Ruanda 1994 yılındaki katliamla anılan, hatırlanan bir ülke. Ruanda insanları her ne kadar üzerinden katliam travmasını atmış, ülke her ne kadar silkinip ayağa, atağa kalkmış olsa da geriye kalan yetimler, sakatlar, mağdurlar hala hayattalar ve zorluklarla karşı karşıyalar.
İşte bu Ramazan ayında, Kimse Yok Mu gönüllüleri, yardım elini Ruanda’ya uzattı. Sevgiyle, ilgiyle, merhamet ve şefkatle üzatilan bu eller ise katliamdan kurtulmuş 1300 kişinin yaşadığı Köyde 70-80 yaşındaki kimsesiz kalmış, bakım ihtiyaçlarının kendilerinin yaptığı “neneler” tarafından sımsıkı kavrandı… yine ayni şekilde sevgiyle…
“Nenelere” verilen gıda paketleri içinde pirinç, mısır unu, şeker, tuz, yağ, fasulye gibi yiyeceklerle birlikte sabun gibi diğer ihtiyaç malzemeleri de vardi. Ruanda’daki Türk Okulu “Ümit Çocuk Akademisi” müdürü İsa Göktürk Yılmaz’in “Bu benim nenem.” diyerek sarıldığı Mukaruyenzi nine, tam 87 yaşında. Gözlerindeki mutluluğu görmeliydiniz. Bu bambaşka bir sevinçti çünkü ilk defa bir ‘beyaz adam’ (muzungu, yerel dilde) ona sarılıyor ve ninem diye sahip çıkıyordu. O ve diğer “neneler” hep birlikte öyle dualar öyle dualar ettiler ki! Dağıtıma bizzat katılan Kinyinya bölgesi idari yetkilisi Raymond Bey, onların memnuniyetlerini şöyle tercüme etti: “Sizin için, Türkiye için bu Ramazan ayında öyle dualar ettiler ki… her işiniz rast gelsin, Allah sizin islerinizi asan, yolunuzu bahtınızı açik etsin…” Bu yaşlilari siz memnun ettiniz, inanın o Allah da sizi, Türk insanini memnun edecektir, ülkenizi bereketlendirecektir. Siz onlara “nenem” dediniz, simdi onlar da size siz de bizim evladımızsınız bundan sonara diye sahip çıkıyorlar.
Kimse Yok Mu gönüllülerinden Ömer Faruk Çelebi, yaptıklari hayır işinden aldıkları hazzı dile getirmek sadedinde hayretlerini gizleyemediğini ifade etti. Fen Bilgisi öğretmeni olan Çelebi, “İnsanın içi bu kadarcık bir hayra vesile olmakla bile tarifi imkansız birinsırah ve huzur hissiyle doluyor. Demek ömrümüzü bu tur hayır islerine vakfetsek bizler Cennet ehli, dünyamız da Cennet köşesi olacak.” dedi.
Bir diğer Kimse Yok Mu Gönüllüsü, matematik öğretmeni Fatih Kabakcı ise “nenelere” süreklilik arzeden bir takim projelerle tekrar gelecekleri ve kendilerini sık sık ziyaret etme sözünü vererek onlardan hüzünle ayrıldı.
Mustafa Gubes ise Türkçe öğretmeni. O da dağ-bayır, köy-kasaba demeden yardım faaliyetleri için koşuşturanlardan. Şu anda bu yazı kaleme alındığında yine bir başka köye yardım seferine çıkıyor kendisi. Dün iftarını bir sofrada yapamadı. Neyle açtın iftarını dedik, pazardan aldığı meyveyle açmış!
Ruanda’da Kimse Yok Mu aslında bir yılı aşkın bir zamandır muhtelif zamanlarda muhtelif kampanyalar düzenleyegelmişti. Geçen sene Ramazan’da ve Kurban Bayramında yine burada yardım kampanyaları düzenlenmişti. İleriki yıllarda daha çok muhtaç insana ulaşmak ve daha kalıcı projelere imza atmak için hazırlıklar yapan Kimse Yok Mu ekibi Ruanda halkı adına, bütün Türk halkına teşekkürü bir borç biliyor ve onların desteklerini ve hatta bizzat katılımlarını temenni ediyor.