"Artık bizim bir
aile hekimiz var. Hiç
ücret ödemeden, özel
muayenehaneye gider gibi
aile hekimimize gidiyoruz. Bizim için gerekli olursa
hastaneden randevu alıyor, saatini ve hangi doktora gitmemiz gerektiğini bildiriyor, kuyruklardan kurtulmuş olduk.
Çocuklarımız var, onlar için de iyi oldu.
Anne olduğumuz için doktora çok daha fazla ihtiyacımız oluyor." Nurgül Akyol,
Sağlık Bakanlığı'nın
aile hekimliği uygulamasıyla tanışan ilk vatandaşlardan. Çünkü
Düzce'de oturuyor.
Sağlık Bakanlığı'nın
pilot olarak seçtiği Düzce, aile hekimliğiyle altı ayını tamamladı. Sistemin oturmasından sorumlu isim, Düzce İl Sağlık Müdürü Dr. Engin Mutlu'nun verdiği bilgilere göre vatandaş uygulamadan memnun kaldı, ama hekimler yoruldu.
Düzce'deki uygulama için önce ildeki Ev Halkı Tespit Fişleri yenilenip bilgisayara girildi. 126 pratisyen hekim 10'ar günlük kurslara alındı. 3 biner hastadan oluşan gruplar için 104
bölge tespit edildi, sağlık
ocaklarında 104 oda hazırlandı.
Hekimler arasında, kimin hangi bölgede çalışacağını belirlemek için
hizmet puanı esas alındı. Puanı yüksek olanlara
seçim hakkı verildi. Yola 72
gönüllü hekimle çıkıldı. Ocak ayında hekim sayısı 104'e tamamlandı. Bu hekimlerin hepsi
sözleşmeli oldu. Her hekimin yanına bir hemşire ya da bir ebe görevlendirildi.
Hemşire ve ebelerden sadece 35 gönüllü çıktı, diğerleri geçici görevlendirme yoluyla tamamlandı.
Hekime 1900 YTL masraf
Sağlık ocaklarında hazırlanan her oda bir hekime kiraya verildi. (Ancak aile hekimleri
Maliye Bakanlığı'nın tebliği çıkmadığından henüz kira ödemedi. Ancak bu bedeller Milli
Emlak Genel Müdürlüğü tarafından belirlendikten sonra hekimler tarafından geriye dönük ödenecek.) Her hekime maaşı dışında 1900 YTL
ek ödeme yapılmaya başlandı. Bu parayla, hekim, hem odasının kirasını ödemesi hem de sarf malzemelerini alacak, elektrik, su,
ısınma,
temizlik ihtiyaçlarını karşılaması hedeflendi. Hekim bu harcamalarını belgelemek zorunda değil.
Düzce'de bunlara ek olarak yedi ilçeye ve bir de merkeze toplam sekiz adet
toplum sağlığı merkezi (TSM) kuruldu. Tedavi, aşı, çocuk, bebek, gebe
izleme, kişileri kaydetme gibi işlemler için aile hekimleri görevlendirilirken, TSM'leri de çevre sağlığı, adli sağlık, salgın hastalıklarla mücadele, aile hekimi denetimi gibi sorumlulukları üstlendi. Aile hekimlerinin aldığı numuneler, TSM'de toplanması, hastanın tahliller için sadece hekimiyle muhatap olması esas oldu.
42 hekim de 68 bin kişinin yaşadığı 153 köyde '
mobil hizmet' için görevlendirildi. Mobil
sistemde her hekim köyler için haftada bir gününü ayırıyor,
muhtar aracılığıyla duyuruyor. Hekimler gittiği köyde, aşıları yapmak, gebe ve yatalakları izlemekle yükümlü. Köye ebe veya hemşiresiyle birlikte, kendi imkânlarıyla giden hekim bunun için ayrıca 600-700 YTL
ödenek alıyor.
Eve gittik, pazarlamacı saydılar!
Dr.
