Akdağ:Doktor yetersizliği sorun

Akdağ: Sağlık sisteminin en önemli sorunu hekim yetersizliğidir

Akdağ:Doktor yetersizliği sorun

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Türkiye'de sağlık sisteminin en önemli sorununun hekim yetersizliği olduğunu belirterek, hekim sayısını artırmadan sağlıkta kaliteyi artırmanın çok zor olduğunu bildirdi. Ankara'nın Kızılcahamam ilçesinde düzenlenen ''1. Sağlıkta Kalite Sempozyumu''nun açılışında konuşan Akdağ, sağlıkta rekabet ortamının gerekli olduğuna işaret etti.Hastaların artık edilgen olduğu dönemin bittiğini ifade eden Akdağ, hasta hakları kavramının ön plana çıktığını söyledi. Akdağ, bakanlıkta, vatandaşların şikayetlerini iletebileceği SABİM hattını oluşturduklarını anlatarak, burayı günde yaklaşık 3 bin 500 kişinin aradığını bildirdi. Vatandaşların aldıkları sağlık hizmetinden memnun oldukça hekimlerin de bundan memnuniyet duymaya başlayacaklarını kaydeden Akdağ, ''Ben hiçbir sağlık hizmeti sunucusu bilmiyorum ki vatandaş Allah razı olsun deyince dünyalar onun olmasın'' dedi.Kendisinin de hekim olarak hizmet verdiği yıllarda vefat eden bebeklerin cenazeleri rehin kaldığında, kendisine gelen ailelerin yardım istediklerini, ancak yapabileceği hiçbir şey bulunmadığını anlatan Akdağ, ''Artık bunları Türkiye'de hiç konuşmayacağız'' diye konuştu. ''BU NOKTAYI YAKALAYINCAYA KADAR'' Bazı meselelerden dolayı hala arzuladıkları kaliteyi yakalayamadıklarını, ama bu yöndeki çabalarının bu noktayı yakalayıncaya kadar sürdüreceklerini bildiren Akdağ, şunları söyledi:''Türkiye'de sağlık sisteminin en önemli sorunu hekim yetersizliğidir. Bunun yanında diğer bazı yetersizlikler de var ama en önemlisi budur. Türkiye, nüfus yoğunluğuyla kıyaslandığında, Dünya Sağlık Örgütü'nün kendi bölgesinde 52 ülke arasında hekim sayısı bakımından son sıradadır. Hizmete erişim kolaylaştıkça hizmet alma talebi artıyor. Bu da işimizi iyice zorlaştırıyor. Kamu sağlık kurumlarına 2002'de 165 milyon, 2005'te 273 milyon kişi başvurdu. Bu yükü sağlık ekibi karşılayacak. Üniversite öğretim üyeleri de dahil, klinisyenlere her gün 25-30 hasta düşüyor. Bunu Türk hekimleri karşılayamıyor. Sonra herkes Türk hekimlerini suçlamaya başlıyor, Sağlık Bakanı'nı suçluyor, hükümeti suçluyor.'' Bu suçlamaları yapanlara ''Gelin hekim sayısını artıralım' deyince karşı çıktıklarını kaydeden Akdağ, son 5 yılda tıp fakültelerine alınan ve mezun olan öğrenci sayısının azaldığını bildirdi. ''Hekim sayısının artırılması halinde hekimlerin işsiz kalacağı'' iddialarının ortaya atıldığını hatırlatan Akdağ, Türkiye'de hiçbir zaman hekimlerin işsiz kalmayacağını söyledi. Akdağ, ''Bu ülkede oksijen gibi, ekmek gibi, su gibi hekime ihtiyaç duyuyoruz'' dedi. ÖZEL SEKTÖRLE KAMU ARASINDA REKABET Bugün bir gazetede 157 doktorun işsiz olduğu haberinin yer aldığına dikkati çeken Akdağ, bu doktorlara hemen iş bulup yarın işe başlatabileceğini dile getirdi.Son bir yıl içinde özel sektörle kamu arasında bir rekabet oluşmaya başladığını kaydeden Akdağ, kendilerinin performans değerlendirmesi gibi yöntemlerle doktorları kazandıklarını belirtti. Akdağ, özel sektörün de kendi dinamiği içinde yöntemler uygulayarak kamudan hekim almaya çalıştığını söyledi. Üniversitelerin ve YÖK'ün kendilerinin hekim artırma çabalarına yanıt vermesi gerektiğini belirten Akdağ, ''Hekim sayısını artırmadan kaliteyi artırmak çok zor'' diye konuştu Akdağ, bu konuda kendilerinden istenen neyse bunu vermeye hazır oldukların belirterek, üniversitelerin kapasitelerinin artırılması konusunda öğretim üyeleri açısından bir sorun olmayacağını söyledi. SAĞLIK HİZMETLERİNDE KALİTE YÖNETİMİ VE AKREDİTASYON Ankara İl Sağlık Müdürü Selahattin Şahin de bir ülkenin gelişmişlik düzeyini gösteren en önemli kriterlerden birinin, sağlık göstergeleri olduğunu bildirdi.Yeterli düzeyde ve kalitede sağlık hizmeti sunumu gerçekleştirmelerinin tüm ülkelerin temel amacı olduğunu kaydeden Şahin, 21. yüzyılda hedefin, hastalığı değil sağlığı yönetmek olduğunu söyledi. Sağlıkta Dönüşüm Programı'nın bu temel hedefler üzerine inşa edildiğini belirten Şahin, sağlık hizmetlerinde kalitenin artırılması ve akreditasyon konusunun bu programın ana bileşenlerinden olduğuna dikkat çekti. Ankara'da da 2004 yılında kalite birimi kurularak, bu çalışmaların başlatıldığını bildiren Şahin, bakanlığın yayınladığı Kurumsal Kaliteyi Geliştirme ve Performans Yönergesi doğrultusunda tüm yataklı tedavi kurumlarında kalite birimlerinin oluşturulduğunu, eğitimler verilerek yönetimlerin yapıldığını bildirdi. Şahin, ''İlimizde 15'i eğitim ve araştırma hastanesi olmak üzere toplam 37 hastanemizde kalite ve akreditasyon çalışmaları yürütülmektedir'' diye konuştu. AA
<< Önceki Haber Akdağ:Doktor yetersizliği sorun Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER