Pak Sağlık İşçileri Sendikası (Pak Sağlık İş) yönetimi, 30 sağlık kuruluşunun SGK kapsamından çıkarılmasını, hukuk adına tam bir garabet olarak niteledi.

Pak Sağlık İş'ten yapılan yazılı açıklamada, bu sağlık kuruluşlarına hiçbir delile dayanmadan önce ceza verildiği, ardından da suç uydurulmaya çalışıldığına işaret edilerek, büyük çoğunluğu uzun yıllardır sağlık hizmeti veren ve kalitesiyle toplumdan büyük teveccüh gören bu sağlık kuruluşlarının, sözde 'paralel' safsatası bahane gösterilerek MEDULA sistemlerinin kapatıldığı, bu kuruluşlara kumpas kurulduğu eleştirisi getirildi. Devamında ise haksızlığa uğrayan sağlık kuruluşlarının birçoğu yürütmeyi durdurma davası açarak kazandığı halde, bu yargı kararlarının uygulanmadığı, bu durumun açıkça bir art niyetin, ötekileştirmenin ve adli yargı kararı olmadan ayrımcılık yapmanın göstergesi olduğu vurgulandı.

Açıklamada, "Çalışma Bakanlığının, Sağlık Bakanlığı ve ilgili tüm birimlerin denetimine açık olan, daha önce de defalarca denetimden geçmiş bu kuruluşların hiçbirisinde herhangi bir suç ya da usulsüzlük tespit edilemedi. Buna rağmen SGK sisteminden çıkarılan bu kuruluşların SGK tarafından detaylı olarak incelemeye alınacağı, herhangi bir usulsüzlük yapıp devletten haksız kazanç sağlayıp sağlamadığının araştırılacağı belirtildi. Bu durumun, hukuk adına tam bir garabet. Hiçbir delile dayanmaksızın önce ceza verilmekte, ardından da suç uydurulmaya çalışılmaktadır." denildi.

Doğrudan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın talimatıyla yapıldığı ifade edilen bu hukuksuzlukla sadece bu hastaneler ve buralarda görev yapan sağlık çalışanları değil, sağlık hizmeti alan halkın da mağdur olduğunu, kurum çalışanları, hekimler, öğrenciler, hatta akademisyenlerinde tam bir belirsizlik ve kaosa sürüklendiklerine dikkat çeken Pak Sağlık İşçileri Sendikası şu açıklamada bulundu: "İzmir, Ankara, Bursa, Erzurum, Gaziantep, İstanbul, Şanlıurfa, Konya ve Van'da SGK kapsamından çıkarılan bu hastaneler haksız ve hukuksuz şekilde milyonlarca lira zarara uğratıldı. Şu ana kadar, buralarda çalışan 3 bine yakın sağlık emekçisinin işini kaybetti. Ülkede istihdamı artırmakla yükümlü olan bir bakanlığın, hukuksuz icraatıyla tam tersine işsizliğin artmasına hizmet etmekte. Aileleriyle birlikte çetin kış şartlarının ortasında on binlerce insanı mağdur edildi. İnsan sağlığı üzerinden yapılan bu çirkin siyaseti, dayatmayı ve hukuksuzluğu kınıyoruz. Bu anlayışın, iktidardaki bir zümrenin, kendi çıkarları için keyfi olarak işvereni, işçiyi ve hatta hastaları cezalandırıyor. Bunun ağır hukuki ve toplumsal sonuçları olacak."

CİHAN