Eşi kanser olan, kirada oturan ve hiçbir gelirleri olmadığını utanarak söyleyen H.B. isimli bir bayan, iftar sofrasında daha bir dilim karpuz yemediklerini belirtti. H.B. isimli bayan, 11 yaşlarındaki kızlarını on sene önce trafik kazasında kaybettiklerini ifade ederek, "Eşim berberdi. Kızımızın ölümüne çok üzüldü. Daha sonra bağırsak kanserine yakalandı. Şimdi akciğerlerine sıçradı ve cihaz yardımıyla nefes alabiliyor. Kirada oturuyoruz ve hiçbir gelirimiz yok. Evimize bu yaz daha bir dilim karpuz girmedi." dedi. Bunları söylemekten çok utandığını, ancak çaresiz kaldığını ifade eden H.B., 7 yıldır eşinin hastalığının sürmesi sebebiyle çok zor günler yaşadıklarını kaydetti. Ramazan ayının ilk sahurunda 3-4 zeytin tanesi ile sahur yaptığını dile getiren H.B., "Eşim hastalanmadan önce durumumuz iyiydi. Eşim hastalanıp çalışamaz duruma gelince akrabalar ve komşular yardım etmeye başladı. Evli olan iki çocuğumdan birisi Bağ-Kur primini, diğeri kiramızı ödeyebiliyor. Ancak eşimin hastalığı 7 yıldır sürüyor. Bu uzun bir süre. Bu sebeple yavaş yavaş akraba ve komşulardan yardım azaldı, daha sonra hiçbir şey gelmez oldu. Onlara da bir şey diyemiyorum, Allah razı olsun. Bize çok yardımcı oldular." Son aylarda çok büyük maddi zorluklar çekmeye başladıklarını vurgulayan H.B., yaşadığı zorluğu şu cümlelerle anlattı: "Geçen gün evde iftarda yiyebileceğimiz hiçbir şey yoktu. Sadece su vardı ve artık elektrik parası çok gelmesin diye buzdolabının da fişini çektim. Evin balkonuna çıktım. 'Allah'ım bu koca şehirde iki kişinin karnını doyuracak kadar yardımsever hiç insan yok mu? dedim kendi kendime. Bize yardımcı ol diye dua ettim. Çok ama çok zor günler geçiriyoruz. Artık aç kalmaktan korkar hale geldik. Daha sonra böyle bir derneğin varlığını duydum. Şimdi dernekten aldığım yardımlarla karnımızı doyurmaya çalışıyoruz." "KANSERLİ HASTALARIN SADECE KURU GIDA DEĞİL SEBZE VE MEYVEYE DE İHTİYACI VAR" Uluslararası İnsani Yardım Kuruluşu ( İHH) tarafından temin edilen 30 paket erzak ve 3 kilogramlık et dağıtımını yapan Lösemi ve Kanser Hastaları Derneği Başkanı Nihal Akar, kanser hastalarının çok zor şartlar altında yaşamaya çalıştıklarını, hem kuru gıda hem de yaş meyve ve sebzeye ihtiyaçları olduğunu söyledi. 'Devlet, kanser hastalarının her şeyini karşılıyor' diye bir kanı olduğunu, devletin sadece tıbbi tedaviyi karşıladığını vurgulayan Akar, "Kanser hastaları çok iyi bir şekilde beslenmeli. Ancak ne yazık ki yazın sonuna gelmemize rağmen hala bazı kanser hastalarının evine bir dilim karpuz girmedi. Bu insanların et, süt ve meyve tüketmeleri gerekir. Kanser hastaları özürlü grupları arasında görmezden geliniyor. Ancak en büyük sıkıntıyı kanserli hastalar çekiyor. Bu insanlar dertlerini açık açık anlatamıyorlar, onur mücadelesi veriyorlar." diye konuştu. İHH Sakarya Temsilcisi Rahim Bağdat ise herkesin, dinin emrettiği ölçüde zekatlarını vermesi halinde yardıma muhtaç, açlıkla karşı karşıya gelen insan kalmayacağını sözlerine ekledi. CİHAN