Futbol yorumcusu Rıdvan Dilmen, Türkiye'de kulüplerin çok kötü yönetildiğini Futbol Federasyonu'ndan değil, UEFA'dan korkulduğunu kanunlarla bunun düzeltilmesi gerektiğini söyledi.

Eski milli futbolcu ve futbol yorumcusu Rıdvan Dilmen Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın düzenlediği "Tecrübe Konuşuyor" projesi kapsamında Pamukkale Üniversitesi(PAÜ) Kongre ve Kültür Merkezi'nde programda konuşma yaparak öğrencilerin sorularını cevaplandırdı.

'ŞAMPİYONLUK AVERAJA KALABİLİR'

Süper Lig'de şampiyon kim olur sorusunu cevaplandıran Dilmen, Beşiktaş ile Fenerbahçe'nin şanslarının yüzde 50 olduğunu ifade etti. Dilmen, "İki takım yalnız kaldı zirvede. Dolayısıyla ikisi de güçlü takımlar olduğu için ligin son bir iki haftasına kadar hatta ikili averaja doğru gidiyor gibi gözüküyor. Kopma olmaz lig sonuna kadar. Puan kayıpları yine iki takım adına olacak diye düşünüyorum. İki takımın güçlü kadrosu var. Sezon sonuna kadar götürüler. Lig şampiyonluğu belli olmaz diye düşünüyorum. Şanları yüzde 50." dedi.

'KAFASINDA ANTRENÖRLÜK DÜŞÜNEN YORUMCULUK YAPMAMALI'

Spor yorumcularının daha sonra antrenör olmasını eleştiren Dilmen, "Sektör acayip oldu. Eski sporcu arkadaşlarımız illaki futbol oynaması gerekmeyen çok daha iyi yorum yapan arkadaşlarımızda var. Fakat Türkiye şuraya gelmeli. Yorumcu yorumculuk yapacak, antrenör antrenörlük yapacak. Bir durak görmemeli televizyonu. Durak gördükleri anda örneğin bir takımdan beklentisi varsa o takımla ilgili veya hakemle ilgili bir şey konuşamaz. Bir antrenörlük bir yorumculuk, bir antrenörlük bir yorumculuk olduğu zaman kafasında antrenörlük olan bir yorumcunun çok objektif olacağına inanmıyorum ben açıkçası." diye konuştu.

'TÜRKİYE'DE KANUN KORKUSU YOK'

Türkiye'de futbol federasyonundan korkmadığını belirten Dilmen, konuşmasına şöyle devam etti: "Aman UEFA geliyor diyorlar. Korktukları yer orası. Demek ki İnsanda Allah korkusu olacak. Allah korkusu artı yoksa kanun korkusu olacak. İkisi birden olursa süper olur da bizde kanun korkusu olmadığı için rahat rahat yapabiliyorlar. Ama Avrupa'da ekonomik olarak baktığımız zaman belli bir kanunlarla bunu yerleştirmişler. İnşallah şu anda bir çalışma içindeler. Bu çalışmanın sonunda da belki bir kaç sene üzüleceğiz. Türkiye'de Süper Lig'in sponsoru Spor Toto Süper Lig'i, Türkiye Kupası'nın ki Ziraat Kupası devlette. Devlet çok istekli olduğu için değil kulüpler o kadar kötü yönetiliyor ki futbolu da bırakamıyorsunuz. Ben bunu Yıldırım Demirören'e 'siyaset mi spora spor mu siyasete karışıyor' diye sormuştum. 'İkincisi' dedi. Biz 'borçlanıyoruz borçlanıyoruz gidiyoruz' dedi. Kulüplerimizi belli bir ekonomik düzeye getirmezsek bundan 5 sene sonrası daha da tehlikeli olacaktır. Çok kritik bir kaç yıllık dönemde gerekirse başarı beklememek lazım. ama önümüzdeki yıllar çocuklara torunlara doğru kulüpler bulmak lazım. Almanya, İngiltere gibi klasik örnekler veriyoruz. Aslında kendi bünyemizde kulüplerin yönettiği federasyon değil, federasyonun yönettiği kulüpler olması lazım. En büyük problem orada. Bir hakem hatası oluyor 'ben bu federasyonu deviririm' diyorlar yürüyorlar. Hangi kulüp olursa olsun. Bu olmaz futbolu yönetenler yönetecekler. Dolayısıyla bu düzenin tüzükle kanunla değişmesi lazım."

UEFA Avrupa Ligi'nde Fenerbahçe ve Galatasaray'ın şanslarıyla ilgili bir soru üzerine Dilmen şunları kaydetti: "Fenerbahçe yılın en iyi maçını oynadı ilk maçta bitirebilecek skoru elde edebilecek zenginlikte çok iyi oynadı. Ben kuralar çekildiğinde Lokomotiv Moskova'nın bir hazırlık maçını izleme şansını bulmuştum. Benim yüzde 55 Fenerbahçe yüzde 45 Lokomotiv Moskova'ydı. Şimdi Fenerbahçe'nin şansı yüzde 75 oldu. Galatasaray'da Lazio rotasyonlu geldi. Mustafa hoca da çok farklı bir 11'le çıktı. Eşleşmelerden önce yüzde 50 görüyordum. Şimdi Galatasaray'ın şansı yüzde 45. 1-1'den dolayı."

Rıdvan Dilmen, söyleşinin ardından engelli çocuklarla fotoğraf çektirdi.
CİHAN