Bir oğlunu kendi
karaciğerini vermesine rağmen kaybeden Osmaniyeli Zahide Ermin, ikinci oğluna da aynı teşhisin konulmasıyla yıkıldı. Acılı anne bir oğlunu da karaciğer yetmezliğine
kurban vermemek için her şeyini satılığa çıkarırken, yetkililerden
yardım bekliyor.
Mimar
Sinan Mahallesi'nde ikamet eden 44 yaşındaki Zahide Ermin, 8 çocuk annesi. Eşi Osman Ermin, yevmiye usulû çalıştığı için karınlarını zor doyuruyorlar.
Anne Ermin'in büyük oğlu Ramazan'a (24) 4 yıl önce karaciğer yetmezliği teşhisi konulmuş. Onu yaşatmak için karaciğerinden bir parça veren fedakâr anne, buna rağmen çocuğunu yaşatamamış.
Nakilde geç kalındığı için 40 gün sonra oğlunu kaybetmiş. Acılı kadının şimdi de 17 yaşındaki oğlu Mehmet Ermin'e aynı teşhis konulmuş. Mehmet'e karaciğer nakli yapılmazsa o da ağabeyi gibi hayatını kaybedecek. Zahide Ermin, kendi karaciğerini verdiği oğlunu kurtaramamanın acısını yaşarken, bu kez de Mehmet'in hastalığıyla yıkıldığını anlatıyor. Büyük oğlunun daha hayatının baharında öldüğünü söyleyen acılı anne, "Karaciğerimi oğluma verdim, ancak nakil geç yapıldığı için
vefat etti. Şimdi diğer oğlum da aynı hastalığa yakalandı. Doktorlar karaciğer bulunması halinde yaşamının normale döneceğini ifade ediyorlar.
Yeşil kartımız olduğu için karaciğer nakli yapmıyorlar." diyor. Bir oğlunu daha kaybetmenin acısına dayanamayacağını dile getiren Ermin, "Oğluma karaciğer nakli yapılması için 50 bin YTL civarında paraya ihtiyaç var. Şu anda evimizi satılığa çıkarttık. Tek dileğim oğlumun yaşaması." diye konuşuyor. Acılı anne, çocuklarının 3'üne de sarılık teşhisi konulduğunu aktararak, evlatlarının tedavisi için yetkililerden yardım istiyor. Ağabeyiyle aynı kaderi paylaşmaktan korktuğunu ifade eden Mehmet Ermin ise şunları söylüyor: "Maddi durumumuz yok. Ameliyat olduğum takdirde sağlığıma kavuşacağım. Yetkililerden yardım bekliyorum."