Samanyoluhaber.com - Moskova
Yaklaşık 4 saat süren görüşmenin ardından “süreç kapalı” açıklaması yapan Kremlin detay vermekten kaçınırken, temasların Ukrayna’daki çözüm süreci çerçevesinde gerçekleştiği belirtildi.
Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, görüşmenin içeriğinin kamuoyu ile paylaşılmayacağını açıkladı. Peskov, Witkoff’un daha önce iki kez Moskova’yı ziyaret ettiğini ve bu temasın bir devamı niteliğinde olduğunu söyledi: “Bu Witkoff’un üçüncü ziyareti. İlk tokalaşma gayet doğal bir görüntüydü. Ama görüşme sürecinin kendisi kapalı bir süreçtir.”
Kremlin, toplantıdan bazı fotoğrafları kamuoyuyla paylaştı. Görüşmede Putin’e dış politika danışmanı Yuri Uşakov ve Rusya’nın yatırım ve ekonomik ilişkiler özel temsilcisi Kirill Dmitriyev eşlik etti. Witkoff, görüşme öncesinde sabah saatlerinde Grand Hotel Europe’da Kirill Dmitriyev ile bir araya geldi.
Görüşmenin Arka Planı: Gaz ve Barış Pazarlıkları
ABD Başkanı Donald Trump’ın özel temsilcisi Steve Witkoff, Ukrayna’daki ateşkese ulaşmanın en hızlı yolunun, Rusya’nın ilhak ettiği Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya bölgelerinin tanınmasından geçtiğini söyledi.
Reuters’ın haberine göre, iki ABD’li yetkili ve sürece yakın beş kaynağa dayandırıldı. Witkoff’un bu öneriyi doğrudan Donald Trump’a ilettiği aktarıldı. Ancak Witkoff’un ofisi, ABD Ulusal Güvenlik Konseyi, Dışişleri Bakanlığı, Ukrayna Dışişleri ve Rusya’nın Washington Büyükelçiliği Reuters’ın yorum taleplerine yanıt vermedi.
Witkoff, Mart ayında gazeteci Tucker Carlson ile yaptığı röportajda, bu bölgelerde halkın çoğunluğunun Rusya’ya katılma yönünde oy kullandığını belirterek şu ifadeleri kullanmıştı: “Onlar Rusça konuşuyor. Yapılan referandumlarda ezici çoğunluk Rusya’ya katılmak istediklerini belirtti.”
Ayrıca Kırım’ın statüsünü de Rusya-Ukrayna savaşının çözümünde kilit bir mesele olarak tanımladı.
Washington’da Rahatsızlık Oluşturdu
Witkoff’un açıklamaları, ABD ulusal güvenlik çevrelerinde şok etkisi yaptı. Reuters’a konuşan bazı yetkililer, bu açıklamaları Washington’un geleneksel tutumuna ters ve Moskova’ya fazla yakın bir duruş olarak değerlendirdi.
Ancak daha önce yapılan toplantıya katılan emekli General Keith Kellogg, bu fikre sert şekilde karşı çıkarak Kiev’in bu bölgeleri asla teslim etmeyeceğini belirtti. Ayrıca, ABD’nin Ukrayna’dan Gazprom’un AB’ye gaz taşıdığı boru hattının kontrolünün, Amerikan hükümetine bağlı Uluslararası Kalkınma Finansmanı Kurumu’na devredilmesini istediği ortaya çıktı. 11 Nisan’daki Kiev-Washington görüşmeleri sırasında bu talep, Ukrayna heyeti için “beklenmedik bir sürpriz” oldu ve görüşmelerin gergin geçmesine neden oldu.
Reuters’a göre, ABD ayrıca Ukrayna’nın maden kaynaklarına ayrıcalıklı erişim ve bu kaynaklardan elde edilecek gelirin ABD yönetimindeki ortak bir fona aktarılmasını da önerdi. Trump’ın bu anlaşmayı dayattığı, aksi takdirde “sorun çıkabileceği” yönünde uyarılarda bulunduğu öne sürüldü.