Mehmet Çakır: 14 yıldır hekimlik yapıyorum. Sistem çok yeni ama bizi çok zorlayan sorunlar yaşamıyoruz. Henüz hasta-hekim ilişkisini kurmaya çalışıyoruz, hastalarımızı tanımaya çalışıyoruz. Fırsat buldukça evlerine gidiyoruz. Benim 3 bin 119 hastam var, yüzde 50'sinin evine gittim. İlk başlarda bize alışık olmadıkları için pazarlamacıymışız gibi davranıyorlardı. Doktorlarının evlerine kadar gelmesi ve onları tanımaya çalışmasına şaşırıyorlardı. Ancak artık kendilerine gösterilen ilgiye alışmaya başladılar. Aramızdaki ilişkiler daha sıcak olmaya başladı. Artık çok daha geniş bir yelpazede çalışıyoruz, gebesi, lohusası, aşısı her şeyi takip ediyoruz. Eskiden bu tür hizmetleri ebeler yapardı. Doğal olarak biraz daha fazla yoruluyoruz. Benim ortalama her gün 40 hastam oluyor. Bu hizmet
Türkiye için gerçekten gerekliydi. Sağlık ocakları sistemi de yine o dönemdeki sorunlar için çözüm olarak geliştirilmişti. Ancak sağlık ocağı sistemi o günden bugüne çok yıprandı. Artık devlet zihniyetinden yarı özel bir zihniyette çalışmaya başladık. Gelecekte ne olur bilmiyorum, sözleşmeli olduğumuz için. Ama Türkiye'de hekimin aç kalmayacağını biliyorum. Bazı sorunlar elbette oluyor, bunları yönetime bildiriyoruz ve geç de olsa çözüme kavuşuyor. Örneğin, hemşire ve ebelerin maaşları çok düşük kalmıştı, bunu dile getirdik ve sanırım maaşlarda bir düzeltme yapacaklar.
Neydi bizim hekimin adı?
Düzceli Saynur Akyol, 'aile hekimi'yle tanışmış, ama pek yakınlaşamamış: "Aile hekimliği uygulaması başlatılmış bizim de bir hekimimiz var ama adını şimdi hatırlayamadım. Bir kadın hekim. Geçenlerde çocuğumu götürdüm, çok ilgilendi. Demek ki dedim aile hekimi böyle oluyor. Henüz evimize gelmedi, ama muayenehane sırasında, ailedeki hastalıkları falan sordu, müsait olduğunda da bizi ziyaret edeceğini söyledi." İl Sağlık Müdürü Dr. Engin Mutlu'ya göre sorun, pilot uygulamanın ağır işlemesi: "Sistemi uygulamaya koymak kolay olmadı, çok zorlandık. Örneğin planlandığı gibi hekimler, ev ziyaretlerini yapamadı, çünkü kayıtlar çok zaman aldı. Aile hekimliğinin nasıl işlediği ancak bir yıl sonunda tam olarak anlaşılacak."
Sırada 10 il daha var
Düzce'de her aile hekimine, ortalama 3 bin kişi düşüyor. Hekim nüfusu oranında ücret alıyor, ama kalite düşmesin diye hekime düşen kişi sayısına 4 bin sınırı getirildi. Hasta sayısı binin altına da düşmeyecek. Eğer, bir hekim iki ay üst üste nüfusunu binin altına düşürürse, onun sözleşmesi feshedilecek. Aile hekimi, hastasının bir hastanede
tedavi altına alınması gerektiğini düşünüyorsa, hastası için
elektronik ortamda hastaneden randevu alıyor.
Randevu saati ve dokotruyla ilgili çıktılı hastasına verdiyor. Hastanelerde de aile hekimliği karşılama bankosu bulunuyor. Böylece kuyrukların önlenmesi hedefleniyor. Aile hekimliği için çıkarılan yönetmelikte, aile hekimine gitmeden hostaheye gitmnek mümkün değil.
Ama Bakanlık talimatı olmadığından bu zorunluluk henüz uygulanmıyor.
5 bin memnuniyetsiz
Sistemde altı ayda bir hastaya hekim seçme özgürlüğü verildi. 20 Mart'tan beri, hasta hekiminden memnun kalmaz veya başka nedenlerle değişiklik isterse, bunu rahatça gerçekleştirebiliyor. 10 günde hekim değiştirmek isteyenlerden toplam 5 bin dilekçe geldi.
Sağlık Bakanı Recep
Akdağ, 16 Şubat'ta 10 ilde daha (
Adıyaman,
Bolu, Denizli,
Edirne,
Elazığ,
Eskişehir,
Gümüşhane,
Isparta,
İzmir ve
Samsun) aile hekimliği pilot uygulaması için onay verdi. Pilot il olarak
Adana,
Osmaniye,
Malatya ve Van'ın adı geçerken bürokratların itirazına rağmen İzmir'in 10 ilin arasına girmesi, seçim yatırımı olarak değerlendirildi.
RADİKAL