Prof. Dr. Hülagü, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ramazan ayının sıcak yaz günlerine denk gelmesi ve oruçlu olunan sürenin 16 saati bulduğunu belirterek, iftar sırasında sıvı tüketimine çok dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. İftarda genellikle bol miktarda sıvı tüketilmeye çalışılarak mideye aniden yüklenildiğini ifade eden Hülagü, ''Tabi mide boş, uzun süre hızlı bir şekilde yenmiş olan şeyler midede aniden şişkinliğe, bulantı ve kusmaya neden olabilir. Sıvı alış süresini uzun zamana yaymak lazım'' dedi. Mümkün olduğu kadar doğal meyve suları, maden suları ve içerisinde mineral bulunan sıvıları tüketmenin daha faydalı olduğunu anlatan Prof. Dr. Hülagü, şunları kaydetti: ''Mümkün olduğu kadar sofradan tok kalkmamak lazım. Sindirim sistemine kolaylık sağlamak lazım. Sebzeyi az tüketen toplumuz. Sebzeyi, meyveyi, salatayı az tüketen bir toplumuz. Antioksidan beslenmeleri az yapıyoruz. Bu nedenle mümkün olduğu kadar iftar saatinde salatalı sebzeyle zeytinyağlı, baklagilli gıdaları almak, şekerli, hamurlu gıdaları mümkün olduğu kadar az tadımlık almak gerekir'' diye konuştu. Gün boyunca açlık hissi duymamak için sahurun protein içeriği bol olan yumurta, yoğurt ve süt gibi gıdalarla kahvaltı şeklinde yapılması gerektiğini anlatan Hülagü, genellikle büyüklerden gelen bir alışkanlığımız, dozunu kaçırmamak şekliyle pilav ve hoşaf, bunlar da tok tutma noktasında önemli beslenme şeklidir. İftarda çok hızlı yememek lazım. Az, yavaş yavaş, öğünü yayarak yemek lazım. Hızlı yemenin oldukça ciddi sorunları var'' ifadesini kullandı. -''Et seçiminde yağsız çeşitlere yönelin'' Prof. Dr. Hülagü, kırmızı etin, sahur ve iftarlarda az tüketilmesi gerektiğini ifade ederek, bunlardan ziyade zeytinyağlı bitkisel proteinle beslenmenin önemine değindi. Genellikle pastırma ve sucuğun bol miktarda tüketildiğini belirten Hülagü, bunları da mümkün olduğunca fazla miktarda ve abartıya kaçmadan alınması gerektiğini anlattı. Hülagü, bitkisel proteinli beslenmenin genelde ihmal edildiğini dile getirerek, ''Çavdar, kepek ekmeği gibi alternatiflere yönelmek, hamur işi ve yağlılara yüklenmemek lazım. Süt, ayran, yoğurt, az yağlı peynir, kahvaltı seçeneği yine sahurda yapılabilecek tercihlerden olabilir'' dedi. Hülagü, ilaç kullanan hastaların ilaçlarını da mümkün olduğu kadar aksatmadan alması gerektiğini anlatarak, kalp, tansiyon ve diğer hastaların ilaçlarını sahur ve akşam vakitlerinde alabileceklerini söyledi. İnhsanların iftar davetlerinde, sofraların cazibesine kapılmaması gerektiğini dile getiren Hülagü, ''Küçük porsiyonları tercih edin. Her şeyin tadına bakma hevesine kapılmayın. En az dört çeşit sebze içeren salata, mutlaka yenmeli. Et seçiminde yağsız çeşitlere yönelin'' diye konuştu.