Hocaefendi'den Ramazan'la ilgili çok önemli hususlar

Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi, geçtiğimiz yıllardaki sohbetlerinde mübarek Ramazan ayının nasıl değerlendirilmesi gerektiğiyle ilgili çok önemli hususlara değinmişti

11 ayın sultanı Ramazan-ı Şerif yarın başlıyor? Müslüman aleminin sabırsızlıkla beklediği bu mübarek ayı  nasıl değerlendirmeliyiz? Ramazan'ı nasıl idrak etmeliyiz? Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi, 03 Ekim 2005 tarihli "Ramazan'ı nasıl değerlendirmeliyiz?" başlıklı Bamteli sohbetinde, bu mübarek günlerin nasıl değerlendirileceğine ilişkin çok önemli husularda bulunuyor.

"Her gün beş altı saat Kur’an-ı Kerim okunsa. Mesela Hamdi Yazır’ın tefsiri gibi bir tefsir okunsa. Kur’an-ı Kerim’le yürekten yeniden bir kere daha selamlaşsak."
diyen Fethullah Gülen Hocaefendi, "Bu yapılamayacaksa en azından her cüzün mealine de bakılsa. Ramazan-ı Şerif’te yine hatim okunsa. Temkinli, dikkatli, saygıyla Kur’an-ı Kerim’e öyle bakılsa. Mutlaka öyle bakmanın bile ayrı bir feyzi, ayrı bir bereketi vardır." dedi.

Ramazan-ı Şerif’te; dikkatli, titiz yaşamak ve laubalilikten uzak durulması uyarısında bulunanan Hocaefendi, "Böylece değişik, bütün hayır kanallarını işleterek her kanaldan hayır ve bereketin defterimize akmasını sağlamak lazım" ifadelerini kullandı.


"KUR-AN'I KERİM'LE YÜREKTEN YENİDEN BİR KERE DAHA SELAMLAŞSAK"
Sadece Ramazan-ı Şerif’e mahsus değil, başka zaman da okunabilir; her gün beş altı saat okuma, Kur’an-ı Kerim’le meşgul olma imkanı olsa, Kur’an-ı Kerim’in mübarek lafızlarıyla iktifa etmeyip de bir geniş tefsiri, mesela Hamdi Yazır’ın tefsiri gibi bir tefsir okunsa. Kur’an-ı Kerim’le yürekten yeniden bir kere daha selamlaşsak.

Bu yapılamayacaksa en azından her cüzün mealine de bakılsa. Ramazan-ı Şerif’te yine hatim okunsa. Temkinli, dikkatli, saygıyla Kur’an-ı Kerim’e öyle bakılsa. Mutlaka öyle bakmanın bile ayrı bir feyzi, ayrı bir bereketi vardır. Cenabı Hak mahrum bırakmaz. Kur’an bizim âtimize, ikbalimize güler. Kur’an’la bir kere daha sevinmek lazım. Kur’an da kendisine alaka gösterilmesiyle sevinir.

"BİRAZ DAHA DİKKATLİ, BİRAZ DAHA TİTİZ YAŞAMAK LAZIM"
Ramazan-ı Şerif’te, biraz daha dikkatli, biraz daha titiz yaşamak lazım. Laubalilikten uzak durmak lazım. Cenabı Hakkı görüyor gibi O’na kulluk yapan insanlar mahiyetinde, çizgisinde temkinli davranmak lazım. Tavır ve davranışlarımıza Ramazan’ı aksettirirsek Ramazan’a Cenabı Hakkın teveccühü neyse şayet ondan tamamiyetiyle istifade ederiz. Yani birler yedi oluyorsa, yetmiş oluyorsa, yedi yüz oluyorsa, yedi bin oluyorsa, yedi milyon oluyorsa, bunlar insanların biraz samimiyetlerine, vefalarına, Cenabı Hakka teveccühlerine, duruşlarındaki ciddiyetlerine bağlıdır. O meselenin de bir kez daha gözden geçirilmesi lazım.

Sair işleri aksatmamak kaydıyla geceleri doğru dürüst ihya etmek lazım. Teravihi temkinli, aradan çıkarma mülahazasıyla değil, Ramazan-ı Şerif’te en önemli işimiz deyip teravihe kilitlenmek, teravihi kalp huzuruyla eda etmek, onu dualarla bezemek, salat u selamlarla bezemek, bunlar yapılması gerekli olan şeyler.

"PARASI OLANLAR SADAKA VERSİN"
İmkanı, parası olanların sağa sola sadakada bulunması. Efendimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem) Ramazan-ı Şerif’teki semahat hissiyle coşmasını anlatırken “esip gelen bir rüzgar” diyorlar. Onu da yapın. Yapacak insanlar vardır.

Böylece değişik, bütün hayır kanallarını işleterek her kanaldan hayır ve bereketin defterimize akmasını sağlamak lazım. Çünkü Ramazan’da her şey katlanarak geliyor. Diğer bir tabirle Ramazan-ı Şerif’te hayır ve hasenatın debisi çok yüksek oluyor. O zaman yan gelip yatmamalı.

RAMAZAN İMSAKİYESİ
Ramazan başlangıcından itibaren imsak ve iftar vakitlerini buradan takip edebilirsiniz.

3:45

20:26

HADİS-İ ŞERİF
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem
şöyle buyurdu:


“Kadınlara iyi davranmanızı tavsiye ediyorum; vasiyyetimi tutunuz. Zira kadın kısmı kaburga kemiğinden yaratılmıştır. Kaburga kemiğinin en eğri yeri üst tarafıdır. Eğri kemiği doğrultmaya kalkarsan kırarsın. Kendi hâline bırakırsan, yine eğri kalır. Öyleyse kadınlar hakkındaki tavsiyemi tutunuz. ”

Buhârî, Enbiyâ 1, Nikâh 80; Müslim, Radâ’ 60. Ayrıca bk. Tirmizî, Radâ` 11, Tefsîru sûre (9) 2; İbni Mâce, Nikâh 3