Samandağ Ziraat Odası Başkanı Selim Kamacı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 18 bin dekar alanda ekimi yapılan biberin serada ve açıkta yetiştirilebildiğini söyledi.
Serada yetiştirilen
ürünlerin hasadını yapmaya başladıklarını ifade eden Kamacı, dekara ortalama 600 ile bin ton arasında verim aldıklarını kaydetti.
Samandağ biberinin en büyük özelliğinin kendi tohumundan ekiminin gerçekleştirilmesi olduğunu vurgulayan Kamacı, ''Üreticilerimiz bin bir
emek vererek ekimini yaptığı biberlerin en iyi ürün verenini seçip tohumunu saklıyor. Bu şekilde ilçemizin biberinin kalitesi hiç değişmiyor. Hep aynı acılıkta, lezzette ve irilikte oluyor. Bölgemizin uygun iklim özelliği nedeniyle de biberlerimiz, piyasadakilerden farklı irilikte ve acılıkta oluyor'' diye konuştu.
Biberin yeşil olarak tüketimi yapılabildiği gibi ağustos ayında güneşin de etkisiyle kırmızı renge de büründüğünü ifade eden Kamacı, son günlerde antibiyotik özelliğinin yanı sıra zayıflatıcı yönü olduğuna inanılan Samandağ biberlerine ilginin inanılmaz derecede arttığını kaydetti.
-BİBERİN ÜNÜ ÜLKEYE YAYILDI-
Tanınmış kişilerin televizyon ve gazetelerde Samandağ biberini yiyerek zayıfladığını açıklamasının ardından ilçenin adını bir anda biberle anılır hale geldiğini vurgulayan Kamacı, şöyle devam etti:
''Samandağ'da yetişen biberi başka kentlerde yaşayanların yemesi biraz zor. Çünkü inanılmaz acı. Bu yöredeki insanlar için bunu tüketmek çok zor değil. Her öğün sofralarında bu biberi görmek mümkün. Ancak, bu kadar acı olmasının yanı sıra
zayıflamak isteyenler tarafından büyük ilgi gören biberimizin ünü bir anda Türkiye'ye yayıldı. Artık ülkenin dört bir yanından her gün yüzlerce
sipariş alıyoruz.''
Samandağ biberinin ekim alanının çok az olduğunu ve bu nedenle sadece bölgeye yetebilecek miktarda bulunduğunu ifade eden Kamacı, biberlerinin ekim alanının, zayıflatıcı özelliği konusunda ilgi görmesinin ardından artmasını beklediklerini kaydetti.
Kamacı, üreticinin
tercih edilir hale gelen biberin ekim alanını arttırmasıyla ihracat konusunda da çalışma yapılabileceğini, bu şekilde ilçe ekonomisinin Samandağ biberiyle hareketlenebileceğini söyledi.
Biberin taze olarak sofralarda tüketilmesinin yanı sıra salçasının yapıldığını, toz haliyle de kullanıldığını vurgulayan Kamacı, ''Zayıflamak için Samandağ biberi yemek isteyenlerin acısına katlanabilmesi gerekiyor. Acı yemeyi başaramayanların Samandağı biberini, zeytinyağı ve kekikle karıştırarak tüketmesi de mümkün. Şimdi biberin yeşilinin yanı sıra tohumunu almak isteyenler de ilçeye
akın ediyor'' diye konuştu.
Kamacı, Samandağı biberinin kilosunun 3 TL'den piyasada alıcı bulduğunu, zayıflamak isteyenleri Samandağı'na beklediklerini ifade etti.
-UZMAN GÖRÜŞÜ
Mustafa Kemal Üniversitesi (MKÜ) Samandağ
Meslek Yüksekokulu Bitkisel ve Hayvansal Üretim Bölümü Seracılık Programı Öğretim Görevlisi Dr. Gülsüm Sayılıkan, Samandağ biberinin zayıflatıcı özelliğiyle ilgili bir araştırmalarının bulunmadığını, geçen yıl
üretimini yaptıkları bu biber için çok sayıda kişinin kendilerini arayarak sipariş verdiğini kaydetti.
Ağustos ayında güneşin etkisiyle rengi kırmızıya dönüşen Samandağ biberinin
antioksidan özelliğinin bulunduğunu vurgulayan Sayılıkan, ilçede yetiştiriciliği yapılan biberin en büyük özelliğinin etli, acı ve iri olması olduğunu söyledi.
Metabolizmayı hızlandırarak zayıflattığı söylenen bu biberi acılığı nedeniyle herkesin yiyemeyeceğini vurgulayan Sayılıkan, kilo verdirici özelliği konusunda da net bir şey söyleyebilmek için araştırma yapılması gerektiğini sözlerine ekledi.