Risale-i Nur’lar’n basımı iktidarın baskıları sonucu geçen yıl Nisan ayında engellendi. Bandrol almak isteyen yayınevlerine çeşitli sıkıntılar çıkarılarak bandrol verilmedi ve sonunda da devlet tekeline alındı. Birçok sorun hala çözülmeyi bekliyor.
Yeni Asya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Kazım Güleçyüz, bir yıl boyunca yaşadıkları sıkıntıları Samanyolu Haber’e anlattı:
“Geçen yıl 3 Nisan’da Yeni Asya Neşriyat olarak hazırladığımız Vesvese Risalesi’ne bandrol almak için gittiğimizde bandrol verilmedi, hiç bir yayınevine bastırılmadı ve Risalelerin basımı fiilen engellenmiş oldu. Bunun gerekçesinin öğrenmek istediğimizde, yasal varislerden telif sözleşmesi getirirseniz bandrol verebiliriz dediler. Biz aileden nesebi varilerden Abdülmecid Nursi’nin torunu Suat Ünlükul’un imzasını taşıyan bir sözleşmeyi verdik. Onu da kabul etmediler.”
Risalelerin devlet tekeline alınmasıyla ilgili düzenlemenin iptali için Cumhuriyet Halk Partisi ‘nin Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunduğunu belirten Kazım Güleçyüz kendilerinin de bu konuda açtıkları dava olduğunu belirtti.
Güleçyüz yaşanan süreci şu şekilde anlattı:
“Varislik konusu bir kör düğüme dönünce iktidar kendince bir çözüm üretti. Eserlerin basımını devlet tekeline alan bir madde hazırlayarak torba kanuna eklediler ve yeni Cumhurbaşkanı’nın attığı ilk imzayla yürürlüğe girdi. Hükümet kararnamesi hazırlanarak Risale-i Nur’un basım yetkisi Diyanet İşleri Başkanlığı’na verildi. Eser basabilecek yayınevlerini belirleme yetkisi de yine Diyanet’e verildi. Diyanet İşleri Başkanlığı yayınevlerine eserlerin 1 yıllık basımı için bandrol verilmesine yönelik metin verdi."
Diyanet İşleri Başkanlığı’nca verilen metinde birçok eksiğin bulunduğunu belirten Kazım Güleçyüz, “Türkiye’de Adalet varsa bu tahribat yargıdan döner” dedi. Güleçyüz, “Verilen listede büyük eksikler var. Emirdağ -2 Lahikası, Barla Lahikası, Şu’a lardaki hata-sevap cetveli yok. İlginçtir Diyanet’in bastığı İşaretül İ’caz yok. Metin konusunda da ciddi bir tartışma var. Bu kadar tahribata rağmen Türkiye’de eğer hukuk varsa, var olduğuna inanıyor ve inanmak istiyoruz, bu yanlış yargıdan dönecektir.” dedi.
SAMANYOLUHABER.COM
