MHP Kocaeli Milletvekili eski futbolcu Saffet Sancaklı, uçak krizinin ardından Rusya'nın tutumunun yanlış olduğunu belirterek, "Spor dostluğu ilerletmeye yaraması, ülkeler arası ilişkilerde yakınlaştırıcı rol oynaması gereken bir alandır. Oysa Rus yetkililerin bu tutumları ne sporun ruhuna uygundur, ne de fair-play dediğimiz kurallarla bağdaşır." dedi.
Meclis'te basın toplantısı düzenleyen Saffet Sancaklı, Rusya uçağının düşürülmesiyle başlayan krizin spora yansımalarını değerlendirdi. "Ankara'da Parlamentoda her ne kadar spor ön plana çıkmıyorsa da bu hafta mesela derbi var. Bütün siyasetçiler dahi işlerini derbiye göre ayarlıyor. Futbolun, sporun gücü aslında çok büyük." diyen Sancaklı, Türk Hava Kuvvetleri tarafından bir Rus jetinin düşürülmesiyle Türkiye ve Rusya arasında gittikçe derinleşen bir diplomatik krizin ortaya çıktığını hatırlattı.
İlk olarak Rusya Futbol Birliği Yönetim Kurulu'nun Rus futbol kulüplerine kış kampı programlarını Türkiye'de gerçekleştirmemelerini tavsiye ettiğini dile getiren Sancaklı, şöyle devam etti: "Ardından, Rusya Voleybol Federasyonu da Türk voleybol takımlarıyla oynanacak maçların daha ileri tarihe alınması talebiyle Avrupa Voleybol Federasyonu'na resmi başvuru yaptı. Son olarak da, geçtiğimiz günlerde Rusya Spor Bakanı ve aynı zamanda Futbol Federasyonu Başkanı Vitaly Mutko, Rus kulüplerinin Türk oyuncularıyla sözleşme imzalamasını yasakladıklarını, Ocak ayında başlayacak futbol transfer döneminden itibaren bu yasağı hayata geçireceklerini kamuoyuna duyurdu. Bilinmesini isterim ki bunlar yanlış tutumlardır. Spor dostluğu ilerletmeye yaraması, ülkeler arası ilişkilerde yakınlaştırıcı rol oynaması gereken bir alandır. Oysa Rus yetkililerin bu tutumları ne sporun ruhuna uygundur ne de fair-play dediğimiz kurallarla bağdaşır."
Rusya'nın bu yanlış karar ve uygulamalarının negatif sonuçlarının hissedilmeye başlanıldığını belirten Sancaklı, kamp yasağı nedeniyle spor turizmi sektöründe ciddi maddi kayıplar beklendiğini ifade etti. Antalya bölgesi 2013 yılında 1.300 ayrı futbol takımının kampından 50 milyon Euro, 2014 yılı Ocak-Nisan ayları döneminde ise, 2 bin 500 kamptan yaklaşık 100 milyon Euro civarında gelir elde ettiğini anlatan Sancaklı, şunları kaydetti: "2015 yılında bu rakamın daha da artması bekleniyordu. Ancak, Türkiye-Rusya gerginliği bütün hesapları alt üst etti. Turizm sektörü yetkililerinin beyanlarına göre spor gelirimiz bu yıl yüzde 70 azalacak gibi tahmin edilmektedir. Öte yandan, Rusya Spor Bakanı ağzından Rus kulüplerinin Türk oyuncularıyla sözleşme imzalamasını yasakladıklarını açıklaması da kabul edilebilir bir açıklama değildir.Türk futbolcuların futbol oynama hürriyetlerini kısıtlayan, Türklere karşı ayrımcılık içeren, aynı zamanda spora siyaset bulaştırılması anlamına gelen bu tutum FIFA ve UEFA talimatlarına da aykırıdır. FİFA hükümleri der ki herhangi bir ülkeye, kişiye veya insan topluluğuna karşı köken, cinsiyet, dil, din, siyasi görüş veya herhangi bir sebepten dolayı türü ne olursa olsun ayrımcılık yapmak kesinlikle yasaktır ve ayrımcılık yapanların üyeliği askıya alınır veya ihraç edilir. Yine FIFA talimatlarına baktığımızda futbolun her bir üyesini işlerini, devletler/hükümetler de dahil 3. kişilerin etkisi altında kalmadan bağımsız olarak yapmaları gerektiği belirtilir. Diğer bir deyişle siyaseti spora karıştırmayın der. Tüm bu olumsuz gelişmeler yaşanırken, Rusya'nın bu dostça olmayan bu tutumlarına karşı Türkiye'de ilgililerin vurdumduymaz tavrı anlaşılabilir değildir."
Eski bir milli sporcu olarak bu durumu sorgulamak adına Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç tarafından cevaplandırılması için bir soru önergesi verdiğini dile getiren Sancaklı, "Bakanlığın Rusya'nın bu tehditkâr tutumuna cevaben ne tür adımlar atmıştır? Türk futbolcuların futbol oynama hürriyetlerini kısıtlayan, Türklere karşı ayrımcılık içeren, aynı zamanda spora siyaset bulaştırılması anlamına gelen bu tutum karşısında ilgili ulusal ve uluslararası spor mercileri ile gerekli girişimler yapılmış mıdır? Eğer yapıldıysa, bunları açıklar mısınız? Varlık sebebi Türk futbolunun, Türk takımlarının ve futbolcularının menfaatlerini korumak olan Türkiye Futbol Federasyonu ile bu konuda atılması gereken adımlara dair herhangi bir çalışmanız var mıdır? Eğer var ise bunlar hangileridir?" sorularını sorduğunu aktardı.
"Sportif konular ciddi işlerdir, oyun deyip geçilemez." diyen Sancaklı, "Hele hele sporu bilmeyen, bu alanın içinden gelmeyen kişiler tarafından kesinlikle idare edilemez. Bir an evvel Türk oyuncularının, kulüplerinin ve spordan gelir elde eden yan sektörlerin haklarını aramak için gerekli adımların FIFA, UEFA ve tüm ilgili kurumlar nezdinde atılması ve bu konuda kamuoyunu tatmine edecek bilgilerin verilmesi gerekmektedir." ifadelerini kullandı.
Saffet Sancaklı, açıklamalarının ardından gazetecilerle toplu fotoğraf çektirdi.
CİHAN