Kurban Bayramı'nda kesilen hayvanların sakatatlarının gelişi güzel çöpe atılması ‘hidatik kist’ olarak bilinen bulaşıcı hastalığa neden olabiliyor. Uzmanlar, bu organlarla beslenen köpeklerin hastalığı insanlara bulaştırabileceğine dikkat çekiyor. Bu nedenle özellikle kistli sakatatların itinayla yok edilmesi veya gömülmesi gerekiyor.
Malatya İnönü Üniversitesi (İÜ) Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cengiz Yakıncı, halk arasında köpek kisti olarak bilinen hidatik kistin koyun ve sığır gibi kurbanlık hayvanların karaciğer ve akciğerleri başta olmak üzere, çeşitli organlarında kistler oluşturan bulaşıcı bir hastalık olduğunu belirtti. Önemli akciğer sağlığı sorunlarından biri olan hastalığa echinococcus parazitinin neden olduğunu anlatan Yakıncı, özellikle köpek, kurt ve çakal gibi etçil hayvanların bağırsaklarında bulunduğunu ifade etti.
Yakıncı, konuyla ilgili şunları dile getirdi: “Bu hayvanların dışkısıyla etrafa yayılan yumurtalar ya doğrudan köpekle temas sırasında veya köpeğin dışkısının bulaştığı sular veya marul, maydanoz, taze soğan gibi çiğ yenen sebzeler yoluyla insana geçer. Yerleştiği organlarda yıllarca sessiz olarak kistler oluşturur ve büyür. Bu kistler etraf dokuya zarar verebilir, yırtılıp vücuda yayılabilir, alerjik şoklara neden olabilir. Tedavisi çoğu zaman cerrahidir. Tüm dünyada görülen bu hastalığa, hayvancılığın yaygın olduğu alanlarda ve ülkemizde sık rastlanır. Ülkemizdeki koyunların yüzde 31’inde, sığırların yüzde 26’sında, keçilerin ise yüzde 13’ünde köpek kistine rastlandığı bildirilmiştir. Döngü sadece köpeklerin bu sakatları yemesiyle tehlikeli oluyor. Burada köpeklerin etkisi çok büyük."
Hayvanların kesimi sırasında fark edilen kistli akciğer ve karaciğerlerin, genellikle kedi ve köpeklere yem olarak verildiğinin altını çizen Yakıncı, "Bu durum hastalığın yayılmasına neden olmaktadır. Çünkü, kistleri yiyen köpeklere mikrop bulaşmakta, bu hayvanlar da paraziti etrafa yayarak insanlara bulaştırmaktadır. Kurban Bayramında kesilecek hayvanların ciğerleri ve diğer organlarında kistlere rastlanması durumunda bu organlar kesinlikle kedi, köpek gibi hayvanlara verilmemelidir. Hastalıklı organlar açıkta bırakılmamalı, poşetlenip çöp bidonlarına atılmamalıdır. Mümkünse yakılarak imha edilmeli veya mutlaka koku sızdırmayacak şekilde derin bir çukur kazılarak toprağa gömülmeli, üzerine kireç dökülmelidir. Bu basit işlem yapılmadığında önlenebilir bir hastalık toplumda yayılmakta, tedavi edilmediği taktirde ölüme varan sonuçlar doğurmaktadır.” uyarısında bulundu.
CİHAN
