Bu durumun ise ilerleyen saatlerde yeniden acıkmaya neden olduğu bildirildi. Kayseri Özel Kayseri Tekden Hastanesi Beslenme ve Diyet Polikliniği Beslenme ve Diyet Uzmanı Duygu Deniz, Ramazan ayında da diğer zamanlardaki gibi günlük yiyeceklerden alınan enerjinin yeterli ve dengeli bir biçimde olması gerektiğini söyledi. Deniz, "Yine az ve sık yiyerek sindirim sistemimizi yormadan beslenmeliyiz. Aldığımız gıda çeşitleri fazla olmalıdır. Et, süt, ekmek, meyve ve sebze gruplarını dengeli bir biçimde sahur ve iftar menülerimizde bulundurmalıyız." dedi. Diyetisyen Duygu Deniz, sahur öğününün özelliği, kişinin bütün gün verimli olmasını sağlayacak şekilde ve kan şekerinin fazla düşmesini engelleyecek biçimde doyurucu olması gerektiğini belirtti. Gün içinde kan şekerinin çok düşmemesi veya açlık hissinin çabucak hissedilmemesi için glisemik indeksi düşük bir ekmek türünün seçilmesi gerektiğini belirten Deniz, "Tam tahıllı ekmeklerin (tam buğday, çavdar, yulaf gibi) glisemik indeksi düşüktür ve özellikle hamur işi olan yiyecekler yerine bunları tercih etmeliyiz sahurda. Sonuç olarak sahurda mutlaka bir ekmek veya ekmek yerine geçen yiyeceklerden tam tahıllı olanlarını tüketmeliyiz. Süt, peynir, yumurta gibi kahvaltılık proteinli yiyeceklerle de öğünümüzü desteklemeliyiz." diye konuştu. Uzun süre açlıktan sonra iftarda mideye bir anda yüklenilmemesi gerektiğini anlatan Deniz, şu uyarılarda bulundu: "Özellikle sıcakların etkisiyle orucumuzu fazla miktarda soğuk suyla açma gereği duyuyoruz. Bu da bizde fazlasıyla şişlik yapıp almamız gereken besinleri almamızı engelliyor ve daha sonra geç saatlerde acıkmamıza sebep oluyor. Çok soğuk su veya içecek tüketmekten kaçınmalıyız. İftarı çorbayla başlatıp aralıklarla günlük yememiz gereken et, sebze ürünlerini tüketmeliyiz. Yine ekmekte aşırıya kaçmamalıyız. Eğer pilav, makarna ve patates gibi ekmekten saydığımız yiyecekler varsa hiç ekmek tüketmemeliyiz. Salata mutlaka olmalıdır. İftar vakti geç bir saate denk geldiği için de, hazırladığımız yiyeceklerde fazla yağdan kaçınmalıyız. Kızartma, yağlı etler veya yağlı sebze yemekleri yerine ızgara, fırınlanmış veya haşlanmış etler, az yağlı pişirilmiş sebze yemekleri tercih etmeliyiz. İftarı da yine bir süreye yaymalı ve yatmadan 2 saat öncesinde yemek yemeyi bırakmalıyız. Günlük alacağımız meyveleri, iftardan 1,5 saat sonra tatlı niyetine yiyebiliriz. Dondurma ve sütlü tatlılar da daha hafif ve sağlıklı tatlı tercihleridir." Ramazan'da günlük sıvı alınmasına özen gösterilmesi gerektiğini vurgulayan Deniz, "En az 1,5 litre su tüketmeliyiz. Mide problemleri yaşamamak için, gazlı, asitli ve şekerli içecekler yerine ayran ve bitki çayları tercih etmeliyiz. Gün içinde tamamen hareketsiz olmak yerine metabolizmamızı canlı tutmak için kısa yürüyüşler yapabiliriz." şeklinde konuştu. (CİHAN)