremeyeceklerine, onunla tanışamayacaklarına dikkat çeken yazar bunun Hizmet hareketinin devamı için bir engel teşkil etmediğini söyledi. Gençlerin, Fethullah Gülen’in öğretilerinden, yazılarından, fikirlerinden, eylemlerinden esinlenerek ve örnek alarak hizmeti çok daha parlak bir geleceğe taşıyabileceğini sözlerine ekledi. Yazar, ‘Rahat olun, hizmetin çok parlak bir geleceği var’ dedi. 

Prof. Soltes, Hizmetin dünya genelinde daha bilinir hale gelmesinde Erdoğan’ın büyük bir hatasının önemli rolü olduğunu söyledi. Erdoğan’ın Fethullah Gülen’i ve Hizmeti susturmak için harekete geçtiğinde yurtdışındaki birçok insanın Hizmet hareketini daha yakından tanıma imkanı bulduğunu belirtti. 

Soltes, Erdoğan rejiminin baskısı ve zulmü sebebiyle birçok insanın yurtdışına sürgüne çıkmak zorunda kaldığını, bunun sürgündeki insanlar için çok zor olduğunu fakat diğer taraftan da hizmetin zorunlu olarak dünyanın birçok yerine yayıldığını ve büyüdüğünü dile getirdi. Hizmet insanının dünyanın her yerinde olmasının, diasporada olmasının ve dünyanın 4 bir yanında hizmet etmesinin Fethullah Gülen’in geçmişten beri en büyük dileklerinden biri olduğunu da dikkat çekti. 

Prof. Soltes dünya genelinde hizmetin büyüyüp gelişmeye devam ederken Türkiye’de kısa vadede bir düzelme beklemenin pek mümkün olmadığını da sözlerine ekledi. Erdoğan ve rejiminin Türkiye’deki insanları zehirlediğini tekrar eden yazar, en azından iki jenerasyon boyunca bunun etkilerinin süreceğini düşündüğünü söyledi. Fethullah Gülen Hocaefendi'nin sürekli etrafındakilere ‘sabrı’ tavsiye ettiğini söyleyen yazar, ‘bunun için de sabretmek gerekiyor’ dedi.

Prof. Ori Z. Soltes; İngilizce, Fransızca, Almanca, İtalyanca, İspanyolca, Flamanca, Yunanca, İbranice, Latince, Rusça ve Sankristçe biliyor. Daha önce yedi yıl boyunca B’nai B’rith Klutznick Ulusal Yahudi Müzesi’nin Direktörü ve Baş Küratörü olarak görev yapan ve birçok üniversitede farklı alanlarda dersler veren Prof. Soltes şu an Georgetown Üniversitesi’nde teoloji, sanat tarihi, felsefe ve siyasi tarih dersleri vermeye devam ediyor.