Kocaeli Üniversitesi (KOÜ)
Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Ana
Bilim Dalı Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Emre Üstündağ, sürekli bağırarak konuşmanın, ses teli içinde kanamalara ve ses teli şişliklerine neden olabildiğini,
tedavisi için cerrahi müdahale gerektiğini bildirdi.
Üstündağ, yaptığı açıklamada,
soğuk algınlığı ve üst solunum yolu enfeksiyonlarının yanı sıra aşırı bağırmanın da
ses kısıklığına neden olduğunu söyledi.
İnce, üzeri mukozayla kaplı hassas kas dokusu olan ses telinde aşırı yüklenmeye bağlı ''nodül'' adı verilen ve ses kısıklığına neden olan
küçük şişliklerin ortaya çıkabildiğini belirten Üstündağ, nodüllerin başta öğretmenler olmak üzere seyyar satıcılar, mübaşirler, imamlar ve sesini kullanarak iş yapan diğer kesimlerde sıklıkla görüldüğünü ifade etti.
Tüm nodüllere cerrahi müdahale gerekmediğini ifade eden Üstündağ, şöyle konuştu:
''Nodül oluşmasının nedeni, sesin yanlış kullanılmasıdır. Tedavide de
ilk adım sesin doğru kullanımı önermek oluyor. Sesin yanlış kullanımından kaynaklanan ses kısıklıkları daha çok kalabalık sınıflarda görev yapan öğretmenlerde gözleniyor. Bir öğretmen gün içinde sürekli bağırarak konuşuyor, sesini duyurabilmek için ses tellerini zorluyorsa zamanla nodül oluşur. Bu tür hastalara öncelikle ses istirahati ve doğru ses kullanma alışkanlığı kazanmasını öneriyoruz. Gerekirse ses terapistlerine yönlendiriyoruz.''
SES KISIKLIĞI CERRAHİ MÜDAHALE GEREKTİREBİLİYOR
Nodüllerin yanı sıra aşırı bağırmaya bağlı olarak ses teli içinde kanamalar ve ''polip'' adı verilen tek taraflı ses teli şişliklerinin oluşabileceğine değinen Üstündağ, ''Bu durumda tedavi için cerrahi müdahale gerekiyor'' dedi.
Sesini profesyonel olarak kullanan sanatçıların ve politikacıların zaman zaman ses kısıklıklarını gidermek için kortizon tedavisi gördüğünü dile getiren Üstündağ, şöyle devam etti:
''
Öğretmenler, seyyar satıcılar, politikacılar, ses sanatçıları, mübaşirler, imamlar en ses kısıklığında önemli risk grubunu oluşturuyor. Kortizonun iyi bir antiflamatuar ve ödem çözücü olduğunu bilen ses sanatçıları ile politikacılar, sorunun kısa sürede çözülmesi için bu yöntemi
tercih edebiliyorlar. Belli bir sürede düzelecek rahatsızlık, kortizon tedavisiyle hızla düzeliyor. O an için çözüm sunan yöntem, sürekli kullanımına bağlı olarak ciddi sorunları, kalıcı rahatsızlıkları beraberinde getirebilir.''
SİGARA KULLANIMI
Üstündağ,
sigara kullanımının ses kısıklığının nedenleri arasında olduğunu, gırtlak ve
boğaz kanserlerinin gelişmesinde önemli bir risk faktörü oluşturduğunu, sigara içip de düzelmeyen ses kısıklığı olan kişilerin
vakit kaybetmeden
kulak burun boğaz hastalıkları uzmanına muayene olması gerektiğini vurguladı.
Nodül ve poliplerin oluşmaması için sesi düzgün, normal tonunda kullanmanın önemli olduğunu, kalabalık ortamlarda münakaşa ve tartışmaya girilmemesi gerektiğini dile getiren Üstündağ, ''En önemli tedavi öncelikle
su tüketimi olmalı. Ses tellerinin nemlenmesi ve tahribatının önlenmesi için günde en az 12
bardak su içilmesi büyük önem taşımaktadır'' diye konuştu.