İşte yaşayan hurafe ve batıl inanışlar
Yrd. Doç. Dr. Kıyasettin Koçoğlu, ülke genelinde bin 380 farklı hurafe ve batıl inanışın olduğunu söyledi.
Yapılan bir araştırmayı kitaplaştıran Koçoğlu, batıl inanışların yaygınlığına dikkat çekti. Araştırmalarda hurafe ve bidatlarda aileyi sırasıyla uğur ve uğursuzluğa inanmak, cenaze, şifa, türbe-yatır, hıdırellez, baht açılması takip ediyor.
Türkiye'nin tüm bölgelerinde Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yapılan bir araştırmayı '21. Yüzyılın Türkiye'sinde Hurafeler' adı altında kitaplaştıran Iğdır Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Kıyasettin Koçoğlu, ülke genelinde bin 380 farklı hurafe ve bidat tespit edildiğini ifade etti. Koçoğlu, bu hurafe ve bidatların sayısında aile ile ilgili olanların başı çektiğini söyledi. "Türkiye'de halen yaygın bir hurafe ve batıl inanış anlayışı var.'' diyen Koçoğlu, bilgisizlik, yalnızlık, çaresizlik, zorda kalmışlık, korku, üzüntü, hastalık, sıkıntı, felaketler, umut ve umutsuzluğun isteyerek veya istemeyerek insanları hurafelerin tuzağına ittiğini belirtti.
Türkiye'de üretilen hurafeler içerisinde aile konusunun birinci sırada yer aldığını belirten Kıyasettin Koçoğlu, ülkede aileyle ilgili farklı tam 335 hurafe ve bidat bulunduğunu söyledi. Koçoğlu, yapılan araştırmalarda hurafe ve bidatlarda aileyi sırasıyla uğur ve uğursuzluğa inanmak (319), cenaze (272), şifa (78), türbe-yatır (73), hıdırellez (49), baht açılması (39), namaz (36), nazar (31), dua (26), adak-kurban (25), hac (23), mübarek gün-gece (17), misafir (12), bayram (12), sihir-büyü-fal (9), cin-peri (9), aşure (8) helâl-haram (7), muska (6), Ay ve Güneş tutulması (2) takip ettiğinin görüldüğünü bildirdi.
Türkiye genelindeki araştırmalarda bir şeylerin uğur ve uğursuzluğuna inanmakla ilgili hurafe sayısının 319 olduğunu bildiren Yrd. Doç. Dr. Koçoğlu, bunun içerisinde aylar, geceler, hayvanlar, sayılar ve tırnak kesmekle ilgili hurafelerin de yer aldığını kaydetti. "Baykuş ötmesi, kara kedinin insanın önünden geçmesi, horozun vakitsiz ötmesi, insanların ve araçların önünden tavşanın geçmesi''nin uğursuzluğuna inanan insanların bulunduğunu anlatan Koçoğlu, Türkiye'nin bazı yörelerinde de tilkinin uğur getirdiğine inanıldığını aktardı.
Çocuklarla ilgili hurafeler
Sünnet olan çocuğun acısının azalacağına inanılarak sünnet olma anında, annesi ve diğer hanımlar tarafından oklava çevirmek.
Yeni doğan çocuğun dindar olması için göbeğinin kesilerek cami avlusuna bırakılması. Konuşamayan çocukların konuşabilmesi için cuma namazından sonra müezzin tarafından cami anahtarının çocuğun ağzına sokup çıkarılması, yürüyemeyen çocukların ayaklarına ip bağlayarak cuma namazından ilk çıkan kişiye ipi kestirmek. Kırkı çıkmamış bir bebeğin tırnakları kesilirse o çocuğun hırsız olacağına inanmak. Küçük çocukların üzerinden atlanıldığında boylarının kısa olacağına inanmak.